TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Buğday Üretimi

AGRONEWS - Buğday Üretimi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Buğday Üretimi haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Patnos'ta 300 Ton Sertifikalı Buğday Tohumu Dağıtıldı Haber

Patnos'ta 300 Ton Sertifikalı Buğday Tohumu Dağıtıldı

Patnos ilçesinde tarım potansiyelini artırmak ve çiftçiye destek olmak amacıyla, Doğu Anadolu Bölge Kalkınma Ajansı'nın katkılarıyla yürütülen "Patnos'ta Bitkisel Üretim Artıyor" projesi kapsamında bir tohum dağıtım töreni düzenlendi. Yüzde 70 hibe desteğiyle 300 çiftçiye 300 ton sertifikalı buğday tohumu verildi. Tarımsal Üretimde Büyük Potansiyel Ağrı Valisi Mustafa Koç, Patnos’un 628 bin 230 dekar ekilebilir tarım arazisi ile bölgenin en verimli topraklarına sahip olduğunu vurguladı. İlçede buğday ve arpa ekiliş alanlarının toplam 330 bin dekar olduğunu belirten Vali Koç, tarımsal üretimde hayvancılıkla da büyük bir bütünlük sağlandığını ifade etti. İlçede 170 bin küçükbaş ve 20 bin büyükbaş hayvan varlığı ile hayvancılığın önemli bir yer tuttuğunu açıkladı. 5 Bin Ton Verim Hedefi Vali Koç, sertifikalı tohum dağıtımıyla 12 bin dekarlık alanda ekim yapılacağını ve bu ekimle birlikte 5 bin ton buğday verimi beklediklerini belirtti. Bu projenin yalnızca Patnos için değil, tüm bölge için ekonomik kazanç sağlayacağını ifade etti. Sürdürülebilir Tarım İçin Ortak Hedefler Vali Koç, sürdürülebilir tarımın önemine vurgu yaparak, çiftçilere birlikte çalışmanın ve ortak hedeflere ulaşmanın önemini hatırlattı. "Tohumlarımızı ekelim, birlikte büyütelim, birlikte hasat edelim" diyerek, tarımsal üretimde birlik ve beraberliğin önemine dikkat çekti.

Ticaret Bakanı Bolat’tan, buğday ve ayçiçeği ithalatı açıklaması Haber

Ticaret Bakanı Bolat’tan, buğday ve ayçiçeği ithalatı açıklaması

Bolat, buğday ithalatının durdurulmasıyla çiftçilerin gelirlerinin korunmasına vurgu yaparken, ayçiçeği üretimi konusunda da sanayicilere yerli üretimden alım yapmaları için çağrıda bulundu. Bolat, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Biz Ticaret Bakanlığı olarak çiftçilerimize destek amacıyla bu yıl buğday ithalatını biliyorsunuz dahilde işleme rejimi kapsamında yapılan ithalatı durdurduk, yaptırtmadık. Haziranın 21’inden itibaren yapılmadı. Amacımız içeride çiftçilerimizin beklediği fiyatların, gelirlerin elde edilmesi, düşmemesi. Sanayicileri çiftçilerimizden buğday almaya zorladık. Bu da çiftçilerin alın terinin değerini bulması çabasıydı. Aynı şekilde ayçiçeğinde de Trakya Birlik ve vekillerimizle birlikte koordinasyon içindeyiz. Ham yağ üreticileri, sanayiciler de var ve mutabakatla orada da sanayicilerin yerli ayçiçeği alması şartıyla ve bunu belgelendirmesi şartıyla ayçiçeği elimizdeki stoklar biteceği zaman onlara ithalat hakkı gelecek sene başında tanıyacağımızı, kontenjan vereceğimizi ifade ettik. Buradaki gayemiz, sanayiciler Trakya’nın ve Türkiye’nin çiftçilerinden ayçiçeği değerinde alsınlar. Fiyatların düşmesine asla müsaade etmeyeceğiz diye bu mesajları verdik. Tarım ve Orman Bakanlığımız, Toprak Mahsulleri Ofisi ile beraber buğday ve arpa da Trakya Birlik’le, Karadeniz Birlik’le, Tarım Orman Bakanlığımızla birlikte. Ayçiçeği için de gerekli çalışmaları yaptık. Daima çiftçimizin yanındayız. Onların gelirlerinin artması en büyük her zaman için çabamızdır. Halkımızın da makul fiyatlarda ürün tüketmesini sağlamakta görevimiz. Ticaret Bakanlığı ve Tarım ve Orman Bakanlığı olarak bu konuda çok güzel bir koordinasyon ve işbirliği içindeyiz.”

Yozgat’ta ekilen lavanta üreticinin gözdesi oldu Haber

Yozgat’ta ekilen lavanta üreticinin gözdesi oldu

Yozgat’ta arpa, buğday, nohut ve yeşil mercimeğe alternatif olarak 2021 yılında yurt dışından getirdiği 15 bin lavanta fidesini 8 dönüm alanda toprakla buluşturan Harun Haliloğlu, lavanta hasadına başladı. Yozgat’ta dershanede uzun yıllar öğretmenlik yaptıktan sonra tarım faaliyetlerine başlayan Harun Haliloğlu, 3 yıl önce alternatif ürünlere yöneldi. Daha önce hububat ekimi yapan Haliloğlu, yaptığı araştırmalar sonucu Yozgat ikliminde yetişebilen ve katma değeri yüksek olan alternatif ürün lavantaya yöneldi. Lavanta yetiştiriciliği konusunda bilgi edinen Haliloğlu, yurtdışından getirttiği 15 bin lavanta fidesini 8 dönüm alanda toprakla buluşturdu. 2 yılın ardından diktiği lavantalardan verim elde etmeye başlayan Haliloğlu, şimdi 3. hasadını yaparak elde ettiği lavantalardan yağ elde ediyor. Memleketinde üretimini yaptığı lavantayı ihraç edemeyen Haliloğlu, lavantanın sıkımını yaptırıp yağ olarak iç piyasaya sunuyor. Sağlıktan sanayiye, kozmetikten sağlığa kadar birçok alanda lavantanın katma değerinin yüksek olduğunu belirten Haliloğlu, dış pazarın açılıp ürünlerin ihraç edilmesini istedi. “2 bin kilogram ürün elde edeceğim” Bu yıl yağışların az olması nedeniyle lavanta üretiminde yüzde 40 civarında bir kaybın olduğunu aktaran Haliloğlu, 8 dönüm alandan 2 bin kilogram verim elde edeceklerini söyledi. Haliloğlu, “2021 yılı baharında lavantaları fideledik. İlk fidelerimizi yurt dışından getirmiştik, şimdilerde Türkiye’de yaygınlaştı. Bu sene dördüncü yıl ve üçüncü hasat. Bu seneki hasadımızda önceki yıllara nazaran yüzde 40’a yakın fire var. Kış yağışları, özellikle kar yağışı görmediğimizden dolayı şu anda lavanta ürünümüzde bir kayıp söz konusu. Ama yine de katma değerli ürün üretilmesi açısından Yozgat için tavsiye edebileceğim bir ürün. Şu anda 8 bin metrekarelik bir alan içerisinde yaklaşık 15 bin fideyle tarım yapmaya çalışıyoruz. En büyük sorunumuz çıkardığımız yağların pazar bulamaması, pazar bulamadığımız için de iç piyasada şu anda değerlendirmeye çalışıyoruz. Yurt dışı kanallarımızın gerek devlet, gerek hükümet yetkililerince ivedi bir şekilde acil bir şekilde açılmasını talep ediyoruz” dedi. “Lavanta, hububattan daha avantalı” Hububata oranla lavantanın yüzde 50 daha karlı bir ürün olduğunu belirten Haliloğlu, “Bizim bölgemizde tarlalar genellikle nadasla kullanılır. Bir yıl ekilir, bir yıl bekler. Ben bu aşamada küçük bir hesap yaptığımda buraya buğday, arpa cinsinden bir şey ekmiş olsaydım yıllık bana getirisi ortalama bin lira civarı olacaktı. Ama ben şimdi burada yağı çıkarttığımda eğer yağları gerçek fiyatıyla satabilirsem yaklaşık 70-80 bin lira gibi bir rakama ulaşabilirim. Bu masrafları düştüğümüzde de nereden baksanız yüzde 50 masrafa gitmiş olsa bile yıllık 40-50 bin lira bir getirisi olabilir. Bir de her yıl bu durum. Buğdayın yaklaşık 50 katına ulaşabilme ihtimalimiz var. Fakat en büyük sıkıntımız az önce söylediğimiz gibi yurt dışı kanallarının açılması, yani uluslararası bir ürün haline gelmesi. Çünkü biz burada turistik bir amaç peşinde değiliz, tamamıyla tıbbi lavanta üretiyoruz” şeklinde konuştu. “Emek gerektiren bir ürün” Lavanta üretiminin emek gerektirdiğini ve çalışacak herkese bu işi önerebileceğini söyleyen Haliloğlu, “Normal şartlarda böyle bir tarladan ürün dönüşü 3 yıldan sonra alınır. Ama biz ikinci yılımızda hasada başladık, oldukça memnunuz ama emek istiyor. Yani çalışmayı göze alabilecek herkesin yapabileceği bir ürün. Sulama imkanımız olmadığı için biz yılda bir defa ürün alıyoruz ama sulamanın olduğu yerlerde iki kez de ürün alınabiliyor” ifadelerine yer verdi.

Hububat ihracatı ilk 6 ayda 5,9 milyar dolar oldu Haber

Hububat ihracatı ilk 6 ayda 5,9 milyar dolar oldu

Bisküvi, buğday unu, bitkisel yağlar, şekerli ve kakaolu ürünler ile makarna başta olmak üzere temel gıda ürünlerini kapsayan hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri sektörünün yılın 6 ayı sonunda toplam ihracatı yüzde 6,9 artışla 5,9milyar dolar oldu. Yılın ilk yarısında ihracatı miktar bazında yüzde 25 artan hububatçıların ihraç ettiği ürün toplamda 6,2 milyon tona ulaştı.En fazla ihracat gerçekleştirilen Irak’tan sağlanan gelirin yüzde 10,7 arttığı altı aylık dönemde, ABD sektörün ihracatında ikinci sırada yer aldı. Bu dönemde ürün gruplarından bisküvi-pasta ihracatı 811 milyon dolar, bitkisel yağ ihracatı 696 milyon dolar, buğday unu ihracatı ise 675 milyon dolar oldu. Yurt içi ve yurt dışı gelişmeler ekseninde buğday piyasasındaki gelişmelere değinen TİM Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri Sektör Kurulu Başkanı Ahmet Tiryakioğlu, Türkiye’nin uyguladığı buğday ithalatı yasağının küresel etkilerini değerlendirerek, “Özellikle Rusya ve ABD’de artan yağışlara bağlı olarak yüksek üretim beklentisiyle hububat fiyatlarındaki gevşeme sürüyor. Ülkemizde buğday alım fiyatlarının enflasyonla mücadeleyi önde tutan oranlarda güncellenmesi ve buğdaya ithalat yasağı getirilmesi de tarımsal bir emtia olarak buğdayın küresel fiyatlarını aşağı yönlü etkiliyor. Küresel ölçekte ürün arzının yükseldiği, para arzının ise sınırlı olduğu böyle bir dönemde, Türkiye dengeli bir ticaret politikası yürütüyor. Buğday ithalatına tekrar izin çıktığı zaman; başta makarna sektörü olmak üzere gıda alanındaki farklı sektörlerimiz için hammadde girdisi olarak temin edeceğimiz buğdayda uygun fiyatlar bulabiliriz” dedi. “Türkiye kişi başına yaklaşık 250 KG buğday üretiyor” Bu yıl dünya buğday üretiminin 800 milyon tona yakın seviyelerde olacağının altını çizen Tiryakioğlu, “Bu veriler dünya nüfusuna vurulduğu zaman, dünyada yıllık kişi başına 100 KG buğday üretimi yapıldığı anlamına geliyor. Diğer taraftan 85 milyon nüfuslu Türkiye, yılda 21,5 milyon tonluk rekolte ile kişi başına yaklaşık 250 KG buğday üretiyor. Ülkemizin buğday üretimindeki gücü; hububat, bakliyat ve yağlı tohumlar sektörümüzün iştigal alanındaki performansına da doğrudan yansıyor. 2023 verilerine göre yıllık buğday unu ve makarna ihracatımızın toplamı 5 milyon tonu buluyor. Geçen yıl 164 ülkeye 3,5 milyon ton buğday unu ihracatı gerçekleştiren Türkiye, 2015 yılından beri bu alanda dünya ihracat şampiyonluğunu da elinde bulunduruyor. Bu stratejik ürünü iştigal alanında tutan bizim sektörümüzün bir özelliği de bisküvi-pasta, kakaolu mamuller, yağlı tohumlar ve baharatlar gibi KG başına ortalama birim fiyatları 2 ila 4 dolar arasında değişen katma değerli ürünleri kapsıyor oluşudur” şeklinde konuştu. “Hububat alanında dış ticaret açığı vermeyen bir ülkeyiz” Tarımsal hasılada Avrupa’da birinci olan Türkiye’nin bir başka özelliğinin hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri iştigal alanında dış ticaret açığı vermemesi olduğunun altını çizen Tiryakioğlu, “2023 verilerine göre 1,5 milyon tondan fazla bisküvi-pasta, 1,5 milyon tona yakın bitkisel yağ, 1 milyon tondan fazla şeker ve şeker ve mamulleri, 1 milyon tona yakın kakaolu mamul ihraç eden Türkiye, sektörümüzün toplam dış ticaretinden yılda 12,5 milyar dolara yakın gelir elde etti. TÜİK’in hesaplamasına göre hububat, değirmencilik ürünleri, malt, nişasta, inülin, yağlı tohum ve meyveler, muhtelif tane, tohum ve meyveler, saman ve kaba yem, şeker ve şeker mamulleri, kakao ve kakao müstahzarları, yenilen çeşitli gıda müstahzarları, hayvanlar için hazırlanmış kaba yemler şeklimde tanımlanan fasıllarda Türkiye’nin toplam ithalatı ile toplam ihracatı benzer seviyelerde seyrediyor. Kısacası Türkiye; dünyanın değişik coğrafyalarından farklı kültürlere ve farklı alım gücüne sahip kesimlerin gıdaya yönelik ihtiyaçlarına özel çözümler üretirken bu alanda dış ticaret açığı vermeyen bir ülke olmanın haklı gururunu yaşıyor” diye konuştu.

Kuraklığa rağmen ürün rekoltesinde artış Haber

Kuraklığa rağmen ürün rekoltesinde artış

İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, kuraklığa rağmen ürün rekoltesinde önemli artış olduğunu açıkladı. İl genelinde arpa, buğday ve kanola hasadına başlandı. Hasatta dane kaybının önlenmesi için Samsun İl Tarım ve Orman Müdürlüğü teknik ekipleri, biçerdöver ve hasat denetimleri yapıyor. Teknik ekiplerle birlikte, Havza’daki denetimlere katılan İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Sağlam, 2024 yılı buğday hasadına ilişkin açıklamalarda bulundu. Ürün rekoltesinde önemli artış Tüm üreticilere ’bol kazançlar’ dileyen İbrahim Sağlam, “Bafra ve 19 Mayıs ilçelerimizde başlayan buğday hasadında, il genelinde yapılan biçerdöverle buğday hasadı kontrollerinde, buğday verimi 370 kg/dekar alan, hasat edilen ürün oranı yüzde 60, dane kaybı yüzde 0,5-1 kg/da, biçim fiyatı 250-350 TL arası, buğday fiyatı 7,5-8 TL/Kg olarak tespit edilmiştir. Hububatların topraktan çıkışına denk gelen tarihlerde ilimizde yağışların beklenenden az olmasına bağlı olarak ekinler boy atamamıştır. Ancak mayıs yağmurları ile birlikte zarar eşiğinden dönülerek, ürün kalitesinde olumlu gelişmeler yaşanmış olup, ürün rekoltesinde önemli artış gözlenmiştir. Bu da bizim ve üreticilerimizin yüzünü güldürmüştür” dedi. Biçerdöver kullanıcılarına önemli uyarılarda bulunan Sağlam, “Biçerdöver operatörlerimizi önemsiyoruz. Bol ve bereketli hasat sezonu geçirmemizde katkıları büyük. Biçerdöverleri kullanırken hızlı gitmemelerini, anızları istenilen düzeyde biçmelerini, dane kaybının en az seviyede olmasını hassasiyetle vurguluyorum. Operatörlerimizin araçlarında mutlaka yangın tüpü bulundurmalarını, sigara içilmemesini tekrar tekrar hatırlatıyorum. Bu vesileyle çiftçilerimizin ürününün bol, kazançlarının bereketli olmasını dilerim” diye konuştu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.