TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Avrupa Birliği

AGRONEWS - Avrupa Birliği haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Avrupa Birliği haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Mevsimlik tarım işçilerinin zorlu kayısı mesaisi Haber

Mevsimlik tarım işçilerinin zorlu kayısı mesaisi

Dünyadaki kuru kayısı üretiminin yüzde 85’inin karşılandığı Malatya’da mevsimlik tarım işçilerinin kavurucu sıcak altındaki mesaileri sürüyor. Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) tescilli ürünü ve kentte birçok ailenin geçim kaynağı olan Malatya kayısısında hasatta sona yaklaşıldı. Temmuz ayında başlayan ve Ağustos ayının ortalarına doğru tamamlanması beklenen kayısı hasadında çevre illerden gelen yaklaşık 20 bin mevsimlik tarım işçisi de mesai yapıyor. Günün ilk ışıklarıyla kayısı bahçelerinde toplanan ürünler kükürtleme çalışmalarının ardından güneşte kurutularak çekirdekten ayrılma işlemlerinin tamamlanmasıyla birlikte ihracat öncesi son halini alıyor. Aile ekonomisine katkı sunmak için Şanlıurfa’dan kayısı hasadında çalışmak üzere Malatya’ya geldiklerini belirten mevsimlik tarım işçileri buradaki çalışmalarının ardından Karadeniz’e fındık hasadı için geçeceklerini söyledi. Hasatta sona doğru Akçadağ ilçesi Resuluşağı Mahallesi’nde kayısı hasatında çalışan mevsimlik tarım işçilerinden kardeşler Elif ile Aslan Kılıç, 800 TL yevmiye ile çalıştıklarını belirterek, üç haftadır devam eden hasatta sona geldiklerini kaydetti. Kayısıda çalışmak üzere eşi ve çocukları ile birlikte Malatya’ya geldiklerini ifaden diğer bir işçi İbrahim Orçun ise 21 gündür hasatta çalıştıklarını söyleyerek güzel bir sezon geçirdiklerini aktardı. “Ürünün bol olduğu bir sezon” Bereketli bir sezon geçirdiklerini kaydeden kayısı üreticisi Özkan İnce de, “Kardeşlerimizle birlikte bölgede kayısı yetiştiriciliği yapıyoruz. Yaklaşık 3 bin ağacımız var, bereketli bir dönem geçiriyoruz yaklaşık 30-35 ton kuru kayısı elde edeceğimizi tahmin ediyoruz. Şanlıurfa’dan gelen 30 dolayında mevsimlik tarım işçi ile yaptığımız çalışmalar sonrası meyveleri dalından indirdik. Çekirdek çıkarma çalışmalarımız sürüyor her şeyin güzel olduğu bir sezon yaşıyoruz” diye konuştu.

Tescilli Bursa şeftalisi hasadı başladı Haber

Tescilli Bursa şeftalisi hasadı başladı

Rekoltede yüzü gülen çiftçiyi bu kez fiyatlar ağlattı. İnegöl Ziraat Odası Başkanı Sezai Çelik, şeftali hasadını inceledi. İncelemenin ardından açıklama yapan Ziraat Odası Başkanı Sezai Çelik, "İnegöl’ümüzde şeftali hasadı başladı. Bildiğiniz gibi Bursa’da şeftali üretiminin İnegöl olarak birinci sırasındayız. Kaymak gibi ürünler de burada, görüyorsunuz. Bundan 10 gün önce şeftalinin ilk durumuyla ilgili bir haber yapmıştık. İl Tarım Müdürümüz ve Kaymakam Bey vardı. O söylemiş olduğum şeyde bu yılın içinde bulunduğumuz durumda çiftçimize para kazandıran tek ürünün şeftali olduğunu söylemiştim. Asıl Avrupa Birliği tarafından coğrafi işaret olarak tescillenen Türk ürünü olan bu şeftali. Cinsi de Gülaven cinsi. Bunun hasadı başladı. Bu kadar güzel ürün ne olduysa fiyat düştü. Şuan da 30 liradan giden malın bugün 17-18 lira civarına düştüğünü görüyoruz. Gerçekten üzülüyoruz. Bunun maliyeti 10 liraları geçiyor. Çiftçi nereden para kazanacak. 1 haftada ne değişiyor biz de anlamadık. Kim bu fiyatlarla oynuyor. Bu aracıların kalkmasını özellikle söylüyoruz. Türkiye’de sürekli Tarım Kredi marketleri kuruldu. Direkt çiftçiye ulaşıp bu ürünü çiftçinin de kazanacağı biçimde alsak, ondan sonra da az bir karla birlikte tüketiciye dağıtsak olmaz mı. 17 liraya giden şeftali 1. sınıf. Eminim kimse 50 liradan aşağı yiyemeyecek. Yazıklar olsun diyorum. Bugün İnegöl’de şeftali üretiminin en yoğun olduğu İsaören Mahallesin’deyiz. Burada hasat yapılıyor. Çiftçinin morali yeniden bozuldu. 3. kalite mal 30 lira yaparken, 1. kalite mal 17-18 lira. Aslında bunun çözümü Tarım Kredi Kooperatifi Marketleriyle çözülecek şey, onlar da kar amaçlı bir market artık. Kazanma parayı gel çiftçinin kurtaracağı şekilde al, sat" dedi. 2 bin dönüm alanda 7 bin ton şeftali üretimi yapıldığını aktaran Çelik," Bir şeye daha vurgu yapacağım. Avrupa Birliği tarafından tanınan 24. Türk ürünü Bursa Şeftalisi. Önemli bir ürün olduğu için Siyah İncirde Büyükşehir Belediyesi Tarım A.Ş. devreye girip fiyatı regüle ederken aynı şekilde şeftali de Büyükşehir’den piyasaya girip piyasayı regüle etmesi onlarda talebimizdir. Çünkü Bursa’nın Avrupa Birliği tarafından tescillenen bir ürünün en önemli ürünüdür hatta. Siyah incir bile onun arkasından gelir" ifadelerini kullandı. İsaören Mahallesi Kırsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Erhan Ulu ise," Öncelikle İsaören İnegöl’ümüzde köylerimizde şeftali hasadımız devam etmektedir. Başkanımın da dile getirdiği gibi bundan 10 gün önce şeftali ilk olarak 30-35 arasından satıcı bulmaktaydı. Fakat şu an Avrupa patentli, tescilli ürünümüz şeftali şu an geldiğimiz noktada 15- 17 lira arasından düşüş yaptı. Biz üreticilere işçiliği, maliyeti eklediğiniz zaman 15 TL’yi buluyor. Gün geçtikçe çiftçimiz bitmek üzere. Başkanımın da dediği gibi Tarım Kredi Kooperatifleri var, değişik kuruluşlar var, marketler var. Bunlar neden aracıyla iş yapıyor? Bugün Avrupa’da tescillenmiş bir ürün diyoruz. Lakin biz üretmeye başladığımızda ne hikmetse şu an düştü. Bugün aroma fiyatı 4 TL, bir çay en beğenmediğin yerde 10 TL. Biz 4 TL’ye aromaya şeftali veriyoruz. Bugün bir aromanın kutusu 25-30 TL. Artık sözün bittiği yerdeyiz. Çiftçi eskiden bitmek üzereydi , şu an bitti. Şu an üzerinde bulunduğumuz bahçe 20 dönüm bir bahçe. Bakımıyla her şeyiyle dört dörtlük bir bahçe. Lakin bu sene bu bahçe komple kesilecek. Benim diyeceklerim bu kadar. Artık sözün bittiği yerdeyiz" dedi.

Bingöl Balı, Avrupa Birliği’nin tescillediği ilk bal oldu Haber

Bingöl Balı, Avrupa Birliği’nin tescillediği ilk bal oldu

Bingöl Balı, Türkiye’nin 23’üncü ürünü, bal alanında ise ilk ürünü oldu. Bingöl Valiliği koordinesinde, Bingöl Üniversitesi, Ticaret ve Sanayi Odası, Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ile Bingöl Arıcılar Birliği tarafından yapılan çalışmalar neticesinde, Bingöl balı Avrupa Birliği’nce coğrafi işaret tescili aldı. Bingöl Balı ülkenin 23’üncü ürünü olurken, bal alanında ise ilk ürünü olarak kalitesini göstermiş oldu. Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından coğrafi ürün olarak tescillenen Bingöl Balı, ‘Uluslararası Coğrafi İşaret Seferberliği’ kapsamında Avrupa’ya taşındı. AB Komisyonu tarafından başvurusu uygun bulunan Bingöl Balı, AB Resmi Gazetesi’nde 12 Mart 2024 tarihinde ilan edildi. Üç aylık sürecin tamamlanmasıyla birlikte Bingöl Balı, 10 Temmuz 2024 tarihinde AB tarafından resmen tescil edildi. “Bal alanında Türkiye’nin liderliğini Bingöl balı yapıyor” Bingöl balının bayrağı zirveye taşıdığını belirten Vali Ahmet Hamdi Usta, balın değerinin daha da artacağını söyledi. Vali Usta, “Bingöl’de göreve başladığımız günden itibaren coğrafi işaretli ürünlerimizin ekonomiye kazandırılması, bundan elde edilen gelirlerin çiftçimize büyük bir kaynak oluşturması için çalışıyoruz. Bu anlamda Bingöl balımız bizim 5 coğrafi ürünlerimizden biriydi. Biz de bunu daha da katma değerli hale getirmek için Avrupa Birliği tescil sürecine başvurduk ve yaklaşık 2 yıllık bir süreç sonunda bugün çok mutlu bir haber aldık. Bizim Bingöl balımız Türkiye’deki 23’üncü ürün, bal alanında ise ilk ürün olarak Avrupa Birliği’nden coğrafi işaretli tescil belgesi aldı. Dolayısıyla artık Bingöl balımız bu alandaki bayrağı zirveye taşıdı ve Bingöl Balı bir marka oldu. Bal alanında Türkiye’nin liderliğini Bingöl Balı yapıyor. Bu anlamda emeği geçen üniversitemize, tarım ve orman il müdürlüğümüze ve özellikle bu süreçte bütün kurallara uyarak balın tescil almasında katkı sunan arıcılarımıza, üreticilerimize ben teşekkür ediyorum. Bu Bingöl’ümüze yakışıyor. Bingöl’ümüze hayırlı ve uğurlu olsun diyorum” dedi. Bingöl Arıcılar Birliği Başkanı Ali Aba, “Bingöl’ün bal üreticisi olarak çok mutluyuz. Sevinçli ve gururluyuz. Çünkü balımız Avrupa coğrafi işaret sürecini tamamladı ve daha önce dünya ikinciliği alan balımız Avrupa Birliği coğrafi işaret tescil belgesini aldı. İlimize ve ülkemize hayırlı olsun. Emeği geçen herkese çok teşekkür ediyoruz. İhracat için inşallah önümüz daha da çok açılacak” şeklinde konuştu. Vatandaşlardan Fırat Yıldız ise “Bingöl Balı, Avrupa’da birçok ödülü almasından sonra nihayet tescil de aldı bu yüzden mutluyuz. Bir vatandaş olarak zaten yıllardır Bingöl Balının lezzetini ve kıvamını biliyorduk. Bingöl Balının tescil alması bizleri mutlu etti” dedi.

MTB Başkanı Özdemir: "Mersin pilot il olabilir" Haber

MTB Başkanı Özdemir: "Mersin pilot il olabilir"

Mersin Ticaret Borsası (MTB) Başkanı Abdullah Özdemir, 2,1 trilyon dolarlık dünya tarımsal ihracatının yaklaşık yüzde 40’ının AB ülkeleri tarafından gerçekleştirilirken, 127 milyar dolarlık ihracatı ile Hollanda'nın, AB ülkeleri arasında birinci sırada yer aldığını belirterek, "Mersin’i küçük bir Hollanda olarak görebiliriz. Devletimiz, tarım ve gıda politikalarını Hollanda modelini temel alarak yeniden şekillendirebilir ve Mersin’i bir pilot bölge ilan ederek bu politikaların uygulamasına buradan başlayabilir" dedi. Özdemir, yazılı açıklamasında, Türkiye'nin 68,5 milyar dolarlık tarımsal hasılasıyla Dünya Bankası istatistiklerine göre Avrupa’da birinci ve dünyada 9. sırada yer alırken, Mersin ise Türkiye'nin tarım ve gıda sektöründe önemli bir role sahip olduğunu belirtti. Kentin, bitkisel üretim değerinde 3., tarımsal ihracatta 4. ve tarımsal hasılada 5. sırada olduğunu kaydeden Özdemir, özel ticaret sistemi verilerine göre Mersin’in ihracatının yaklaşık yüzde 70’inin tarım ve gıda ürünlerinden oluştuğunu vurguladı. Türkiye ve Mersin'in tarım ve gıda sektöründe daha da gelişme potansiyeli bulunduğunu söyleyen Özdemir, bu doğrultuda Hollanda örneğinin iyi analiz edilmesi gerektiğini ifade etti. Uluslararası Ticaret Merkezi istatistiklerine göre Hollanda'nın, Amerika ve Brezilya’nın ardından en fazla tarımsal ihracat yapan üçüncü ülke olduğuna dikkat çeken Özdemir, "Ancak, Hollanda’nın başarısının asıl önemi, Amerika’ya kıyasla 230 kat, Brezilya’ya kıyasla ise 125 kat daha küçük tarım arazisiyle bu performansı göstermesinden kaynaklanmaktadır. Türkiye’nin tarımsal ihracatı 31 milyar dolar iken, yüzölçümü bakımından Türkiye’nin 19’da biri ve tarım arazisi açısından 21’de biri olan Hollanda’nın ihracatı 127 milyar dolardır. Bu rakam, Türkiye'nin tarım ve gıda ihracatının dört katından fazladır" diye konuştu. "Hollanda, AB ülkeleri arasında ilk sırada" 2,1 trilyon dolarlık dünya tarımsal ihracatının yaklaşık yüzde 40’ının AB ülkeleri tarafından gerçekleştirilirken, 127 milyar dolarlık ihracatı ile Hollanda'nın, AB ülkeleri arasında birinci sırada yer aldığına işaret eden Özdemir, Hollanda’nın tarımsal ihracatının yüzde 66’sını kendi ürettiği ürünlerden, yüzde 34’ünü ise transit ihracattan oluştuğuna dikkat çekti. Arazilerin yüzde 66’sının tarım amaçlı kullanıldığı, ortalama çiftlik büyüklüğünün 32 hektar olduğu ve yaklaşık 51 bin çiftlik bulunan Hollanda'nın başarısının temelinde, ithalat yoluyla getirilen hammaddelerin, işlenmiş ürünlere dönüştürmesi ve bu katma değerli ürünleri pazarlayabilme stratejisinin yattığını söyleyen Özdemir, "Hollanda'nın 127 milyar dolarlık tarım ve gıda ihracatına karşılık 84 milyar dolar tarım ve gıda ithalatı bulunmaktadır. Aradaki fark, Hollanda’nın katma değerli ürün oluşturma kapasitesinin gelişmişliğini göstermektedir" ifadelerini kullandı. "Mersin'i küçük bir Hollanda olarak görebiliriz" Hollanda’nın bu başarısında kamu-özel sektör-üniversite iş birliğinin önemli rol oynadığını kaydeden MTB Başkanı Özdemir, şöyle devam etti: "Bu üçlü iş birliği, tarım ve gıda sektörünün daha üretken ve verimli olmasını sağlamaktadır. Gıda Vadisi bölgesi, uluslararası gıda şirketleri, araştırma enstitüleri, Wageningen Üniversitesi ve Araştırma Merkezini bünyesinde barındırarak bu iş birliğinin merkezidir. Bu bölge, teknolojik buluşların sanayide kullanımını yaygınlaştırması açısından önemlidir ve tarım ve gıda sektörü için dinamik bir bilgi merkezi konumundadır. Mersin, yüzölçümü olarak Hollanda’nın yaklaşık yüzde 40’ına eşdeğer olup, 10 ürünün üretiminde Türkiye’de ilk sırada, 30 ürünün üretiminde ise ilk üçte yer almaktadır. Serbest bölgesi, gümrük antrepoları, organize sanayi bölgeleri, limanı ve lojistik imkanları ile Mersin’i küçük bir Hollanda olarak görebiliriz. Devletimiz, tarım ve gıda politikalarını Hollanda modelini temel alarak yeniden şekillendirebilir ve Mersin’i bir pilot bölge ilan ederek bu politikaların uygulamasına buradan başlayabilir. Güçlü olduğumuz yerli ürünlerin yanı sıra, ithal edilen hammaddeleri katma değeri yüksek işlenmiş ürünlere dönüştürecek mekanizmalar kurmalıyız. Böylece hem kendi ürünlerimiz ile doğrudan ihracat hem de ithal ürünlerle transit ihracatta hacmimizi artırabiliriz. Devletimizden beklentimiz, bu dönüşümün sağlanmasına yönelik adımların atılması ve ilgili teşvikler ile desteklerin bu doğrultuda düzenlenmesidir. Bu oluşumun gerçekleşmesi için gerekli alt yapı, işgücü ve ticaret kültürü ilimizde fazlasıyla mevcuttur. Bu oluşum, kamu-özel sektör-üniversite iş birliği ile desteklenirse, Mersin ülkemizin tarım ve gıda üssü haline gelebilir." Hedeflerinin, geleceğin sektörü olan tarım ve gıda sektöründe daha aktif bir rol üstlenmek olduğunu vurgulayan Özdemir, "Eğer bu model, pilot bölge olarak Mersin’de başarılı olursa, Türkiye’nin diğer bu modele uygun bölgelerine de yaygınlaştırılabilir. Böylece, dünyada ilk 10’da yer aldığımız tarımsal hasıladaki güçlü pozisyonumuzu, tarımsal ihracata taşıyarak şu anda 21. sırada bulunduğumuz ihracat sıralamasında çok daha yukarılara çıkabiliriz" dedi.

Taşköprü sarımsağında hasat, 40-130 lira fiyata sahip Haber

Taşköprü sarımsağında hasat, 40-130 lira fiyata sahip

Kastamonu'nun Taşköprü ilçesinde Avrupa Birliği tarafından tescillenen Taşköprü sarımsağının hasadı devam ediyor. Tezgahlarda da yerini almaya başlayan sarımsak, boyutuna göre 40 ila 130 lira arasında satılıyor. Avrupa Birliği (AB) ile Türkiye Patent ve Marka Kurumu tarafından tescillenen dünyaca ünlü Taşköprü sarımsağının Kastamonu'nun Taşköprü ilçesindeki hasadına başlandı. Lezzeti ve içerdiği selenyum oranıyla dünyada ün kazanan Taşköprü sarımsağının tarlalardan toplanması için yoğun mesai harcanıyor. Kastamonu'da 5 bin ailenin geçim kaynağı olan Taşköprü sarımsağı, bu yıl 24 bin dekar alanda yetiştirildi. Taşköprü sarımsağı için Kastamonu Tarım ve Orman İl Müdürlüğü tarafından hasat etkinliği düzenlendi. Taşköprü'nün Yukarıçayırcık köyünde gerçekleştirilen tarla gününe Kastamonu Valisi Meftun Dallı ile AK Parti Kastamonu milletvekilleri Halil Uluay ve Fatma Serap Ekmekci katıldı. Vali Dallı, beraberindeki protokol üyeleriyle, Taşköprü ilçesinde sarımsak tarlasında çalışan çiftçileri ziyaret etti, tarlada çalışan kadınlarla birlikte hasat yaptı. Taşköprü sarımsağından yiyen Vali Dallı, özellikle yemeklerde kullanılan Taşköprü sarımsağının sağlık açısından çok faydalı bir ürün olduğunu belirtti. Taşköprü sarımsağının Kastamonu'nun en kıymetli ve tescilli ürünlerinden biri olduğunu söyleyen Vali Dallı, Kastamonu'nun çok kaliteli bir sarımsağa sahip olduğunu kaydetti. Vali Dallı, “Dünyanın en iyi sarımsağı olduğunu ben demiyorum gurmeler söylüyor. Lüks otellerde en çok aranan ve insanların en çok sevdiği sarımsak” dedi. "Soğuk hava deposu yapılırsa daha uzun süre sarımsak satışa sunulabilir” Türkiye'de şu anda 120 bin dekarlık alanda sarımsak ekildiğini söyleyen Vali Dallı, “Bunun 27 bin dekarı Kastamonu'da, onun da 23 bin dekarı Taşköprü'de ekiliyor. Dekarda 800 ile 1200 kilo civarında bir ürün alınıyor. Eksik olarak soğuk hava deposu var. İnşallah işadamlarımızdan Taşköprülü hemşehrilerimiz ve birliğimiz vasıtasıyla, Tarım ve Orman bakanlığımızın desteği ile bir soğuk hava deposu yapılırsa daha uzun süre sarımsak satışa sunulabilir” diye konuştu. Kastamonu Milletvekili Halil Uluay ise, “Taşköprü sarımsağının diş rengi pembemsidir. Sarımsağı açtığımızda çıkan sıvı dünyada tespit edilmiş en iyi antioksidandır. Tüm vatandaşlarımıza manavlardan sarımsak alırken bu özellikleri aramalarını tavsiye ediyorum” diye konuştu. Kadınların sarımsak sökümünde ve dikiminde büyük emeklerinin olduğunu belirten Kastamonu Milletvekili Fatma Serap Ekmekci de, “Beyaz altınlar gün yüzüne çıkıyor. Burada unutulmaması gereken en önemli şey bu işin dikiminden hasadına kadar baştan sona kadın emeği. Bunun için ben kendilerine ayrıca teşekkür etmek istiyorum” şeklinde konuştu. "Şu anda en iyisi 120-130 lira civarında" Taşköprü sarımsağının 120 ila 130 lira arasında satıldığını söyleyen Taşköprü Sarımsak Üreticileri Birliği Başkanı Abdullah Eligüzeloğlu da, “Taşköprü sarımsağı Mart ayında dikilir, Temmuz ayında hasat yapılır. Doğal şartlarda 10 ay muhafaza edilir. Raf ömrü en uzun olan sarımsaktır. Mayıs ve haziran ayında piyasada Taşköprü sarımsağı bulunmaz. Bu yıl yine bereketli bir hasat bekliyoruz. Bizim sarımsağımız kalitesi ile ön plana çıkıyor. Bu sene 25 bin ton civarında sarımsak beklentimiz var. Şu anda en iyisi 120-130 lira civarında, en küçüğü de 40 lira civarında gözüküyor. Şu anda bu fiyat normal ama değişebilir” şeklinde konuştu.

Dünya, en sıcak mart ayını yaşadı Haber

Dünya, en sıcak mart ayını yaşadı

Avrupa Birliği Copernicus İklim Değişikliği Servisi, bu yıl dünyanın en sıcak mart ayını yaşadığını duyurdu. Dünya genelinde küresel ısınmanın etkileri artmaya devam ediyor. Avrupa Birliği Copernicus İklim Değişikliği Servisi (C3S), dünyanın şu ana kadarki en sıcak Mart ayını yaşadığını açıkladı. C3S verilerine göre ortalama sıcaklığın 14,14 santigrat derece kaydedildiği 2024 Mart ayı, 1850-1900 sanayi öncesi döneme kıyasla 1,68 derece daha sıcaktı. Son 10 ayın önceki yıllara kıyasla sırasıyla sıcaklık rekoru kırdığı belirtilen açıklamada, Mart ayıyla birlikte sona eren 12 aylık sürecin ise gezegende şimdiye kadar kayıtlara geçen en sıcak 12 aylık dönem olduğu ifade edildi. Açıklamaya göre Nisan 2023’ten Mart 2024’e kadar küresel ortalama sıcaklık, sanayi öncesi dönem ortalamasının 1,58 santigrat derece üzerinde kayıtlara geçti. C3S Direktör Yardımcısı Samantha Burgess yaptığı açıklamada, "Bu, bizi oldukça endişelendiren olağanüstü kayıtlara sahip uzun vadeli bir trend. Her ay bu tür kayıtları görmek bize iklimimizin hızla değiştiğini gösteriyor" dedi. Sıcaklık rekorları nedeniyle Venezuela’da Ocak-Mart ayları arasında rekor sayıda orman yangını meydana gelirken, Güney Afrika’da yaşanan kuraklık tarımı olumsuz etkileyerek milyonlarca insanı açlıkla karşı karşıya bıraktı. Avrupa Birliği Copernicus İklim Değişikliği Servisi, yüksek sıcaklıkların temel nedeninin insan kaynaklı sera gazı emisyonlarındaki artış olduğunu belirtiyor. Sıcaklıkları artıran diğer faktörlerden birinin de Pasifik Okyanusu’nun doğusunda yüzey sularının ısınmasına yol açan El Nino hava olayı olduğu ifade ediliyor. Aralık-Ocak aylarında zirveye ulaşan El Nino hava olayının etkisini azaltmaya başlamasının yıl sonuna doğru sıcaklıkların düşmesine yardımcı olması bekleniyor. C3S tarafından ocak ayında yayınlanan Küresel İklim Raporu’nda, 2023 yılının kayıtlara geçen en sıcak yıl olduğu belirtilerek, 2023’te ortalama küresel sıcaklığın sanayi öncesi dönem ortalamasının 1,48 derece üzerine kaydedildiği ifade edilmişti.

Kahramanmaraş’ın AB tescilli ikinci ürün Maraş Tarhanası oldu Haber

Kahramanmaraş’ın AB tescilli ikinci ürün Maraş Tarhanası oldu

Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi, şehrin en önemli yöresel lezzetlerinden Maraş Tarhanasının Avrupa Birliği tarafından tescil edildiğini duyurdu. Şehrin yöresel lezzetleri ve geleneksel el sanatlarını ulusal ve uluslararası arenada daha tanınır hale getirmek için tescil başvurularını sürdüren Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi, Çağlayancerit Ceviz’inin ardından Maraş Tarhanasının da Avrupa Birliği tarafından tescil edildiğini duyurdu. Kahramanmaraş Ticaret Borsası tarafından yapılan başvuruyla 2010 yılında Türk Patent ve Marka Kurumu’na tescil ettirilen Maraş Tarhanası, Büyükşehir Belediyesi’nin 2020 yılında AB’ye yaptığı başvurunun ardından 3 yıllık karşılıklı müzakereler sonucunda AB Resmi Gazetesi’nde yayımlanarak Çağlayancerit Cevizi’nden sonra şehrin AB tescilli ikinci ürünü olma özelliğini kazandı. Konuya ilişkin Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi Dış İlişkiler Dairesi Başkanlığından yapılan açıklamada, "Şehrimizin yöresel değerlerinin yurt içinde ve yurt dışında tanınması ve hukuksal haklarının korunması noktasında tescil başvurularımız devam ediyor. Kahramanmaraş Ticaret Borsası tarafından yurt içi coğrafi tescili 2010 yılında alınan Maraş Tarhana ’sının dünya çapında tanınırlığı, büyükşehir belediyemiz öncülüğünde yapılan başvuru sonucunda AB tesciliyle gerçekleşmiştir. Çağlayancerit Ceviz’inin ardından şehrimizin diğer bir değeri olan Maraş Tarhanasını da AB’ye tescil ettirmenin mutluluğunu yaşıyoruz . Yöresel değerlerimizin ulusal ve uluslararası arenada tescili ve ürünlerimizin dünya pazarında yerini alması için tüm paydaşlarımızla çalışmalarımızı sürdürüyoruz" ifadelerine yer verildi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.