Domates Hasadı Haberleri - Son Dakika Domates Hasadı Haber Güncel Gelişmeler

Bilecik’te çiftçi pembe domates fiyatından memnun değil

Bilecik’in Söğüt ilçesinde "Marmara’nın küçük Antalya’sı" olarak adlandırılan Sakarya Nehri havzasındaki köylerde son hasadı yapılan pembe domateste üretici, tarlada 10 lira olan domatesin pazarda 30 TL’den satılmasına tepki gösterdi. Söğüt ilçesinde 3 bin 60 dekar alanda yaz ve kış mevsiminde ağırlıklı olarak domates, salatalık, marul ve yeşil soğan yetiştiriliyor. Örtü altı tarımla başta İstanbul olmak üzere büyük şehirlere sebze sevkiyatının yapıldığı bölgede domates hasadının sonuna gelindi. Haziran ayında başlayan hasadın sonuna gelinirken, üretici tarlada 10 lira olan ürünün pazarda 30 TL’den satılmasına tepki gösterdi. "Bu yıl hastalıkta vurdu, kalanlar bu şekilde oldu" Söğüt ilçesine bağlı Çaltı, Yakacık, Akçasu, Hamitabat, Geçitli ve Tuzaklı köylerinde 3 bin 60 dekar alanda yıl içerisinde üç ürün alındığını söyleyen Yakacık Köyü Muhtarı Hüseyin Yıldırım, "Marmara’nın küçük Antalya’sı dediğimiz bölgemizde seralarda domates hasadımız başladı. Bu yıl hastalıkta vurdu, kalanlar bu şekilde oldu. Bir de hastalıktan sonra piyasalar vurdu. Şu tarlada 7-8-9-10 lira. Sadece bizim kendi köyümüzde 400 dönüm üzerinde var. Akçasu, Çaltı bunlar aşağı yukarı 5 bin dönüme tekabül ediyor. Yani tonaj yüksek" dedi. "Bizim burada 8-9 lira domates, pazarda 30 lira" Yıldırım, parayı komisyoncu ve halcilerin kazandığı söyleyerek, "Buradan Ankara, İstanbul, İzmir, yani Konya’ya bile mal gönderiyoruz. Domates ’Çaltı domatesi’ diye geçiyor. Pazarda o şekilde geçiyor. Bizim burada 8-9 lira domates, pazarda 30 lira. Arada parayı aracılar kazanıyor" dedi. "Burada ucuz, pazarda pahalı" Akçasu Köyü Muhtarı Orhan Kocabıçak ise, "Tarlalarda domates yetişiyoruz. Domateslerimiz şu an 8-10 lira civarında. Burada ucuz, pazarda pahalı. Biz kendimiz akıl fikir erdiremedik. Çiftçinin durumu şu an perişan. İlaç parası var, fide parası var, işçi parası var, gübre parası var. Yani bunun maliyetleri ağır" dedi.

Gaziantep’te kadınların domates hasadı başladı

45 dereceyi bulan sıcaklıklarda dahi büyük bir azimle çalışan kadınlar, günlük ortalama 750 kasa domates topluyor. Gaziantep’te yaşayan 60 yaşındaki Besni Yanar, sıcak havaya rağmen işini severek yaptığını belirtti. Yanar, iş arkadaşlarıyla birlikte çalışmanın keyifli olduğunu ve kadınların çalışmasının önemine vurgu yaptı. Yanar, "Sıcak hava bizi zorlasa da, birlikte çalışmak çok keyifli. Kadınların çalışması gerekiyor ve biz bunu severek yapıyoruz" diyerek, kadınların iş gücüne katılımının önemine dikkat çekti. Yanar, "Burada domates topluyoruz. Geçimimi böyle sağlıyorum. Kadınların çalışması onlar için iyi olur. Çalışan herkesin parası olur. Tüm kadınların çalışması tavsiye ediyorum. Biz burada çalışmaktan çok mutluyuz. Günün nasıl geçtiğini anlamıyoruz. Burada çalışan kadınlarla arkadaş hatta kardeş gibiyiz. Günlük 750 - 800 kasa domates topluyoruz” diye konuştu.

Domateste salçalık üzdü, sofralık ve ihracat sevindirdi

Aydın’ın Köşk ilçesine bağlı Çiftlik Mahallesi’nde yıllardır girişimleri ve öngörleri ile bölge çiftçisine öncülük eden Altan Güleşir çeri domatesi üretti. Oldukça iyi verim alan çiftçi Altan Güleşir, "Hasadı sıkıntılı olur düşüncesi ile bugüne kadar bölgede çeri domatesi denenmemişti. Hem verim hem de hasat işlemi kolay oldu. Bu yıl salçalık domateste ettiğimiz zararı çeri domates ile kapatacağız" dedi. Aydın’da aroması, kokusu ve lezzetiyle sofraların vazgeçilmez tadı olan domateslerinin tarladan sofralara yolculuğu devam ediyor. Köşk ilçesine bağlı Çiftlik mahallesinde sabah erken saatlerde tarlanın yolunu tutan işçiler, çeri domatesleri özel bir yöntemle toplayarak kasalıyor. Bölgede 30 yıldır domates üretimi yapan Altan Güleşir bu yıl normal salçalık domates yerine çeri domatesi de diktiğini belirterek, "Üretim mevcut şartlarda biraz sıkıntılı geçiyor. Başlı başına bir su sıkıntımız var. Bir de bu yıl çiftçi yılı değil. Üretim çok, tüketim yok. İşçi bulmakta da zorlanıyoruz. Bu nedenlerden dolayı çiftçi bu yıl mağdur durumda. Bugüne kadar bölgede çeri domatesi üretimi yapılmıyordu. Biz de ihracata giden bu çeşidi diktik. Oldukça başarılı oldu ve diğer domates çeşitlerinde yaşadığımız zararı çeri domatesi ile kapatmayı düşünüyoruz" diye konuştu. Her ürünün kendine has zorlukları olduğunu belirten Güleşir, bu yıl çiftçilerin zor günler geçirdiğini ifade etti. Ürünlerin para etmediği ve çiftçilerin ellerinde kaldığını kaydeden Güleşir, "Piyasalardaki arz fazlası ve talep yetersizliği fiyatların düşmesine neden oldu. İhracatın kapanması da çiftçileri olumsuz etkiledi. Bizim ihracaatlık malımız yok ama başka bölgeler ihracata gönderiyor, bizim malımız da iç piyasada tükeniyor. Bu sefer çok üretim olduğu için her taraf iç piyasaya kaldı. İç piyasa da bunu tüketemeyince fiyatlarda düştü. Arz fazlası var. Kimi çiftçi malını ucuz ya da pahalı satabilse de kimisi satamıyor, elinde kalıyor" diye konuştu. Domates üretim maliyetinin bu kilogramda toplama dahil 6 TL olduğunu belirten Güleşir, şu anda piyasa fiyatının 5 TL olduğunu ve çiftçinin her topladığı üründen kilogram başına 1 TL zarar ettiğini söyledi. Güleşir, "Ne kadar çok toplandı o kadar çok büyük zarar demek. Ürünün fiyatı Kurban Bayramı’ndan önce 15-20 TL’yi buldu ama bir anda 5 TL’ye düştü. Maliyetine göre bu düşüş az bir zarar ettirse de bu ürünü satacak yerin bulamaması daha büyük bir sıkıntı oluyor" dedi.

“Ürünün yüzde 45’i vatandaşın eline ulaşamadan israf oluyor”

Eskişehir’de çiftçinin domates veriminden memnun olduğunu söyleyen Eskişehir Yaş Sebze ve Meyve Üreticileri Birliği Başkanı Yıldıran Kılıç, “Sebze ve meyvenin yüzde 40-45 vatandaşın eline ulaşamadan israf oluyor” dedi. Eskişehir’de domates hasadı başladı. Kızarıp olgunlaşan domatesler dalından koparılıp piyasaya sunuluyor. Eskişehir Yaş Sebze ve Meyve Üreticileri Birliği Başkanı Yıldıran Kılıç, domates rekoltesinin memnuniyet verici olduğunu ve bundan mutlu olduklarını belirtti. Sebzelerin vatandaşın sofrasına varmadan yüzde 40’ının çeşitli nedenlerden dolayı israf olduğuna değinen Kılıç, bu israfların azaltılması durumunda fiyatların daha da düşüleceğini belirtti. Başkan Yıldıran Kılıç, israfa rağmen diğer illere göre Eskişehir halkının daha ucuza sebze tükettiğine değindi. “Yüzde 40-45 gibi üreten sebze ve meyve vatandaşın eline ulaşamadan israf oluyor” Üretim ve yapılan israf hakkında Eskişehir Yaş Sebze ve Meyve Üreticileri Birliği Başkanı Yıldıran Kılıç, “Yaklaşık 10-15 gündür seradaki ürettiğimiz ürünlerden domatesi piyasaya sürdük. İlerleyen günlerde de Ağustosun ilk haftasında falan da bir sıkıntı olmazsa de açık alandaki domatesleri süreceğiz. Üretim gayet güzel bir şekilde gidiyor herhangi bir sıkıntımız yok sadece bir sıkıntımız maalesef küresel ısınmadan dolayı son zamanlarda yağmur ve doğal afet oluyor ondan yana sıkıntımız var onun dışında herhangi bir problemimiz yok üretilen ürünlerin bizim kendi tecrübelerimize dayanarak yaptığımız tespite göre üretilen ürünlerin yüzde 40’ı veya yüzde 45 gibi bir kısmı vatandaşın sofrasına varmadan israf oluyor. Tarlada üretim yaparken işçilerin, insanların bilinçsiz olması, son zamanlarda zincir marketler sebze ve meyveyi joker olarak kullanıyorlar zincir marketlerde olan israfların hepsini koyduğunuz zaman yaklaşık yüzde 40-45 gibi üreten sebze ve meyve vatandaşın eline ulaşamadan israf oluyor bu da tabi üreticinin kesesinden gidiyor” dedi. “Salatalık 20, dolma kabağı 15, pembe domates 25 liradan satılıyor” Sebze fiyatları hakkında da bilgi veren Başkanı Kılıç şöyle devam etti; “Salatalık 20, dolma kabağı 15, normal domates 15, pembe domates 25 liradan satılıyor. Diğer illerle kıyasladığımız zaman Eskişehir o yönden çok şanslı şu anda hesaplı bir şekilde sebze ve meyve yiyebileceğiz. İlerleyen günlerde yer domatesi ve biber çeşitlerinin çok ekimi var onlar çıktığı zaman fiyatların biraz daha aşağı düşmesini bekliyoruz.”

Karadeniz’in en büyük sebze serasında ilk domates hasadı yapıldı

Karadeniz’in en büyük sebze serasında sezonun ilk domates hasadı, Samsun Tarım ve Orman İl Müdürü İbrahim Sağlam’ın katılımı ile yapıldı. Çarşamba ilçesinde bulunan Karadeniz’in en büyük sebze serasında sezonun ilk domates hasadı yapıldı. Şube ve ilçe müdürleri ile Or-Sam tarım yetkililerinin de katılımıyla gerçekleşen domates hasadında konuşan İl Müdürü İbrahim Sağlam, il genelindeki yaş sebze sektörü hakkında önemli bilgiler verdi. Yaş sebze sektörü, insanlığın temel ihtiyacı olan bitkisel karbonhidrat, protein ve vitaminlere sahip besinlerin üretilmesi ve tüketime sunulması gibi insanlık için hayati bir işlevi yerine getirdiğini ifade eden Müdür İbrahim Sağlam, “Yaş sebze sektörü dünyadaki tüm insanları doğrudan ilgilendiren ve yaşamlarına doğrudan etki eden bir sektördür. Kızılırmak ve Yeşilırmak nehirlerinin bereketlendirdiği Bafra ve Çarşamba ovalarına sahip olan Samsun, birçok tarımsal üründe Türkiye’de ilk sıralarda yer alıyor. Verimli ovaları olan ilimiz, ülkemizde sebze üretiminde çok önemli bir yere sahip. Bafra, Çarşamba ve Vezirköprü ovalarında üretilen ürünler, ülkenin dört bir tarafına gönderiliyor. İlimizde yetiştirilen yazlık ve kışlık sebzeler, yurt içinin yanı sıra yurt dışına da ihraç ediliyor. Üretime müsait verimli ve geniş tarım alanları sayesinde sebzelerin iyi koşullarda ve kaliteli olarak yetişebildiği illerimizden biridir. İklim ve toprak şartlarının uygunluğu, coğrafi yapısının tüketim merkezlerine yakınlığı, ulaşım şartlarının kolaylığı, yöre şartlarında markalaşma eğilimi gösteren sebze çeşitlerinin üretilebilmesi, sulanabilir alanları, organik üretimin rahatlıkla yapılabileceği tarımsal yapının varlığı ile ilimiz, sebze yetiştiriciliğinde Türkiye’nin önde gelen illerindendir. Bunun yanı sıra liman şehri olmamız nedeniyle, ihracatta da önemli bir merkez durumuna gelmiş bulunmaktayız” dedi. Tesis ve tesisin aldığı desteklerden de bahseden Sağlam, “Bugün hasadına katıldığımız sera 75 bin metrekare kapalı alanda üretim yapmaktadır. Şu an 23 kadrolu çalışanı, sezonda 100 kadar yevmiyeli personeli bulunmaktadır. Genellikle yaz döneminde domates, kış döneminde ise marul üretimi yapılmaktadır. Yıllık bin 100 ton domates ve 80 ton patlıcan üretimi yapılmakta olup ağırlıklı olarak Samsun, Ordu, Giresun ve Trabzon illerine satış yapılmaktadır. Söz konusu tarım işletmesinde kırsal kalkınma yatırımlarından 9. etap 2014-2015 yıllarında Alternatif Enerjili Sera Kurulum Projesi uygulanmıştır. Polikarbon örtülü çelik konstrüksiyonlu, damla sulama sistemli sera yapımı ve serada kurulacak makine ekipmanların enerji ve ısı ihtiyacını karşılamak için alternatif enerji olarak güneş enerji sistemi kurulmuştur. Proje toplam tutarı 3 milyon 787 bin TL olup, 1,5 milyon TL destekleme ödemesi yapılmıştır” diye konuştu. Sağlam, hasadın Samsun ve ülke tarımına hayırlı olmasını belirterek bol ve bereketli bir sezon olmasını diledi.

Domates üreticisi düşük fiyatlar nedeniyle dertli

Balıkesir ve bölgede salçalık domates yetiştiriciliği konusunda iddialı yerlerden biri olan Sındırgı ilçesinde, hava şartları nedeniyle rekolte düşüklüğünün yanı sıra fiyatların da düşmesi çiftçiyi tedirgin etti. İlk turfanda 3,5-4 lira seviyelerinde satılan domatesin fiyatı 2 lira 30 kuruşa kadar düştü. İlk turfanda domates döken üretici memnun olurken, yeni hasat yapan çiftçi tedirgin. Üretici umudunu hasadı devam eden son turfanda domatese bağladı. Hava şartları nedeniyle geç ekim yapılan domateste rekoltede yüzde 50’ye yakın oranda düşüş yaşanıyor. Sındırgı’da her yıl bir kısmı sofralık, bir kısmı da salçalık olmak üzere 10 bin dönümden fazla domates dikimi yapılıyor. Sındırgı’da ova köyler ve kırsal mahallelerin yanı sıra 10-15 köyün tamamında domates üretimi gerçekleştiriliyor. Buna karşın geçtiğimiz yıl 100 bin tondan fazla domates üretimi ile Balıkesir birincisi olan Sındırgı’da ekili alanların yüzde 30 artmasına rağmen hava şartları nedeniyle rekoltenin düştüğü belirtiliyor. Mevcut durumda domates fiyatlarındaki düşüklük de çiftçiyi tedirgin ediyor. Geçen sene 10 ton olan rekoltenin bu sene 5 ton olduğunu ve üreticinin zor durumda olduğunu belirten Ali Avcı, “Mazot olmuş 40 lira, gübre olmuş bin lira. Geçen sene 3 buçuktu domates, bu sene 3’ten başladık şimdi 2,25” dedi. Üretici Muammer Tavşanoğlu rekoltenin düştüğünü kazancın masrafları karşılamadığını belirterek, “Yaptığımız masraf ürettiğimiz domates masrafı karşılamıyor. Hava şartları zaten etkiledi. Önceki yıllara göre zaten bir ay geciktik. Haliyle hasat da gecikti bir ay. Böyle olunca gerçekten kötü oldu yani. Geçen sene 15 dönüm vardı benim, 150 tona yakın aldım. Bu sene dönümde 5 ton ya çıkar ya çıkmaz. Rekolte düştü. Fiyatlar da zaten düştü. Bundan bir ay önce 3,7 liraydı komisyoncularda şu anda 2,3 lira. Gerçekten çok kötü yani” şeklinde konuştu.

Yüksekova’da domates hasadına başlandı

Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde ilkbaharda ekimi yapılan domateslerin, sonbaharın yaklaşmasıyla hasadına başlandı. Yüksekova’da ilkbaharda ekimi yapılan domateslerin, sonbaharın yaklaşmasıyla hasadına başlanırken, Antalya’nın domatesini aratmadı. Yüksekovalı çiftçiler arazilerinde ektikleri domateslerden hem satışını yapacak hem de ev yemeklerinde kullanacak. Vatandaşların geçmiş yıllarda sadece bahçelerinde ve kendi ihtiyaçları doğrultusunda domates ekimini yaptığını ifade eden Yüksekova Ziraat Odası Başkanı Perviz Geçirgen, “’Üreten Bir Yüksekova İçin’ sloganıyla ilçenin dört bir yanını tarımla buluşturmasıyla bölge sebze konusunda artış gösterdi. Yüksekova Ziraat Odası öncülüğünde Büyükçiftlik Beldesi Cilo dağların eteklerinde ilkbahar aylarında 10 dönümlük arazi üzerine domates ekimini gerçekleştirildi. Cilo dağlarının eteklerinde bereketli toprakların verimiyle domatesler kırmızı-pembe renkleriyle güzel bir rekolte verdi. Çiftçiler kasa kasa domates kaldırırken, Antalya’nın meşhur domatesini aratmadı. Çiftçiler domateslerini kışlık yiyeceklerinde kullanmak üzere evlerindeki bodrumlarda muhafaza ederken, geri kalan kısmını ise ev bütçelerine katkı sağlamak için satışını da yapacaklar” dedi. "Üreten bir Yüksekova için çalışıyoruz" İlçenin her tarafını tarımla buluşturduklarını belirten Geçirgen, "Cilo dağlarının eteklerinde ilkbaharda ekimini yaptığımız domateslerin şimdi de hasadına başladık. Çiftçilerimizle ve özellikle kadın çiftçilerimizi ön plana çıkartarak evsel hizmetlerden ziyade evlerine ekonomi gibi önemli katkılarda bununla sunacaklar. 10 dönümlük arazide ektiğimiz domateslerde çok güzel verim aldık. Bundan sonra gelen domateslerimizi iç piyasaya vereceğiz. Biz de Yüksekova kendi kendine yetecek duruma gelene kadar var gücümüzle çalışacağız. Kadınlarımız ev kışlık ihtiyaçlarını bununla giderecekler. İnşallah bundan sonra hedefimiz tüm Yüksekova’yı tarafımla buluşturmak olacak ve dışarıyla alım bağımını kesene kadar. Üreten bir Yüksekova için çalışacağız’’ dedi. "Cilo dağlarından gelen sular hasılata bereket getirdi’’ Artık çiftçiler bundan sonra üretecek Yüksekova kazacak diyen çiftçi olan Reyhan İnce isimli kadın ise ‘’Saolsun Yüksekova Ziraat Odası öncülüğünde 10 dönümlük arazi üzerinde domates ekimini yaptık. Şükürler olsun Cilo dağından gelen sular sayesinde hasılat bereketli oldu. Domateslerimiz hem kırmızı hem de pembe renklerle gün yüzüne çıktı. Gayet güzel olmuşlar inşallah bundan sonrada da aynı verim olacak. Bize bu güzel desteği sunan Perviz Geçirgen başkana teşekkür ediyoruz’’ ifadelerini kullandı.

Karaman’da salçalık domates ve biber hasadı başladı

Karaman’da ekimi her yıl artan salçalık domates ve biberin hasadı başladı. Karaman Ziraat Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Bayram, Karaman’da sebze ve meyve üretiminin her yıl arttığını, ancak çiftçinin tek sorununu su olduğunu söyledi. Bayram, Kazımkarabekir ilçesi Çiftlikler mevkisinde çiftçi Abdullah Küçük tarafından ekilen ve hasadına başlanan salçalık domates ve kapya biber tarlasında incelemelerde bulundu. “Karaman Ovasında üretmekle ilgili sorun yok, tek sorun su” Ziraat Odası Başkanı Mehmet Bayram, özellikle dünyada ve Türkiye’de pandemiden sonra gıdanın ne kadar kıymetli olduğunun bir kez daha ortaya çıktığını belirterek, “Bu anlamda Karaman’da da sebze üretimi artmaya başladı. Şu anda 400 dekar alanda domates ve kapya biber ekili arazide incelemelerde bulunuyoruz. Üreticilerimiz ürettikleri üründen ve aldıkları tonajdan oldukça memnun. Ama ister istemez Türkiye’nin bir gerçeği olan ekonomik gelişmelerden dolayı fiyat dengesizliği var. Şu anda bu üreticimiz iki ürün ekmiş, biberden memnun olduğunu, domatesten ise zarar ettiğini söylüyor“ dedi. Buraya sadece üretim olarak bakmaması gerektiğini de belirten Bayram, “Çünkü üreticimiz her yıl 4 milyon lira gibi ciddi bir istihdam sağlıyor. Bu tür üretimlerin Karaman’da artması bizleri haliyle memnun ediyor. Son yıllarda Karaman geneline baktığımızda 2 bin dekar alan üzerinde domates, bin dekar alanda da biber ekimi var. Bu da her geçen yıl artıyor. Karaman’da üretilen domates ve biberler kendi iç pazarının dışında İzmir ve Ankara başta olmak üzere birçok şehre gitmektedir. Kalite olduğunda satmakla ilgili bir sorun yaşanmıyor. Karaman Ovasında üretmekle ilgili hiçbir sorun yok. Tek sorunumuz su. Bölgemizin suya ihtiyacının olduğunu her zaman ve her yerde dile getiriyoruz. Biran önce suyla ilgili devam eden projelerin hayata geçirilmesini istiyoruz“ diye konuştu. Üretici Abdullah Küçük ise, yaklaşık 400 dekar alana salçalık domates ve biber ektiğini ifade ederek, “Buradan tonaj olarak 4 bin tona yakın bir ürün bekliyorum. Şu anda domatesin kilosunu 4 liradan veriyoruz. Ama bu fiyat bizleri tatmin etmiyor. Bizim tek sorunumuz su. Su olsaydı bu ürünü biraz daha fazla alabilirdik. Onun için biran önce bölgemizdeki su probleminin giderilmesini istiyoruz” dedi.

Kocaeli'ne getirilen volkanik cürufla domates verimi artırıldı

Darıca Kaymakamlığının başlattığı, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Darıca Belediyesi ve Gebze Teknik Üniversitesi işbirliğiyle geliştirilen "Darıca Yeni Nesil Organomineral Teknolojik Sistem Topraksız Tarım AR-GE Üretim Serası"nda, yapılan testlerde insan ve bitki sağlığına zararı bulunmadığı tespit edilen volkanik cürufla üretimde başarı sağlandı. Sıcak veya soğuk iklimlendirme elemanları kullanılmadan üretim ve işletme maliyetlerinin düşürüldüğü proje kapsamında, ithal edilen Hindistan cevizi mahsulü "kokopit" yerine Niğde ve Aksaray'dan getirilen uzun ömürlü ve ekonomik cürufun kullanıldığı bir dönümlük alanda yetiştirilen domates çeşitlerinin hasadına başlandı. Ocak ayına kadar haftada 2 ton hasat yapılarak yaklaşık 60 ton rekolte elde edilmesi beklenen seradaki ürünlerden elde edilen gelirin, Darıca Kaymakamlığı koordinasyonunda, Sosyal Yardımlaşma Vakfından destek alan 400 aileye ayni ve nakdi yardım olarak ulaştırılması planlanıyor. Üretim sürecindeki su geri dönüştürülerek kullanılıyor Gebze Teknik Üniversitesi Akıllı Tarım Araştırma Uygulama Merkezi Müdürü ve Proje Sorumlusu Prof. Dr. Yelda Özden Çiftçi, AA muhabirine, haftada 2 ton domates hasadı yaptıklarını söyledi. Çiftçi, ocak ayına kadar sürecek hasat sezonunda 60 ton ürün almayı planladıklarını belirterek, "Değerlendirmemizde iklimlendirmenin olmadığı serayı düşünerek karşılaştırma yapmak lazım. İklimlendirmenin olduğu, üretim işletme maliyetlerini de hesaba kattığımız serada 60 ton elde edebiliyoruz. Biz, kurulum ve işletme maliyetlerini düşürerek 60 tonu bulabileceğimizi düşünüyoruz." diye konuştu. Üretimde kullandıkları volkanik malzeme üzerinde insan sağlığıyla ilgili araştırmalar yaptıklarını anlatan Çiftçi, toksik analizlerde cürufun hiçbir şekilde insan veya bitki sağlığına zarar vermeden kullanılabileceğini belirlediklerini ifade etti. Çiftçi, serada kullanılan malzemelerin geri dönüştürülerek tekrar üretime kazandırıldığına dikkati çekerek şöyle devam etti: "Normalde besleme solüsyonları bir kere kullanılır ve atılır fakat kurduğumuz sistemde damla sulamayla kontrollü sulama yaptıktan sonra besin solüsyonunu tekrar depoda topluyoruz. Çözeltinin asidik derecesini ölçtükten sonra uygun duruma getirerek kullanıyoruz. Şu ana kadar hiç depoyu boşaltmadık. Aynı suyla devam ediyoruz, kullanım durumlarını ayarlayarak." "Yöntemimiz Türkiye ve dünyada ilk" Darıca Kaymakamı Yüksel Kara da üretimden oldukça olumlu neticeler aldıklarını ve projeye patent alacaklarını söyledi. Besin çözeltisi yöntemi kullanılarak Niğde ve Aksaray bölgesindeki volkanik dağlardan elde edilen volkanik cürufla üretim yaptıklarını dile getiren Kara, böylece ithal edilen kokopiti devre dışı bıraktıklarını ifade etti. Kara, volkanik materyalin mineralli yapısından faydalanarak yöntem geliştirdiklerini belirterek, "Yöntemimiz Türkiye ve dünyada ilk. Patent başvurumuz yaptık ve ilk aşamayı geçti. Programı yapan arkadaşımızla onaylandığında alacağız." dedi. Ürünün doğallık derecesini artırmak için hayvan gübresi ve deniz tuzuna başvurduklarını söyleyen Kara, "Domates üretiminin yapıldığı Türkiye'deki ve dünyadaki topraksız seralarda fenni gübrenin sıvısı kullanılıyor. Biz bunun, organik hayvan gübrelerinden elde ettiğimiz sıvıyı deniz tuzlarıyla karıştırarak doğallık derecesini artırdık." diye konuştu. Kara, topraksız tarım yapılan seralardan 1,5 kat daha fazla ürün elde ettiklerine dikkati çekerek, "Topraksız tarım yapan işletmeler bir dönümde 20 ton verim alırken bizler 50 ton verim bekliyoruz. Diğer seralara göre daha organik ve su tasarrufunu önceleyen, aynı zamanda yerel ürün volkanik cürufla bunu üretiyoruz. Bu işin güzelliği ve muhteşemliği daha başka." ifadesini kullandı.

#Domates Hasadı