TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Bal

AGRONEWS - Bal haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Bal haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Kilosu 4 Bin TL’den Satışa Çıkan Anzer Balı'na Yoğun Talep Haber

Kilosu 4 Bin TL’den Satışa Çıkan Anzer Balı'na Yoğun Talep

RİZE (İHA) - Rize’nin Anzer Yaylası’nda üretilen ve coğrafi işaretli olan Anzer Balı, 2024 sezonu için kilosu 4 bin TL’den satışa sunulmaya başlandı. Bu yıl 40’ı endemik olmak üzere 400'ü aşkın çiçek türünden elde edilen balın sağım işlemleri tamamlandıktan sonra Hacettepe Üniversitesi’ne tahlil için gönderildi. Analizlerin ardından Rize Arıcılar Birliği’nde dolum işlemi yapılarak satışa hazır hale getirilen Anzer Balı, 250 gram için 1000 TL, 500 gram için 2 bin TL ve 1 kilogram için 4 bin TL’den alıcı bulacak. Anzer Balı, düşük rekoltesi ve yüksek kalite nedeniyle yurt dışından da yoğun ilgi görüyor. Ancak satış önceliği, ön sipariş veren yerli vatandaşlar ve özellikle hasta olan bireylere verilecek. Anzer Ballıköy Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Muzaffer Deniz, "Son yıllarda bilhassa Arap ülkelerinden ülkemize turizm amaçlı gelen turistler, yine Avrupa ülkelerinden bilhassa Almanya, İsviçre, İngiltere, Fransa gibi ülkelerden Anzer Balı'nı bildikleri için, değerli bir bal olarak bildikleri için yurt dışı taleplerimiz de olmaktadır. Hatta Singapur'dan, Japonya'dan bile Anzer Balı talebi olduğunu görmekteyiz" diyerek talebin yoğunluğunu vurguladı. Muzaffer Deniz, Anzer Balı'nın seri numaralı orijinal bir ürün olarak tüm dünyada tanındığını belirterek, Anzer Balı'nın sadece üretimle kalmayıp, ülkemizin bilgi birikimini yurtdışına da aktararak dünya çapında tanınan bir ürün haline geldiğini söyledi. "Bizim ilk tercihimiz ülkemizdeki ön siparişte bulunan hasta olan insanlar. Önceliği onlara vererek, Anzer Balı'nı ilk onlara göndereceğiz" diye ekledi. 

Gıda Krizinde Paniğe Yer Yok: Denetimler Şeffaf Olacak Haber

Gıda Krizinde Paniğe Yer Yok: Denetimler Şeffaf Olacak

ANKARA (İHA) - Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, gıda ürünlerine yönelik son dönemlerde yapılan denetimlerin, tağşişli ürünlerin ortaya çıkmasıyla birlikte piyasada paniğe yol açtığını belirtti. Denetimli gıdalara güvenilmesi gerektiğini belirten Paladöken, "Son denetimlerde, gıda maddeleriyle ilgili işin ehli olmayan insanların açıklama yapması vatandaşları paniğe sevk ediyor. Ama bilindiği üzere zeytinyağı, ayçiçek yağı, tereyağı gibi markalı ürünler veya bunları imal eden firmalar tarafından hem analizleri alınıyor hem de bunlar Tarım Bakanlığı laboratuvarlarında inceleniyor, aynı zamanda Ticaret Bakanlığı bu konuda hassasiyet gösteriyor" dedi. PALANDÖKEN: "ESNAF, KENDİ YEMEDİĞİNİ BİR BAŞKASINA SUNAMAZ" Uzman olmayan kişilerin yanlış yönlendirmesinin, tüketicilerde gereksiz endişelere yol açtığını söyleyen Palandöken, "Et ve süt ürünleri, yağlar vs. herkesin tükettiği gıdalar. İnsanlar, ne yiyeceklerine karar verirken son kullanma tarihi ile uyuşmayan sahte etiketler hakkında endişe duyuyor. Vatandaşlar, ellerindeki ürünlerle raflarda satılan ürünlerin aynı olmadığını düşünüyor ve bu durum satışların neredeyse yarı yarıya düşmesine yol açmış durumda. Ancak esnaf kendi yemediğini bir başkasına sunamaz. Akşam karanlığında baklava, ekmek gibi ürünleri ben yerinden getiriyorum, organik gibi pazarlayarak satanlara itibar etmemeli. Ama markası olan, her gün girip çıktığınız dükkanlarda böyle bir şeyin olması mümkün değil" sözleriyle 'organik' gibi pazarlanan sahte ürünlere karşı vatandaşları uyardı. "DENETİMLER DÜZENLİ VE ŞEFFAF OLMALI" Palandöken, denetimlerin periyodik olarak uzmanlar tarafından yapılması gerektiğini belirterek, "Halkın bu konuda duyarlı olması sevindirici. Ancak bu kaçak ürünleri korsan satıcılardan veya yerinden, köyünden getirdik, bal, pekmez, peynir getirdik gibi söylemlerle almak cazip olabiliyor, çünkü bu ürünlerin tüketimi hızlı ve fiyatları cazip" diyerek bu ürünlere karşı sıkı denetimler getirilmesi, gıdada sahtecilik ve tağşiş yapanların cezalarının artırılması gerektiğini aktardı. "Bakanlıklar, uzmanlar ve üniversiteler, denetim sonuçlarını halkla şeffaf bir şekilde paylaşmalı. Tağşişli ürünler kesinlikle imha edilmelidir" ifadelerini kullandı.

Artvin’de bal ormanlarında hasat başladı Haber

Artvin’de bal ormanlarında hasat başladı

Arıcılar, bu yılki bal verimliliği ve kalitesinden oldukça memnun olduklarını dile getirdiler. Artvin Orman Bölge Müdürlüğü tarafından arıcılığı geliştirmek ve organik bal üretimini desteklemek amacıyla kurulan 20 bal ormanı, bölge halkı için büyük bir gelir kaynağı haline geldi. Artvin’de arıcılık, 2 bin 727 bitki çeşidiyle özenle yapılıyor. Murgul ilçesine bağlı Kokolet Vadisi’nde bulunan bal ormanlarında bal hasadı başladı. Kafkas arı ırkı ile üretilen ballar, sağım yapılmak üzere kovanlardan çıkarıldı. Bölge halkı ve arıcıların yanı sıra, bal hasadına Orman Bölge Müdürlüğü Ekosistem Hizmetleri Daire Başkanı Özgür Balcı, Orman Bölge Müdürü Mimar Sinan Özkaya ve Arıcılar Birlik Başkanı İbrahim Durmuş katıldı. Bal ormanlarının özellikle orman köylüsüne önemli ek gelir kaynağı sağladığını belirten Artvin Arıcılar Birlik Başkanı İbrahim Durmuş, arıcılığın orman köylülerinin yaşam standartlarını yükselttiğini ifade etti. Durmuş, "Kokolet dediğinizde akla bal gelmeli. Murgul Kokolet Vadisi ender bulunan bir vadimizdir. Tek girişi vardır. Burada tarım ve ilaçlama yok. Sadece doğaya bırakılmış bir yerdir. Kaliteli ballarımız bu bölgede üretiliyor. İstanbul’dan, İzmir’den insanlar gelip buradan ballarını alırlar. Artvin’in endemik bitki çeşitliliği Kokolet Vadisi’nde mevcuttur. Kestane, yaban mersini, karayemiş, ıhlamur, karışık ballarımız orman gülü gibi endemik türlerin vadide bulunması, buranın ön plana çıkmasını sağlıyor. Arıcılarımıza bu vahşi doğada yaşayıp arıları besledikleri için teşekkür ediyoruz" dedi. 25 yıllık gazetecilik mesleğini bırakıp arıcılığa başladı Murgul Kokolet Vadisi’nde arıcılık yapan İlker Turhan ise şunları söyledi: "Bu vadideki kestane balı üretiminde her yılın Ağustos ayının ilk haftasında sağım başlıyor. Sezon güzel geçti ve güzel şeyler bekliyoruz. Alın terimizin karşılığını inşallah alacağız. Kokolet Vadisi, endemik olarak diğer vadilerden daha çeşitli. Kafkas arısının menzili 8 kilometre; yani arı, 5 kilometrede etken oluyor. Buradaki özellik, tek vadi, köy, vadinin merkezi ve yaylaya yakın olduğu için arı her taraftan nektarını alabiliyor. Bu yüzden Kokolet balının aroması biraz daha farklı oluyor. Kokolet Vadisi’nde kestane balı ağırlıklı üretiliyor. Kovanları yayla altına doğru koyduğunuzda yayla ve beyaz orman gülü, delibal dediğimiz üretimi alıyoruz. Köyde çiçek balı üretiyoruz, daha yukarıda yaylaya yakın yerlerde de yaban mersini balı temin ediyoruz. 25 yıl gazetecilik ve televizyon hayatım oldu, aynı zamanda esnafım. Bu işin hastalık olduğunu ve insanı bağladığını duyduğumda çok güldüm. 15 yıldır bu işi yapıyorum. Bütün her şeyi bıraktım, hayatım arılar oldu. Bunlar bizim annemiz, babamız, evlatlarımız. Bütün zamanımızı onlarla geçiriyoruz. Bu işin Artvin için bir kurtuluş olduğunu düşünüyorum. Devlet büyüklerimizden, Orman vadilerinin ve bal ormanlarının desteklenmesini istiyorum. Orman Genel Müdürlüğü’ne, Artvin Orman Bölge Müdürlüğü’ne ve İşletme Müdürlüklerimize arıcılar adına, kendi vadim adına teşekkür ediyorum. Gerçekten bize alan, ekipman ve yol anlamında çok destek oluyorlar. Her zaman yanımızdalar" ifadelerine yer verdi.

Bozok Yaylası’nda bal hasadı bir ay erken başladı Haber

Bozok Yaylası’nda bal hasadı bir ay erken başladı

Yüzlerce endemik bitki türü ve zengin çiçek florasına sahip Bozok Yaylası’nda mevsim normalleri üzerinde seyreden hava sıcaklığı nedeniyle ağustos ayının ortalarında başlaması gereken bal hasadı yaklaşık bir ay erken başladı. Bitki çeşitliliği bakımından zengin bir floraya sahip Yozgat’ta bu yıl bal hasadı bir ay erken başladı. Yaşanan kuraklık ve normalin üzerinde seyreden hava sıcaklığı nedeniyle arıcılar, sezonu erken açtı. Yılın büyük bir bölümünü arıları ile Bozok Yaylasında geçiren arıcılar, sıcak havaların etkisini sürdürmesine aldırış etmeden taktıkları maskeler ve giyindikleri özel kıyafetler ile arıları kovanlardan uzaklaştırmak için duman çıkaran körük yardımıyla petekleri çıkarıp, bal süzme işleminin yapıldığı alanlara taşıyor. Topladıkları bal peteklerini bal süzme makinesinden geçiren arıcılar, süzdükleri balları tenekeler ve şişelere paketleyip çevre illere gönderilmek üzere satışa hazırlıyor. “İlk sağımda 400 kilograma yakın bal elde ettik” Yozgat’ın Sorgun ilçesine bağlı Taşpınar köyünde 4 kovan ile hobi amaçlı başladığı bal üretimini şu an 20 kovan ile sürdüren 36 yaşındaki Fatih Mermertaş, “5 yıldır arıcılık yapıyorum. Bu işe hobi amaçlı 4 kovan ile başladım. Bu işi sevdikçe de arılarımızı daha da çoğalttık. Zaman zaman arılarda kışın ölümler olsa da arılarımızı çoğaltarak bal üretimine devam ettik. 15 dönüm meyve bahçesinde organik bal üretimi yapıyoruz. Burada zamanımızın büyük bir bölümünü arılarla geçiriyoruz. Şu an 20 kovan arımız var, ilk sağımda 300-400 kilogram süzme bal elde ettik ve halen sağım devam ediyor” dedi. “Bal sağımına 25 gün önce başladık” İklimin kurak geçmesinin bal hasadına erken başlamalarına neden olduğunu da açıklayan Mermertaş, “İklimin kurak geçmesi dolayısıyla bal sağımına 20-25 gün erken başladık. Birinci sağımı gerçekleştirdik, ikinci sağımı da 20 gün sonra yavrular çıtalardan çıktıktan sonra gerçekleştireceğiz. Sonra da arının kışlık bakımını gerçekleştireceğiz. Kuraklık hat safhada bununla ilgili sulama yapmamıza rağmen biz 25 gün erken sağım yapmak zorunda kaldık kuraklıktan dolayı. Tabi kışın kar yağmaması da sorun oluyor bizler için, arı sıcağı görünce dışarı çıkıyor, dışarı çıkan arı da ani hava değişikliğiyle ölümlerine neden oluyor” şeklinde konuştu.

Aria Propolis’e ‘Yılın İnovatif Takviye Edici Gıda Markası’ ödülü Haber

Aria Propolis’e ‘Yılın İnovatif Takviye Edici Gıda Markası’ ödülü

Aria Propolis Yılın İnovatif Takviye Edici Gıda Markası Ödülü’nü kazandı. Alanlarında uzman jüri üyelerinin üç aşamalı değerlendirmesi ile belirlenen Türkiye İnovasyon ve Başarı Ödülleri düzenlenen tören ile sahiplerini buldu. Dünyanın en önemli 5 arı ırkından biri olan Kafkas Arı ırkının Artvin vadilerinde ürettiği propolisi, damla formuna getirerek çocuklara özel ambalaj ile piyasaya süren şirket, Takviye Edici Gıda Kategorisi’nde çocuklara özel içerikle propolis üreten firma olması sebebiyle inovasyon ödülüne layık görüldü. Ürettikleri ürün hakkında bilgi veren Aria Propolis Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Yaşar, “Artvin’in üç bine yakın bitki çeşitliliğine sahip eşsiz vadilerinden elde edilen propolisi ve bu propolisi toplayan Kafkas arı ırkını dünyaya tanıtıyoruz. Çıktığımız bu zorlu yolda gücümüzü kurumsal ilkemiz olan Üretici - Değer - Paylaşım anlayışına uygun olarak Artvin bölgesindeki sözleşmeli arıcılarımızdan ve Aria Propolis damla kullanıcılarından gelen muhteşem yorumlardan alıyoruz. Artvin yöresinde ham propolis tedariğimizi sağlayan arıcılarımıza ve Aria Propolis Damla kullanıcılarımıza teşekkür ediyorum” dedi. Verilen bilgiye göre şirket, Kafkas Arısı Propolisi’nin dünyaya tanıtımı için yoğun faaliyetler yürütüyor. Bu alanda çalışmalar yapan Artvin Çoruh Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi (TTO) ve ARIA Propolis arasında iş birliği devam ediyor.

Manisa'da bal rekoltesi geçen yıla göre düşük kaldı Haber

Manisa'da bal rekoltesi geçen yıla göre düşük kaldı

Manisa'nın Alaşehir ilçesinde geçen yıla göre bal rekoltesinde yaşanan düşüş fiyatlara yansıdı. Geçtiğimiz yıl kavanozu 200-250 TL arası fiyatlar değişirken bu yıl ortalama 350 TL'yi buldu. Manisa'nın Alaşehir ilçesinde haziran aylarında yaşanan aşırı yağışlar bal üretimini de olumsuz etkiledi. Yağışlı havalardan dolayı arıların bal yapamaması rekoltede düşüşe neden olurken bu durum fiyatlara da yansıdı. Geçtiğimiz yıllarda kilogramı 200-250 TL arasında değişen fiyatlar bu sene 350 TL'yi buldu. Arılarından topladığı doğal balları Alaşehir semt pazarında satmak için getiren, Alaşehirli bal üreticisi Cennet Akpınar, "Yerleşim alanımız yüksek rakımlı yayla mahallesi. Yaşadığımız bölgede çam, meşe, kestane, ceviz başta olmak üzere her türlü ağaç ve çiçek bulunuyor. Buna rağmen arılar istenilen düzeyde çalışma yapamadılar. Düzensiz yağışlar ve arkasından gelen sıcaklar nedeniyle arılar çiçek bulmakta zorlanarak, uzun yol gidip gelmek zorunda kaldılar. Düzenli bir çalışma yapamadılar. Bu yıl düzensiz hava şartları nedeniyle bal rekoltesinde düşüş var. Geçen yıl 200-250 TL olan en kaliteli kara kovan balı bu yıl ortalama 350 TL. Piyasada da ucuz bal bulunabiliyor ama, tüketiciler kaliteli bal tüketmek isterlerse, 350 TL’yi gözden çıkarması gerekiyor" dedi. Kara kovan balının pahalı olmasına rağmen en çok tercih edilen tür olduğunu söyleyen Akpınar, "Bal her zaman ve mutlaka tüketilmesi gereken bir şifa kaynağı. Arılarım Alaşehir’in yüksek rakımlı yayla mahallesi olan Çarıkbozdağ mahallesinde. Arılarım orman ve doğal ortamda besleniyor. Ürettiğimiz ballar, rahatlıkla tüketilebilir. En kıymetli bal kara kovan balı. Pahalı olmasına rağmen en çok tüketilen bal da kara kovan balı. Tamamen doğal olan kara kovan balı. Bal kalori ve protein deposudur. Her gün kahvaltıda mutlaka tüketmemiz gerekir. Balın yararlarını saymakla bitiremeyiz" diye konuştu.

Diyarbakır’da arıların ‘tatlı uykusu’ başladı Haber

Diyarbakır’da arıların ‘tatlı uykusu’ başladı

Diyarbakır’ın Çermik ilçesine arıları soğuk havalardan korumak için yüksek kesimlerden getirilen kovanlar, straforla kışa hazırlanıyor. Türkiye'de bal üretiminin önemli merkezlerinden Diyarbakır’da soğuk havalardan korunması için yüksek kesimlerden getirilen arıların kışlatma çalışması tamamlandı. Sıcakların azalması ile Elazığ’dan Çermik ilçesine gelen gezgin arıcı Zülküf Özkan da, 400 kovanda bulunan arılarını 20 Şubat’a kadar açılmayacak şekilde her iki tarafına strafor koyarak kışa hazırladı. Bu yöntem arıların hem telef olmasının önüne geçiyor hem de bir sonraki sezona daha sağlıklı girmelerini sağlıyor. Arıcı Zülküf Özkan (38), İHA muhabirine yaptığı açıklamada 2018’de aracılığa başladığını ve şu anda 400 adet kovanı olduğunu söyledi. Özkan, “Bu arıları özelikle Elazığ’a götürüyoruz. Elazığ’da da keven ve kekik fazla olduğu için götürüyoruz. Şükürler olsun bu sene iyiydi. Herkes alacağını aldı. Şimdi de arının ihtiyacı olarak arılara strafor atıyoruz. İçinde bal olmayan kovanları şerbetlememiz lazım. Bunlar, aç kalmaması için ve ilkbaharda güzel çıkması için yaptığımız şeyler” dedi. Çalışmaya 11’inci ayda başladıklarını ve bir haftalık işleri olduğunu ifade eden Özkan, şöyle konuştu: “20 Şubat’a kadar arı kovanlarımızı açamayız. Burası soğuk olduğu için çift taraf strafor atıyoruz. Kışın zayıf olan arı var, güçlü olan var. Yeri sıcak olsun. Yaptığımız iş bu. Şubattan sonra ana kontrolünü ediyoruz. Poşetlere şurup koyacağız. İçinde zayıf olanları belirliyoruz. Güçlüden takviye veriyoruz. Yerini değiştirmemiz gerekiyorsa yerini değiştiriyoruz.” “Bu sene balın tenekesini 2 bin 400 liradan verdik” Ürettiklerinin süzme bal olduğunu aktaran Özkan, “Tüccara çalışıyoruz, tenekemiz 28 kilo geliyor. Bu sene balın tenekesini 2 bin 400 liradan verdik. Allah devletimizden razı olsun. Geçen sene 30 çuval şeker verdiler. Kovan başına 4 kilo şeker aldık. Yüz bin kere şükürler olsun” ifadelerini kullandı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.