TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Cumhuriyet

AGRONEWS - Cumhuriyet haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Cumhuriyet haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'na giden süreçte neler oldu? Haber

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'na giden süreçte neler oldu?

Takvimler 29 Ekim 1923'ü gösterirken, Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde Türkiye, Cumhuriyet'in ilanı ile inkılapların peşi sıra geleceği tarihi bir döneme başladı.Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün en büyük inkılabı olan Cumhuriyet, bundan 100 yıl önce ilan edildiği dönemde kamuoyunda coşkuyla karşılandı. CUMHURİYETE GİDEN SÜREÇ Osmanlı İmparatorluğu, 1876 yılına kadar mutlak monarşi, 1876-1878 ve 1908-1918 arasında meşruti monarşi ile yönetilmişti. I. Dünya Savaşı'nda yenilgiye uğramasının ardından işgale uğrayan Anadolu'da halkın işgalcilere karşı Mustafa Kemal Paşa önderliğinde verdiği Millî Mücadele, Ekim 1922 tarihinde millî güçlerin zaferi ile sonuçlandı. Bu süreçte, "Büyük Millet Meclisi" adıyla 23 Nisan 1920'de Ankara'da toplanan halkın temsilcileri, 20 Ocak 1921'de Teşkilat-ı Esasiye Kanunu adlı yasayı kabul ederek egemenliğin Türk ulusuna ait olduğunu ilan etmiş ve 1 Kasım 1922'de aldığı kararla saltanatı kaldırmıştı. Ülke, meclis hükûmeti tarafından yönetilmekteydi. CUMHURİYET KELİMESİ İLK KEZ 20 TEMMUZ'DA TELAFFUZ EDİLDİ 27 Ekim 1923'te İcra Vekilleri Heyeti'nin istifası ve yerine meclisin güvenini kazanacak yeni bir kabinenin kurulamaması üzerine Mustafa Kemal Paşa, yönetim biçiminin Cumhuriyet olması için İsmet İnönü ile birlikte bir yasa değişikliği tasarısı hazırlayarak 29 Ekim 1923'te Meclis'e sundu. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Cumhuriyet'e ilişkin düşüncelerini yakın çevresine ilk defa, "Cumhuriyet" kelimesini de telaffuz ederek, 20 Temmuz 1919 tarihinde Erzurum'da açıkladı. Teşkilat-ı Esasiye Kanunu'nda yapılan değişikliklerin kabulü ile Cumhuriyet, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından ilan edilmiş oldu. KANUNLAR ARKA ARKAYA GELDİ Bu tarihte Erzurum Kongresi ile Milli Mücadele'ye katılan, Türk devlet adamı ve Vali Mahzar Müfit Kansu'nun hükümet şeklinin ne olacağını sorması üzerine Mustafa Kemal Paşa, "Açıkça söyleyeyim. Şekli hükümet zamanı gelince, Cumhuriyet olacaktır." şeklinde cevap verdi. Atatürk, inkılaplardan önce ülkenin şartlarını hazırladı, daha sonra toplumsal ve siyasal alanda yenilikler gerçekleştirildi. Cumhuriyet'in ilanında da aynı metot takip edildi. Milli Mücadele'nin başından itibaren milli irade, milli hakimiyet üzerinde konuşuldu, çalışmalar bu prensipler çerçevesinde gerçekleştirildi ve Türkiye Büyük Millet Meclisi toplandı, kanunlar arka arkaya geldi. 101 PARE İLE DUYURULDU Meclis açıldıktan sonra Cumhuriyet, zamanı gelmeden, şartlar hazır olmadan adı telaffuz edilmedi, ancak ortam uygun olduktan sonra kamuoyunda tartışıldı. 29 Ekim 1923'te Meclis'te uzun süren toplantılar sonrasında Cumhuriyet ilan edildi. Ankara'da "Yaşasın Cumhuriyet" sesleriyle, 101 pare top atılarak Türkiye Cumhuriyeti'nin ilan edildiğini basın halka duyurdu. BAYRAM OLARAK İLAN EDİLMESİ Cumhuriyet ilan edildiği sırada henüz 29 Ekim günü bayram ilan edilmemiş, kutlamalar konusunda bir düzenleme yapılmamıştı; 29 Ekim gecesi ve 30 Ekim günündeki şenlikleri halk kendiliğinden organize etti. Ertesi yıl, 26 Ekim 1924 tarihli 986 numaralı kararname ile Cumhuriyet'in ilanının 101 pare top atılarak ve planlanacak özel bir programla kutlanmasına karar verildi. 1924 yılında yapılan kutlamalar, daha sonra yapılacak olan Cumhuriyet’in ilanı kutlamalarının başlangıcı oldu. 2 Şubat 1925'te Hariciye Vekaletince (Dışişleri Bakanlığı) düzenlenen bir yasa teklifinde 29 Ekim'in bayram olması önerildi.[4] Bu teklif Meclis Anayasa Komisyonu tarafından incelendi ve 18 Nisan'da karara bağlandı, 19 Nisan'da ise teklif TBMM tarafından kabul edildi. "Cumhuriyetin İlanına Müsadif 29 Teşrinievvel Gününün Milli Bayram Addi Hakkında Kanun" ile 29 Ekim'de Cumhuriyet Bayramı'nın millî bayram olarak kutlanması resmi bir hüküm şekline geldi. Cumhuriyetin ilan edildiği gün, 1925'ten itibaren ülke içinde ve dış temsilciliklerde resmî bir bayram olarak kutlanmaya başladı.

İş dünyasından Cumhuriyet mesajı: Bize düşen üretimle büyümeyi sağlamak Haber

İş dünyasından Cumhuriyet mesajı: Bize düşen üretimle büyümeyi sağlamak

İş dünyası temsilcileri 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla mesaj yayımladı. Gelen mesajlarda, cumhuriyetin sürdürülebilir bir biçimde kalkınma ve muasır medeniyetler seviyesini aşılması için rehberlik edecek kurumları, kuralları ve zihniyeti inşa ettiğine dikkat çekilerek, iş dünyasının üzerine düşenin de üretimle büyümeyi yakalamak olduğu görüşü ortaklaştı. İş dünyasının 29 Ekim mesajları özetle şöyle: İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, Cumhuriyet'in ikinci yüzyılının ilk yılını kutlamanın herkes için çok anlamlı ve değerli olduğunu bildirdi. Çağdaş bir toplum kurma yolunda en önemli yenilik olan Cumhuriyet'in 101 yıl önce ilanıyla, egemenliğin Türk milletine geçmesinin tarihte yeni bir sayfa açtığını belirten Bahçıvan, "Geçen bir asırda Cumhuriyetimiz güçlendi ve derinlere kök saldı. Cumhuriyetimizin 101. yılında 29 Ekim Cumhuriyet Bayramınızı kutluyor, başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Cumhuriyet'in ilanında emeği olan herkesi rahmet ve saygıyla anıyorum" ifadelerini kullandı. "Cumhuriyet, bir yönetim biçiminden çok daha fazlasını temsil ediyor" Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği'nden (TÜSİAD) yapılan açıklamada, Cumhuriyet'in 101. yaşını kutlarken, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının saygı ve minnetle anıldığı, Atatürk'ün gösterdiği çağdaş medeniyet yolunda kararlılıkla ilerlemeye devam edildiği belirtildi. Her 29 Ekim'in Cumhuriyet'in özgürlük, eşitlik, adalet, demokrasi ve toplumsal refah gibi kazanımlarına olan minnet duygusunu ifade etme fırsatı olduğu kaydedilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi: "Cumhuriyetin en önemli kazanımlarından biri geleceğe duyulan güvendir. 101 yıl önce Cumhuriyet, ulusumuzun kendi geleceğine güvenmesini sağladı. Sürdürülebilir bir biçimde kalkınmamız ve muasır medeniyetler seviyesini aşmamız için bizlere rehberlik edecek kurumları, kuralları ve zihniyeti inşa eden Cumhuriyet oldu. Cumhuriyet, bu yönüyle bugün bizler için bir yönetim biçiminden çok daha fazlasını temsil ediyor. Cumhuriyet değerlerine ve kazanımlarına sahip çıkmanın yolu demokrasi, laiklik, ifade özgürlüğü ve hukukun üstünlüğü ilkelerine sıkı sıkıya bağlı kalmaktan geçiyor." Açıklamada Cumhuriyet'in ikinci yüzyılında çağın gerektirdiği dönüşümün doğru okunması gerektiği belirtilerek, şu değerlendirmelere yer verildi: "Çağın gerektirdiği dönüşüme uyum için Cumhuriyet'in temel kazanımlarından olan çağdaş ve eşit eğitim kritik önemdedir. Cumhuriyetimizin ilanından hemen sonra yurt çapına yayılan eğitim seferberliği, ülkemizin kalkınma hikayesinin de temeli olmuştur. Yurdun dört bir yanından doktorlar, mühendisler, bilim insanları, girişimciler, sanatçı ve sporcular böyle yetişmiştir. Bugün de bilim ve teknolojideki baş döndürücü gelişmeleri yakalayarak tüm dünyayla her alanda rekabet edebilen bir ülke olabilmek için bilimsel, çağdaş ve herkesi kapsayan bir eğitim seferberliğini yeniden birinci öncelik yapmalıyız. Bunun için kamunun kaynak tahsisinde eğitim önceliklendirilmeli ve çok daha fazla kaynak eğitime ayrılmalıdır. Çağın gerektirdiği becerilerle geleceğe hazırladığımız nesiller ile Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında yeni bir kalkınma hikayesini birlikte yazabiliriz." Sülyman Sönmez/TÜRKONFED: Cumhuriyet Türkiye’ye sivil iradeyi kazandırdı Türk İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Sönmez, ilk asrında olduğu gibi, Cumhuriyetin ikinci asrında da en temel sorumluluğun, Cumhuriyeti ve kazanımlarını her yaşamak ve yaşatmak olduğunu kaydetti. Cumhuriyet’in, tüm kazanımlarının yanında Türkiye’ye modern toplum anlayışını, kamu kurum ve kuruluşlarını denetleyen sivil iradeyi kazandırdığını vurgulayan Sönmez, “Cumhuriyetin bu kazanımını tarih haklı çıkarmıştır. Zira dünyada hiçbir demokrasi, arkasında sivil toplumun desteği olmadan gelişmemiş, ayakta kalamamıştır. Dolayısıyla sivil toplumun attığı her adım, içinden çıktığı ülkeyi ve hatta çevresindeki dünyayı dönüştürme potansiyeli taşır. Türkiye için de bu böyledir. TÜRKONFED olarak biz, ülkemizin üretme ve değer yaratma kültürünün beşiği olan Anadolumuz’un, değişen dünyanın dinamiklerine uyum sağlama çabalarına ortak bir ses ve yön vermeyi amaçlıyoruz” diye konuştu. Rifat Hisarcıklıoğlu/TOBB: Bize düşen, üretimle büyümeyi sağlamak Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Cumhuriyet’in 101. yıl dönümünü gurur ve sevinçle kutladıklarını belirterek, “29 Ekim 1923, tarihimizin en önemli, en gururlu günlerinden birisidir. Milletimize en çok yakışan yönetim biçimi olduğuna inandığımız Cumhuriyet’imizin ilan edildiği bu tarih, aslında içerisinde büyük destansı bir kurtuluş mücadelesini, işgal kuvvetlerine karşı, cephelerde canları pahasına çarpışan gençlerimizin, askerlerimizin kahramanlıklarını, bu milletin bağımsızlığından asla vazgeçmeyeceğini, azmi, kararlılığı, daha pek çok şeyi barındırır” ifadesini kullandı. Hisarcıklıoğlu, kökleri binlerce yıla dayanan Türkiye Cumhuriyeti’nin, bu topraklarda kader birliği yapmış milyonların en güzel ortaklığı olduğuna işaret ederek, şu değerlendirmede bulundu: “Türk iş dünyası olarak bizlere düşen yeni yatırımlarla, üretimle, ticaretle, ekonomik büyümeyi sağlamaktır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere canlarını ortaya koyarak bize bu vatanı kazandıran, varlığımızı borçlu olduğumuz ecdadımızı, ülkemizin istiklali ve istikbali için cansiperane mücadele edenleri, gazi ve şehit olan tüm vatan evlatlarını rahmetle ve minnetle anıyorum.” Özgür Burak Akkol/TİSK: Geleceğe taşıyacağımız en değerli hazinemiz Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Burak Akkol, Milli Mücadele destanının 29 Ekim 1923’te cumhuriyet ile taçlandığını kaydetti. Akkol, şöyle devam etti: “Atatürk’ün ‘En büyük eserim’ diye ifade ettiği cumhuriyetimiz, bizim de gelecek nesillere taşıyacağımız en değerli hazinemizdir. Bu bilinçle, TİSK ailesi olarak işçi, işveren, devlet ayrımı yapmadan, tüm paydaşlarımızla birlikte ve sosyal diyalog içinde her daim ülkemizi daha da ileriye taşımanın azim ve kararlılığında olacağız. Cumhuriyetimizin asırlık kazanımları ve başarıları karşımıza çıkan her türlü engeli göğüslemek için bizlere en büyük gücü vermektedir. Bu duygu ve düşüncelerle, şahsım ve Konfederasyonumuz adına, Cumhuriyetimizin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere tüm şehitlerimizi rahmetle anıyor, gazilerimize saygı ve minnetlerimi sunuyorum” diye konuştu. Mahmut Aslan/Hak-İş: İkinci yüzyılda geleceğe emin adımlarla ilerliyoruz HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, Cumhuriyet’in 101. kuruluş yıl dönümünün, Türkiye işçi hareketine, çalışma hayatına ve tüm halka hayırlı olmasını diledi. Arslan, 29 Ekim 1923’te büyük zorluklar, özveri, gayret ve kahramanlıklarla kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin bir asırlık şanlı tarihiyle geleceğe emin adımlarla yürüdüğünü ifade etti. Cumhuriyet’in geçmişten geleceğe uzanan bir beraberlik olduğuna vurgu yapan Arslan, “Kuruluşundan bu yana Cumhuriyet’in en önemli teminatı, halkımızın cumhuriyet ideallerini sahiplenmesi ve koruma iradesi olmuştur.” değerlendirmesinde bulundu. Arslan, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bu yana dünyada eşi görülmemiş başarılara imza attığını, modern bir devlet olarak tüm alanlarda “Tam bağımsız Türkiye” hedefine ulaşma noktasında önemli aşamalar kaydettiğini belirtti. Erdal Eren/TMB: Temelleri sağlamlaştırmaya devam ediyoruz Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı Erdal Eren de Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla başta Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Cumhuriyet tarihinin tüm kahramanlarını saygı ve minnetle andıklarını bildirdi. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün “Ben ekonomik yaşam denince tarım, ticaret, sanayi etkinliklerini ve bütün bayındırlık işlerini birbirinden ayrı düşünülmesi doğru olmayan bir bütün sayarım” sözünü hatırlatan Eren, şunları kaydetti: “Türk inşaat sektörü olarak bizler de üzerimize düşen bu büyük vazifeyi yerine getirmek için var gücümüzle çalışıyor, ülkemizin her köşesinde yükselen projelerle Cumhuriyet’imizin temellerini daha da sağlamlaştırmaya devam ediyoruz. Bağımsızlık ve çağdaşlaşma yolunda atılan her adımda bizler de altyapılar inşa ederek sadece şehirlerimizi değil ülkemizin geleceğini şekillendiriyoruz. Cumhuriyet’in bizlere kazandırdığı değerler doğrultusunda, uluslararası arenada elde ettiğimiz başarılar ve global işbirliklerimizle gurur duyuyoruz.” Bendevi Palandöken/TESK: Cumhuriyet, özgürlük idealinin somutlaşmış halidir Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken Türkiye Cumhuriyeti’nin yalnızca bir yönetim biçimi değil, milletin bağımsızlık mücadelesinin ve özgürlük idealinin somutlaşmış hali olduğunu aktardı. Palandöken, Cumhuriyet’in Kurucusu Atatürk’ün “En büyük eserim” dediği Cumhuriyet’i korumanın ve onun değerlerine sahip çıkmanın görev olduğuna işaret ederek, “Cumhuriyet, eşitlik, özgürlük ve adaletin her bireyin hayatında yer bulması için var olan bir idealdir. Cumhuriyet, geleceğimizin teminatıdır. Bu anlamlı günde Cumhuriyet’imizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere bağımsızlık mücadelemizin tüm kahramanlarını minnet ve rahmetle anıyoruz” dedi. Seyit Aardıç/ ASO: Sanayiciler Cumhuriyet’in verdiği özgüvenle geleceğe umutla bakıyor Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Seyit Ardıç da Cumhuriyet’in 101. yılını coşkuyla kutlamanın mutluluğunu yaşadıklarını bildirdi. Mustafa Kemal Atatürk’ün “Endüstrileşmek, en büyük milli davalarımız arasında yer almaktadır” sözleriyle milli sanayiyi oluşturmak için kritik adımlar attığına dikkati çeken Ardıç, “Biz sanayiciler de Cumhuriyet kurulduğundan beri bu milli davanın neferleriyiz. Aradan geçen bir asırda ülkemiz, devletin ve özel sektörün kurduğu sanayi tesisleriyle tarım ülkesinden sınai ülkesine dönüştü.” değerlendirmesini yaptı. Ardıç, sanayicilerin, Cumhuriyet’in verdiği özgüvenle geleceğe umutla baktığını belirterek, mesajını şöyle tamamladı: “Cumhuriyet’imizin kurucusu Ulu Önder’imiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ve şehitlerimizin emaneti olan güzel vatanımızı daha ileriye taşımak, kalkınma hedeflerimize ulaşmak için birlik ve beraberlik içinde daha fazla üreteceğiz. Cumhuriyet’imize sonsuza kadar sahip çıkacağız.” Gürsel Baran/ATO: Cumhuriyet milletimizin alın ve akıl teriyle ilelebet payidar kalacaktır Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Gürsel Baran da milletin kayıtsız şartsız egemenliğini esas alan Cumhuriyet’in, istiklal ve istikbalin en güçlü teminatı olduğunu vurguladı. Cumhuriyet’in temellerini birlik ve beraberlik içerisinde çalışarak güçlendirdiklerini aktaran Baran, “Birliğimize, bütünlüğümüze, gelişmemize, ilerlememize yönelik hiçbir saldırı bizi yolumuzdan döndüremez. Cumhuriyetimiz, milletimizin alın ve akıl teriyle ilelebet payidar kalacaktır.” ifadelerini kullandı. Baran, Cumhuriyet’in her türlü güçlüğe rağmen ay-yıldızlı bayrağı yere düşürmeyenlerin destanı olduğunun altını çizerek, “Bu önemli günde, Cumhuriyet’imizin banisi Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve tüm kahramanlarımızı rahmet ve minnetle anıyorum. Cumhuriyet’imiz, milletimizin alın ve akıl teriyle ilelebet payidar kalacaktır.” değerlendirmesinde bulundu. Emre Kartaloğlu/TÜRMOB: Cumhuriyet, yeniden dirilişin simgesi Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği (TÜRMOB) Genel Başkanı Emre Kartaloğlu da Kurtuluş Savaşı’nın ulusun var olma savaşı, Cumhuriyet’in ise yeniden dirilişinin simgesi olduğunu belirtti. Cumhuriyet’in, özgürlüğün ve birliğin güvencesi olmaya devam edeceğine dikkati çekerek, mesajını şöyle tamamladı: “Mustafa Kemal Atatürk’ün, ‘Geleceğe güçlü biçimde ulaşabilmek, Cumhuriyet’imizi korumak ve yaşatmakla olanaklıdır.’ sözüyle bizlere önemini en iyi şekilde vurguladığı Cumhuriyet’imizin 101’inci yılını kutluyoruz. Cumhuriyet’in Kurucusu Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını ve şehitlerimizi rahmetle anıyor, Cumhuriyet’imizi ilelebet yaşatma kararlılığımızı bir kez daha ifade ediyoruz.” "Bize düşen daha müreffeh bir Türkiye yolunda çabalamak" İstanbul Ticaret Borsası (İSTİB) Başkanı Ali Kopuz ise Türk milletinin bağımsızlık ve varoluş mücadelesi olan İstiklal Savaşı'nın temelleri üstüne kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin, Türk milleti için sadece bir yönetim biçimi değil, aynı zamanda bağımsızlığının da tezahürü olduğunu belirtti. Cumhuriyet'in ikinci yüzyılında kendilerine düşen görevin "kuruluşunda olduğu gibi bugün de şehitlerin kanıyla bedel ödedikleri Türkiye Cumhuriyeti'ne sahip çıkmak ve daha müreffeh bir Türkiye yolunda çabalamak" olduğunu vurgulayan Kopuz, şu değerlendirmeyi yaptı: "Her türlü teröre ve ona destek olan dahili ve harici bedhahlara geçit vermeyeceğimizi en güçlü biçimde göstermektir. 'Hazır ol cenge, eğer ister isen sulh-ü salâh' düsturuyla büyük atılım yaptığımız, son teknolojiyle geliştirilmiş yerli ve milli savunma kabiliyetimiz ve dinamik beşeri sermayemizle oyun kuran bir ülke olma yolunda ilerlemektir. Cesur atalarımızın kurduğu Cumhuriyetimizi korumak için bizler de en az onlar kadar korkusuz olmalıyız. Unutulmamalıdır ki Türkiye Cumhuriyeti, Türk milletinin ayrılmaz bir parçası ve varlığının teminatıdır. Bu duygularla, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 101. yılında, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nı tebrik ediyor, başta Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Türkiye Cumhuriyeti'nin payidar olması için kuruluşundan bugüne kadar şehadet şerbeti içen kahraman şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum."

Su ürünleri üretiminde Cumhuriyet tarihinin rekoru kırıldı Haber

Su ürünleri üretiminde Cumhuriyet tarihinin rekoru kırıldı

Yumaklı, yaptığı açıklamada, sağladıkları destekler, uyguladıkları politika ve projelerle; sürdürülebilir yönetim yaklaşımına dayalı yakalanan üretimde artış ivmesinin devam ettiğini belirterek 2023 yılı toplam üretim miktarının bir önceki yıla göre yüzde 18,6’lık artışla 1 milyon 7 bin 921 ton olarak gerçekleştiğini vurguladı. Bakan Yumaklı bu üretim rakamı ile Cumhuriyetin 100. yılı olan 2023’te üretim rekoru kırdıklarını dile getirerek, 2022 yılında ulaşılan 849 bin 808 ton rakamının da yine Cumhuriyet tarihinin rekoru olduğunu hatırlattı. Su ürünleri ve balıkçılık sektöründe ivmenin yukarı yönlü olduğuna işaret eden Yumaklı, 2023 yılındaki bu artışın en önemli nedeninin avlanan balık miktarından kaynaklandığını bildirdi. 7 avcılık türü için üretim planlaması Hamsinin avcılık üretiminde belirleyici tür olduğuna dikkati çeken Bakan Yumaklı, “2023 yılında bir önceki yıla göre yüzde 117 artışla 273 bin 915 ton olarak gerçekleşen hamsi avcılığı, toplam üretim miktarımızda artışa sebep olduğu gibi balıkçımızın da yüzünü güldürmüştür. Ülkemiz için kıymetli olan bu balığımızı, fazlaca avlamaktan ziyade, uzun yıllar boyunca sofralarımızdaki sürekliliğini sağlamak önemlidir. Bütün gayretimiz bu yöndedir. Bunun için hamsinin de dâhil olduğu 7 avcılık türünü üretim planlaması kapsamına aldık” değerlendirmesinde bulundu. Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı, 2023 yılında yetiştiricilik ürünlerinde de nispi bir artışın yaşandığını belirterek, şu bilgileri verdi: “Su ürünleri yetiştiriciliği önceki seneye göre yüzde 7,6 artarak 553 bin 862 tona ulaştı. Bakanlık olarak üretim hedeflerini yakalıyoruz. Tür bazında en büyük artış Türk somonunda yaşandı. Uluslararası pazarda marka değeri olması için çalıştığımız Türk somonu üretimimiz önceki yıla göre yüzde 45 artarak 66 bin tonu geçti. Yine üretim planlaması kapsamına dâhil edilen Türk somonu ile birlikte çipura, levrek ve midye yetiştiriciliğini de sürdürülebilirlik ilkesiyle artırmaya devam edeceğiz.” 2023 yılında yaklaşık 100 ülkeye gerçekleştirilen su ürünleri ihracatıyla 1,7 milyar dolarlık değer elde edildiğinin altını çizen Yumaklı, Türkiye’nin su ürünlerinde net ihracatçı ülke konumunu sürdürdüğünü kaydetti.

Kastamonu’da 25 bin fidan toprakla buluşturuldu Haber

Kastamonu’da 25 bin fidan toprakla buluşturuldu

Kastamonu’da 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü çerçevesinde düzenlenen etkinlikte, ormanları korumak, 25 bin fidan toprakla buluştu. Tarım ve Orman Bakanlığı koordinesinde başlatılan ağaçlandırma seferberliği çerçevesinde her yıl 11 Kasım’da kutlanan Milli Ağaçlandırma Günü, bu yıl da Cumhuriyetin 100. yılına özel bir etkinlikle kutlandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın himayesinde Cumhuriyetin 100. yılına özel milyonlarca fidan toprakla buluşturuldu. Bu çerçevede ülke genelinde olduğu gibi Kastamonu’da da kurulan “100. Yıl Cumhuriyet Ormanı” için ağaç dikim etkinliği gerçekleştirildi. Kastamonu Valisi Meftun Dallı, İl Emniyet Müdürü Kayhan Ay, Belediye Başkanı Galip Vidinlioğlu ve il protokolü, Kastamonu Orman Bölge Müdürü Fahri Sönmezoğlu’nun ev sahipliğinde gerçekleşen fidan dikim etkinliğine katılım yoğun oldu. Törende konuşan Kastamonu Valisi Meftun Dallı, “Bugün burada, 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü çerçevesinde, geleceğe nefes olmak, Cumhuriyetimize nefes olmak adına bir araya geldik. Toprağımıza, doğamıza sahip çıkmak, ağaçlandırmak hepimizin görevi. Bu etkinlikle birlikte, 100. yıl Cumhuriyet Ormanları’nı oluşturuyoruz ve ülkemizin geleceğine nefes oluyoruz” dedi. Ormanların milli servet olduğunu söyleyen Vali Dallı, “Cumhuriyetimizin 100. yılı olması itibari ile etkinliğimiz ayrıca anlamlı, başta Orman Genel Müdürlüğü olmak üzere emeği geçen herkese çok teşekkür ederiz. Biliyorsunuz, bizim inancımız ağaç dikmeyi emrediyor. Peygamberimiz, ’yarın kıyamet kopacağını bilseniz bile elinizde bir fidan var ise onu toprakla buluşturun’ buyuruyor. Yine Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Atatürk, Yalova’da bir ağacı kurtarmak için bir köşkü yerinden başka bir yere taşıttırmıştır. ’Bir ağaçtan ne olacak’ diyebilirsiniz. Bunlar sembol işlerdir, örnek olsun, bir mesaj vermek için yapılan işlerdir” diye konuştu. Kastamonu Belediye Başkanı Op. Dr. Rahmi Galip Vidinlioğlu ise, “Peygamber Efendimizin (S.A.V.), ‘yarın kıyametin kopacağını bilseniz, elinizdeki fidanı dikiniz’ buyurduğu gibi bizler yeryüzündeki tüm varlıklar gibi tabiatın da hakkını aziz bilen bir milletin, aziz bir medeniyetin mensuplarıyız. Böyle bir medeniyetin mensubu olarak, gelecek nesillerden emanet aldığımız tabiatın her unsurunu onlara en iyi şekilde teslim etmek için var gücümüzle çalışıyoruz. Ülkemizin orman sahasını ve ağaç servetimizi çoğaltmak, erozyon kontrolünü teşvik ederek toprak, su ve bitki arasında bozulan dengeyi yeniden oluşturmak, biyolojik çeşitliliğimizi geliştirmek, çevre değerlerimizi koruma amacıyla Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın himayelerinde ’Geleceğe Nefes’ adı altında başlatılan Milli Ağaçlandırma Günü’nde geleceğimizin teminatı kıymetli yavrularımız ile birlikte 25 bin fidanımızı toprakla buluşturduk” şeklinde konuştu. Kastamonu Orman Bölge Müdürü Fahri Sönmezoğlu da, “Kastamonu ilinde 19 ilçe ve 128 işletme şefliğinde 25 bin adet fidanı toprakla buluşturarak Geleceğe Nefes Cumhuriyete Nefes olacağız. Kastamonu’da bu proje çerçevesinde 2023 yılında 600 bin adet fidanı yeşerteceğiz. Genç Türkiye Cumhuriyeti devletimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından 1924 yılında yüksek orman mektebinde kurulan 2 hektarlık okul fidanlığında 50 bin fidan üretilmiş ve bu fidanlar sadece Atatürk Orman Çiftliği ve Ankara’nın ağaçlandırılmasında kullanılmıştır. Ülkemizde 1924’ten günümüze deyin yapılan ağaçlandırma çalışmalarında, 9 milyon 414 bin 851 hektar saha ağaçlandırılmış 9 milyar 968 milyon 533 bin fidan toprakla buluşturulmuştur. Ülkemizin orman varlığı 22 milyon 900 bin hektar ile ülke yüzölçümünün yaklaşık yüzde 29,4’sini kaplamaktadır. 2023 hedefleri çerçevesinde 1,6 milyar fidan dikilerek ülkemizin orman varlığı 23 milyon 500 bin hektara çıkarılacak olup, yapılan ağaçlandırmalarla ülke yüzölçümünün yaklaşık yüzde 30’nu orman alanları oluşturacaktır" şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından fidanlar toprakla buluşturuldu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.