Takviye edici ürünler hakkında doğru bilinen yanlışlara değinen Prof. Dr. Takır, bu ürünlerin ilaç olmadığını, ancak hekim ve eczacı tavsiyesiyle kullanılabileceğini belirtti.
Deney hayvanları üzerinde yapılan klinik çalışmalarda, sarımsak ve ısırgan otunun kireçlenme, eklem ağrıları, idrar yolu enfeksiyonları ve prostat gibi birçok hastalığın tedavisinde destekleyici ürünler olarak etkili olduğunu gördüklerini belirten Prof. Dr. Selçuk Takır, “Kireçlenme hastalığının tedavisi ile ilgili çeşitli çalışmalar yaptık. Deney hayvanlarında kireçlenme hastalığı oluşturduk daha sonra sülfür bileşenlerinin bu hastalığın ilerlemesinde ne gibi etkisi olduğunu inceledik. Sülfür birleşenlerinin vücudumuzun doğal olarak ürettiği bileşenlerdir. Bitkiler arasında sarımsak ,soğan, ısırgan otu, kara lahana, turpgiller gibi benzer bitkiler de sülfür bileşenleri bulunur. Bu sülfür bileşenleri çeşitli bakterin, virüslerin, kanser hücrelerinin yok edilebilmesinde önemli rol oynamaktadır. Bunun dışında hücre yenilenmesinde, kalp ve damar sağlığında önemli rol oynar. Bunların başında da sarımsak ve ısırgan otu bulunmaktadır. Sarımsağın çeşitli ürünleri piyasada hem bitkisel ilaç, hem de takviye edici ürün olarak üretilmiştir. Isırgan otu da çok bilinen bitkilerdir. Isırgan otunun idrar söktürücü, ödem giderici özellikleri iyi bilinir. Bunun dışında kanserleri kan şekeri düzenleyici ve kan basıncını düzenleyici özelliği belirlenmiştir” dedi.
Deney hayvanlarıyla klinik çalışma yapılarak geliştirildi
Geliştirilen iki ürünün hekim ve eczacı tavsiyesiyle kullanıma sunulduğunu belirten Prof. Dr. Selçuk Takır, “Trabzon Teknokent’te kurduğumuz şirket bünyesinde ürün geliştirme yapmaktayız. Bu çalışmalarımız sonucunda iki ayrı ürün geliştirerek, hekim ve eczacı tavsiyesiyle kullanma sunduk. Bunlardan birisi sarımsak bileşeni içeren ürünümüzdür. Bu ürünümüz kireçlenme, kas, tendon, eklem rahatsızlıklarında ağrıların giderilmesi ve hastalığın seyrinin iyi olması amaçlamaktadır. Diğer ısırgan bileşeni içeren ürünümüz ise idrar yolu enfeksiyonlarda, prostat rahatsızlıklarında gerek Avrupa gerekse Asya tıbbında kullanılmaktadır. Bununla ilgili deney hayvanlarında gerekse insanlarda yapılmış çalışmalar vardır. Bizim kendi çalışmalarımız deney hayvanları klinik düzeydedir” ifadelerini kullandı.
"Tedavi destekleyici ürün ilaç değildir"
Tedavi destekleyici ürünle ilaç arasındaki farkı da anlatarak, uyarılarda da bulunan Prof. Dr. Selçuk Takır, “Hekim uygun gördüğü takdirde tedavi tedaviye yardımcı olmak amacıyla tedavinin gidişatını hızlandırmak amacıyla bu ürünleri tavsiye etmektedir. Ürünlerimiz Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü üzerinden ruhsatlandırılmış ürünlerdir. Çünkü takviye edici ürünlerin ruhsatlandırılması Tarım ve Orman Bakanlığındadır. Bu ürünler ilaç değildir, Hekimin uygun gördüğü, eczacı tavsiye ettiğinde tedaviyi destekleyici, tedavinin gidişatını olumlu yönde iyileştirme potansiyeli olan ürünlerdir. Takviye ürünlerinde en önemli husus ruhsatlı olmasıdır. Çünkü çok büyük kirliliğin olduğu bir alandır. Burada en belirleyici ayrım Sağlık Bakanlığına tabi ürünler ilaçtır, Tarım ve Orman Bakanlığına tabi ürünleri ise tedaviye takviye edici üründür ancak hekim uygun görürse eczacı tavsiye ederse kullanılır. Bu nedenle bu ürünleri en doğru hekim tavsiyesi ile eczanelerden almalıyız. Bunun dışında üniversite hocalarının bilimsel ve altyapısı olan kişilerin üretip üretmediğine dikkat edilmelidir. Bu şekilde ancak güvende olabiliriz” diye konuştu.