TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Ankara

AGRONEWS - Ankara haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ankara haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Gölbaşı Belediyesi’nden çiftçiye bin adet saman balyası Haber

Gölbaşı Belediyesi’nden çiftçiye bin adet saman balyası

Ankara’nın Gölbaşı Belediyesi, ‘Azımız Çok Olsun’ sloganıyla ilçede tarım ve hayvancılıkla uğraşan çiftçilere bin adet saman balyası dağıttı. Gölbaşı Belediyesi, Kırsal Hizmetler Müdürlüğü aracılığıyla artan maliyetler sebebiyle üretmekte zorluk çeken çiftçiler ve hayvancılıkla uğraşan vatandaşlara, hayata geçirdiği projelerle can suyu olmaya devam ediyor. Gölbaşı Belediyesi, tarımda üretimi desteklemek ve hayvancılıkla uğraşan çiftçilere katkıda bulunmak amacıyla saman desteğinde bulundu. Proje kapsamında, kırsal mahallelerde yaşayan ve az sayıda hayvanı olan, ticari faaliyeti bulunmayan vatandaşlara saman balyaları ulaştırıldı. ‘Azımız Çok Olsun’ sloganıyla başlatılan destekle çiftçilere 1000 adet saman balyası dağıtıldı. “Çiftçilerimiz bizim baş tacımız” Gölbaşı Belediye Başkanı Yakup Odabaşı, yerelde tarım ve hayvancılığı desteklemenin, ilçenin ekonomik kalkınması için büyük önem taşıdığını vurgulayarak, “Çiftçilerimiz bizim baş tacımız. Onların emeğiyle sofralarımıza gelen her bir ürünün değeri ölçülemez. Biz de bu değerli emeklere katkıda bulunmak, zorlu şartlarda yanlarında olmak istedik. ’Azımız Çok Olsun’ sloganıyla başlattığımız yem desteği, bu anlayışın bir yansımasıdır. İnşallah önümüzdeki süreçte de çiftçilerimiz için projeleri hayata geçirmeye devam edeceğiz” dedi. Gölbaşı’nı tarım, hayvancılık, kırsal turizm ve kültürel faaliyetlerle ayağa kaldıracaklarını altını çizen Başkan Odabaşı, üretimi arttıracak projelere imza atacaklarını vurguladı. Çiftçilere destek projeleri sürecek Gölbaşı Belediyesi Kırsal Hizmetler Müdürlüğü yetkilileri, Gölbaşı Belediye Başkanı Yakup Odabaşı’nın “Biz her zaman çiftçimizin yanında olmalıyız” talimatı doğrultusunda çiftçilere destek projelerinin süreceğini belirtti. Desteklerden faydalanan çiftçiler, Gölbaşı Belediyesi’ne teşekkür ederek, bu tür yardımların tarımsal faaliyetlerini sürdürmelerine büyük katkı sağladığını dile getirdi.

Soğan tarlada yandı Haber

Soğan tarlada yandı

Türkiye’nin soğan deposu olarak gösterilen Ankara’nın Polatlı ilçesinde mevsim normallerinin üzerinde seyreden sıcaklıklar nedeniyle soğanlar tarlada yanarken rekolte de geçtiğimiz yıla göre yüzde 70’lik düşüş bekleniyor. Polatlı, soğan tarlaları ve depolarıyla Türkiye’nin önde gelen soğan üretim merkezleri arasında yer alıyor. 2021 yılında tescil edilen “Polatlı Soğan”ı Türkiye’nin soğan ihtiyacının da yüzde 36’sını karşılıyor. “İklimlerin değişmesinden soğanlar azaldı” İklim Değişikliğinin olumsuz etkilerinin en fazla hissedildiği Türkiye’de soğanı sıcaklıklar vurdu. Her yıl Ağustos ayında mahsul edilen soğanlar, bu yılın aynı ayında toplanamadan tarlada kaldı. Polatlı’nın Ilıca mahallesinde çiftçilik yapan Hayri Yürekli, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, “Bu sene havaların sıcak gitmesinden soğanlar olmadı. Soğanlar hastalık yaptı, suların azalmasından ve iklimlerin değişmesinden soğanlar azaldı” ifadesini kullandı. “Denizi de döksen soğanlar olmaz artık” Yürekli, “Soğanın bir kellesi en az yarım kilo olması gerekirken şu an 100 ila 200 gram. Bu çiftçinin maliyetini de kurtarmaz. Çok büyük zarar eder. Rekolte düşük, gördüğünüz yerde soğanlar hep yanmış. Denizi de döksen soğanlar olmaz artık. Yüzde 70 ila 80 böyle” diye konuştu. “Tarlada fiyat 6, pazarda 12 lira” Soğanın değerini ve olması gereken fiyatı da açıklayan Yürekli, “Tarlada fiyat 6 ila 7 lira. Pazar da şu an 10 ila 12 lira. Kışın ise 15 ila 20 lira olur. 10 ila 15 lira da olsa şimdi kurtarmaz. Maliyet yüksek verim az. Rekolte düşük. Çiftçi belki bunu da toplayamaz. Soğanın dönümü 6 ila 7 bin liraya mal oluyor. Maliyet zaten 8 ila 10 lira arası. O yüzden çiftçinin emeği bu sene boş” şeklinde konuştu.

Bafra Ovası’nda maralfalfa yem bitkisi denemesi Haber

Bafra Ovası’nda maralfalfa yem bitkisi denemesi

Samsun’un Bafra Ovası’nda bir kez ekildikten sonra 10 ila 15 yıl boyunca hasat edilebilen ve boyu 60 günde 3 metreye ulaşan maralfalfa yem bitkisinin bölgeye uyum sağlaması halinde hayvancılıkta ve tarım sektöründe yeni bir başlangıç olacağı değerlendiriliyor. Ekimi yapıldıktan sonra bir haftada çıkmaya başlayan, 45 günde kardeşlenme yaparak uzayan maralfalfa kaba yem bitkisini Sürmeli Mahallesi’nde 30 dönümde organik olarak yetiştirilerek bir ilk gerçekleştiren Ahmet Yüksel, incelemelerde bulunan İlçe Tarım ve Orman Müdürü Mehmet Güreş ve Ziraat Odası Başkanı Osman Tosuner’i bilgilendirdi. 40 yıl sonra, Ankara’dan doğduğu topraklara dönüş yaparak Karadeniz Bölgesi’nde ilk kez 30 dönüm alanda maralfalfa kaba yem bitkisini 1 ay önce ekimini gerçekleştirdiğini söyleyen Ahmet Yüksel, "Gençler köylerden çekildi. Çiftçilik yapanların yaş aralığı 55-58 aralığına kadar yükseldi. Gençlerimizi köylere çekmek zorundayız, yoksa sonuç iyi değil” dedi. Üretici Ahmet Yüksel, “Ankara’da oturuyorum, 40 yıl sonra köyümde tarım yapmaya karar verdim. 70 dönüm kadar yem bezelyesi ve buğday ekimi yaptım. Düşük fiyatlardan dolayı 120 bin lira bir zararla kapattım. Şu anda Karadeniz Bölgesi’nde yeni yani ekimi olan maralfalfa denilen kaba yem bitkisini örnek proje olarak başlattım. 500 metrekare ile burada başlattım, Karadeniz Bölgesi’nde ilk kez 30 dekar olarak maralfalfa kaba yem bitkisini 1 ay önce gerçekleştirdim, eylül sonuna doğru ilk hasadımızı yapacağız. Bu bitkimizin temel özelliği, yüksek protein değerinin olması. Mısır silajıyla karşılaştırdığımız zaman, mısır silajının besin değeri 6-8 aralığındayken, maralfalfanın 18-20 aralığında, et ve süt veriminde yüzde 30-35 artış olduğu kesinleşmiştir. Bir sefer ekiliyor, 10 ila 15 yıl bölgesine ve bakımına göre hasat ediliyor. Yılda 2-3, bazı bölgelerde 4 sefer hasat edilerek 50 ton ila 80 ton arası bir verim alınıyor. Benim buradaki amacım maralfalfa ekip para kazanmak değil. Ülke ekonomisine, köyüme ve Karadeniz Bölgesi’ne katkı sağlamak için bu işe girmiş bulunuyorum. Bafra’da her köye yüzer tane maralfalfa çeliği dağıtmak istiyorum. Mühendis arkadaşlarımız tarafından da takibi yapılırsa Bafra’mıza katkımız olacağı inancındayım. Burada doğma büyümeyim, 84 yılına kadar eğitimime kadar bu tarlalarda doğduk, büyüdük, doyduk, dağıldık ama tekrar geldik. Ülkemizde gençler köylerden çekildi. Çiftçilik yapanların yaş aralığı 55-58 aralığına kadar yükseldi. Gençlerimizi köylere çekmek zorundayız, yoksa sonuç iyi değil. Her şeyi dışarıdan dolarla alamayız. Biz bu işi ülkemizde genişletirsek et fiyatlarını belki geri alamayacağız ama yükselişini bir şekilde önlemiş olacağız. İnsanlarımızın kırmızı ete ulaşmasını kolaylaştırmış olacağız" diye konuştu. Ziraat Odası Başkanı Osman Tosuner ise "Tarım ve Orman Bakanlığının bunları kapsamı alanına alıp, bu gibi proteini yüksek ürünlerin, bitkilerin çiftçiye hibe şeklinde dağıtılmasını diliyorum. Çünkü Bafra tarım ve hayvancılık bölgesi ama maalesef hayvancılıkta, tarımda bitiyor. Göçün önlenmesi ve halkın doğduğu yerde kalması için bu gibi desteklerin yapılmasını istiyorum" şeklinde konuştu.

‘Üretici pazarları’ çiftçinin de vatandaşın da yüzünü güldürdü Haber

‘Üretici pazarları’ çiftçinin de vatandaşın da yüzünü güldürdü

Keçiören Belediyesi tarafından hizmete alınan ‘üretici pazarlar’ sayesinde çitçiler tarafından yetiştirilen ürünler aracısız bir şekilde vatandaşlarla buluşturuluyor. Keçiören Belediyesi, gıda fiyatlarındaki pahalılık nedeniyle sıkıntı yaşayan vatandaşı doğrudan çiftçiyle buluşturdu. Keçiören'in farklı noktalarında kurulan üretici pazarlarıyla vatandaş, çiftçinin ürettiği ürünlere aracısız ulaşabiliyor. Hem üreticilerin gelir elde etmesini hem de vatandaşın uygun fiyata taze sebze ve meyve alışverişi yapabilmesini sağladıklarını belirten Keçiören Belediye Başkanı Dr. Mesut Özarslan, “Çiftçilerimizin yıl boyunca emek vererek ürettiği ürünler değer bulsun, vatandaşımız da daha uygun fiyata taze sebze ve meyve tüketsin istiyoruz” dedi. Haftanın üç günü kuruluyor Ankara ve çevre illerde faaliyet gösteren çiftçilerin ürettikleri mahsulleri tarladan sofraya aracısız ulaştırmak için Keçiören Belediyesi tarafından ilçedeki üç semt pazarına kurulan Üretici Pazarları hizmet vermeye başladı. Pazartesi Aktepe Demokrasi Semt Pazarı, salı Fatih Semt Pazarı, cumartesi günleri İncirli Semt Pazarı'nda yerlerini alan üreticiler ürünlerini satışa çıkardı. Salatalıktan domatese, biberden fasulyeye varıncaya kadar birçok ürünün yer aldığı Üretici Pazarları vatandaşın yüzünü güldürürken mahsulleri tarlada kalmayan üreticileri de mutlu etti.

Coğrafi işaretli ‘Bayramiç beyazı’nda bu yıl 20 bin ton ürün bekleniyor Haber

Coğrafi işaretli ‘Bayramiç beyazı’nda bu yıl 20 bin ton ürün bekleniyor

Hasadına başlanan, kendisine has aroması ve lezzetini Kaz Dağları’ndan alan Bayramiç beyazı, tüccarlar tarafından kalitesine göre üreticiden kilosu 15 ile 25 liradan alınıyor. Mitolojik adı ‘İda’ olan Kaz Dağları’nın kuzey yamaçlarındaki Bayramiç ilçesinde yetişen nektarin, Bayramiç Ziraat Odası’nın yaptığı başvuru ile ‘Bayramiç beyazı’ adıyla Coğrafi İşaret tescili aldı. Bayramiç beyazının 4 çeşit fidan tescili gerçekleştirildi. Bayramiç beyazı, Avrupa Birliği Coğrafi İşaret tesciline de kavuştu. Kaz Dağları’nın endemik meyvesi olan coğrafi işaretli ‘Bayramiç beyazı’, erkenci, orta ve geç olmak üzere 3 dönemde hasat ediliyor. Rengi, tadı, kokusu ve aroması ile dikkat çeken ürün, diğer nektarin çeşitlerine göre de daha uzun süre dayanıyor. İhraç edildiği gibi Türkiye’de İstanbul, İzmir ve Ankara gibi büyük kentlerdeki hallere gönderilen ürün tüketicilerin sofralarına ulaştırılıyor. AB Coğrafi İşaret tescilli 2 üründen biri olan Bayramiç beyazında hasat işlemleri başladı. Bayramiç beyazında sezonda 20 bin ton üretim bekleniyor. Hasadına başlanan kendisine has aroması ve lezzetini Kaz Dağları’ndan alan Bayramiç beyazı, tüccarlar tarafından kalitesine göre üreticiden kilosu 15 ile 25 liradan alınıyor. Üretici Mustafa Göker, "2005-2006 yıllarından bu yana bu ağaçlarımızdan mahsul alıyoruz. Verimimiz çok güzel ama fiyatlarımız biraz düşük olduğu için emeğimizin karşılığını ister istemez zor almaktayız. Fiyatlar 15 ile 20 lira arasında değişiyor. Üretici için biraz daha makul fiyatlar olması daha iyi olabilirdi. Bu yıl tarlarımızdan 15 ile 20 ton arasında ürün almayı bekliyoruz" dedi. Bayramiç Ziraat Odası Genel Sekreteri Gülçin Zeybekoğlu ise, "Bayramiç beyazı yöremize özgü olarak bilinen endemik meyve çeşitlerimizdendir. Kaz Dağları’nın eteklerinde yetişmesi meyvenin nefasetini de arttırmaktadır. Bu meyve ülkemizin çeşitli coğrafyalarında denenmesine rağmen Bayramiç yöresindeki tat ve aromaya ulaşılamamıştır. 2011 tarihinde Bayramiç beyazı coğrafi tescil işareti aldı. Aynı zamanda 2021 yılında ise Avrupa Birliği tarafından da tescil edilen 7’nci ürünümüz olmuştur. İlçemizde 6 bin 507 dekar alanda Bayramiç beyazı üretimi yapılmaktadır" diye konuştu.

Haymanalı çiftçiler kendi tohumunu üretiyor Haber

Haymanalı çiftçiler kendi tohumunu üretiyor

Tesislerde saatte 5 ton ürün işlemden geçiriliyor. Ankara’nın tahıl ambarı olarak bilinen Haymana ilçesinde Haymana Belediyesi ve Ankara Büyükşehir Belediyesi işbirliğinde kurulan selektör tesisi kullanılmaya başlandı. Haymana merkez olmak üzere Sındıran ve Tepeköy Mahallesi’ne kurulan selektör tesislerinde Haymanalı çiftçiler ürettikleri buğday ve arpa gibi ürünleri bu tesislere getirerek, kaliteli tohum üretiyor. Haymana Belediyesi bu proje kapsamında çevre bölgelerdeki çiftçilere de hizmet vermeyi hedefliyor. "İlçemize kazandırdığımız selektör tesisinden çiftçilerimiz hasat ettiği buğdayı ve arpayı bu tesislere getirerek, tohuma dönüştürecek" Son dönemlerde artan tohum fiyatlarından sonra çiftçilerin tohumlardan daha fazla verim alabilmeleri amacıyla kurulan selektör tesisleri ile ilgili açıklama yapan Haymana Belediye Başkanı Levent Koç, "Zor günler geçiren çiftçilerimize destek olmak amacıyla Ankara Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Mansur Yavaş’ın destekleriyle ilçemize kazandırdığımız selektör tesisinden çiftçilerimiz hasat ettiği buğdayı ve arpayı bu tesislere getirerek, tohuma dönüştürecek. Bu anlamda çiftçimizi pahalı tohum almaktan kurtaracağız. Haymana’mıza ve bölge çiftçilerimize hayırlı olsun" dedi. Tesislerde saatte 5 ton ürün işlemden geçirilebiliyor. İlaçlama yapılan hububatların çuvallanması ve çuval ağızlarının dikilmesi için çuval ağzı dikim makinesi de bulunuyor.

ETi Burçak ve WWF-Türkiye'den yeni çalışma Haber

ETi Burçak ve WWF-Türkiye'den yeni çalışma

Türkiye’de tarımın ve buğday üretiminin sürdürülebilirliği ve gelişmesi için 15 yıldır projelere imza atan ETi Burçak ve WWF-Türkiye “Toprak Gönüllüleri” ile, tarım topraklarının iyileştirilmesi için harekete geçiyor. 2008 yılından bu yana Türkiye’de tarımsal sürdürülebilirliğe katkıda bulunmak amacıyla iş birliği yapan, bu alanda birçok önemli projeyi hayata geçiren ETi Burçak ve WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı), ortak çalışmalarına bir yenisini ekledi. Tarım topraklarının iyileştirilmesi amacıyla 2020 yılında “Sağlıklı Toprak Hareketi” projesini başlatan ETi Burçak & WWF-Türkiye, projeyi yeni dönemde “Toprak Gönüllüleri” açılımıyla devam ettirecek. İlk aşamada İç Anadolu bölgesinde Konya, Ankara, Eskişehir, Çorum, Yozgat ve Sivas illerine giderek çiftçileri tarlalarında ziyaret edecek olan “ETi Burçak & WWF-Türkiye Toprak Gönüllüleri”, çiftçilere toprak koruma yöntemlerini uygulamalı olarak anlatacak. İş birliklerinin yeni safhası olarak açıkladıkları ETi Burçak & WWF Türkiye Toprak Gönüllüleri hareketiyle beraber, bu yıl gerçekleştireceklerini de kamuoyuyla paylaşan ETi Türkiye CEO’su Ercan Öz ve WWF-Türkiye Genel Müdürü Ömür Kula, önümüzdeki dönemde atacakları adımları ETi Burçak’ın yeni marka elçisi Kıvanç Kasabalı’nın da katılımıyla gerçekleşen toplantıda basın mensuplarıyla paylaştı. ETi Türkiye CEO’su Ercan Öz, WWF-Türkiye ile olan iş birlikleri kapsamında tarım yapılan toprakların verimden ödün vermeden korunması ve iyileştirilmesi yönünde katkı sağlamayı ve bu konuda toplum nezdinde farkındalık oluşturmayı amaçladıklarına dikkat çekti. “Toprak Gönüllüleri’miz çiftçilere yeni bakış açıları kazandıracak” WWF Türkiye ile 15 yıldır birçok projeye imza attıklarını ve bu projelerde binlerce çiftçiyle omuz omuza çalışırken, tarım topraklarının verimliliğinin korunması konusunda farkındalık çalışmaları sürdürdüklerini dile getiren Ercan Öz, konuyla ilgili şunları söyledi: “Eskişehir’in Çifteler ilçesinde gerçekleştirdiğimiz koruyucu tarım uygulamalarıyla toprağın sağlığını korurken aynı zamanda çiftçilerin yakıttan yüzde 85 ve işçilikten de yüzde 70 tasarruf sağlamasına katkı sağladık. Toprak Gönüllülerimizle onarıcı tarımın toprak sağlığına etkilerini çiftçilere aktarabilmeyi hedefliyoruz. Bu paralelde de Eskişehir, Şanlıurfa, Aydın ve Tekirdağ illerinde onarıcı tarım yapan çiftçi ziyaretlerimizi gerçekleştirdik ve 100 ziraat mühendisi öğrencinin çiftçimizle, deneyim paylaşımı gerçekleştirerek, uygulamaların yerinde görülmesi ve deneyim paylaşılmasının sağladık. Bu yıl yine ziraat fakültelerinden öğrencilerimizle birlikte gerçekleştireceğimiz ve üç gün sürecek Toprak Kampı’nda 20 ziraat mühendisliği öğrencisi, onarıcı tarım konusunda uzmanlardan teorik ve uygulamalı eğitim alacak. Eğitimleri tamamlayan bu gençlerimiz, sürecin sonunda “ETi Burçak Toprak Gönüllüleri” olacak ve öğrendiklerini sahada çiftçilere uygulamalı bir şekilde gösterecek.” Bu yıl özellikle en çok önem atfettikleri bir diğer etkinlikleri olan yağış simülasyonuna da dikkat çeken Öz, bu organizasyonu ekim ayında gerçekleştirmeyi planladıklarını aktardı: “Onarıcı tarımın toprak sağlığına etkilerinin çiftçilere aktarılması için gezici aracımızla hazırlanacak yağış simülasyonunu, ETi Burçak WWF-Türkiye Toprak Gönüllüleri ve WWF-Türkiye’nin uzman teknik personelleri ile birlikte Konya, Ankara, Eskişehir, Çorum, Yozgat ve Sivas’taki çiftçilerimizle buluşturacağız. Bu illerimizi daha önce yayınladığımız 'Türkiye'de Tarım Arazilerinin Dünü, Bugünü ve Geleceği Raporu’nu baz alarak buğday üretiminin en yoğun olduğu lokasyonlara göre belirledik.” WWF Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) Genel Müdürü Ömür Kula ise şunları söyledi: “Bugün doğal kaynaklar üzerindeki tehditlerin en başta gelenlerinden biri de gıdamızı üretme biçimimiz Tarım amaçlı arazi kullanımlarının suyumuz, ormanlarımız, havamız, denizlerimiz ve biyolojik çeşitlilik üzerinde tahrip edici etkileri var. Öte yandan tarımsal üretim süreçleri hem doğa koruma açısından önemli tehditler oluşturuyor hem de çözüm bulmanın anahtarını elinde tutuyor. Bu noktadan hareketle Türkiye’de buğday üretimi yapılan tarım alanlarında toprağın korunması için gerekli yöntemlerin belirlenmesi ve toprak kalitesini iyileştiren bu yöntemlerin bölgelere özgü derlenmesi, uygulamaların yaygınlaştırılması amacıyla 2020 Eylül ayından bu yana ‘Sağlıklı Toprak Hareketi’ projesini ETi Burçak işbirliği ile sürdürüyoruz." Marka elçisi Kıvanç Kasabalı ise şunları söyledi: “Proje, çiftçilerimizin verimliliklerini arttırarak tarım yapabilmelerine olanak sağlayacak. Bunun çok önemli olduğunu düşünüyorum. Doğal kaynaklarımızı ve en önemlisi tarım topraklarımızı hoyratça kullanmaya dur dememiz gerekiyor. Yıllardır yapmış olduğum programlar, çiftçiler ve köylülerden öğrendiğim bir şey varsa o da toprağın her zaman kendisini ekeni, kendisine iyi davrananı aynı şekilde karşıladığıdır."

BAKAP’ta 2024 yılının ilk hasadı yapıldı Haber

BAKAP’ta 2024 yılının ilk hasadı yapıldı

Ankara Büyükşehir Belediyesi, Başkent tarımını kalkındıran, kent ekonomisini canlandıran kırsal kalkınma projeleriyle yerli üreticilerin yüzünü güldürmeye devam ediyor. Türkiye’nin en büyük tarım kampüsü olma özelliği taşıyan BAKAP’ta 2024 yılının ilk hasadı yapıldı. ABB’den küçük aile işletmelerine destek Kırsal Kalkınma Daire Başkanlığı, Başkentte kırsal kalkınmayı hızlandıran projelerine devam ediyor. BAKAP Tarım Kampüsü’nde yapılan arpa ve buğday ekimi sonrası biçim, toplama ve balyalama işlemi başladı. Hasadı yapılan arpa ve buğday, kaliteli ve besleyici hayvan yemi olarak küçük aile işletmelerine ücretsiz olarak dağıtılacak. Büyükşehir Belediyesi olarak, yerli üreticilere tohumdan gübreye kadar birçok konuda destek sağladıklarını dile getiren Ziraat Yüksek Mühendisi Volkan Dinçer, “BAKAP Tarım Kampüsü’nde 2024 tarımsal üretim sezonunun ilk hasadına başladık. Kasım ayında ekimini gerçekleştirdiğimiz arpa, buğday tarlalarımızın bir kısmını önümüzdeki yılın tohumluğu olarak ayırıyoruz. Kalan kısmını da daneli yeşil biçimi yapıp belirli süre havalandırma ve çevirme işleminden sonra balyalama işlemini yapıyoruz. Çıkan kaliteli ve besleyici kaba yemlerimizi de Ankara kırsalında hayvansal üretim yapan küçük aile işletmelerine ücretsiz dağıtımını gerçekleştirerek destekliyoruz” dedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.