TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Iran

AGRONEWS - Iran haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Iran haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Limonun Başkenti Erdemli’de Hasat Yoğunluğu Haber

Limonun Başkenti Erdemli’de Hasat Yoğunluğu

MERSİN (İHA) - 100 bin dekarı aşan üretimle Türkiye'nin limonun merkezi olan Mersin’in Erdemli ilçesinde, yılda 1 milyon tondan fazla limon üretiliyor. Şu sıralar yoğun hasat dönemi yaşanırken, bahçeden 6-7 TL’ye alıcı bulan limonlar, işçiler tarafından toplanıp ayrıştırma tesislerine gönderiliyor. Üretim sürecinde 10 bin kişiye istihdam sağlanıyor ve limonlar Balkanlar’dan Avrupa’ya 15 ülkeye ihraç ediliyor. BAHÇEDEN SOĞUK HAVA DEPOLARINA Sabah erken saatlerde hasada başlayan işçiler, limonları tek tek toplayıp küfelerle taşıyor. Limonların büyük bölümü yaz aylarında tüketilmek üzere soğuk hava depolarına kaldırılıyor. "Lamas" ve "küt dikenli" cinslerin yoğun hasat edildiği kaydediliyor. Üreticilerden Nurettin Doğan, limonun bahçede 6-7 TL arasında alıcı bulduğunu ancak maliyetlerin yüksek olduğunu belirtiyor. Su ve gübre gibi masrafları hesap etmeden, kesilen her 10 ton limonda 4 tonunun işçilik masrafı olduğunu belirten Doğan, en düşük işçi yevmiyesinin 850 TL olduğunu açıkladı. KADIN İŞÇİLERE İSTİHDAM SAĞLIYOR Narenciye işleme tesisinde çalışan Eşe Bulut, limon üretiminin kadınlara büyük istihdam sağladığını vurguladı. Bulut, "Burası bizim ekmek kapısı. Limonun bize artısı çok fazla. Limon olmasa benim burada yapacağım bir işim olmaz. Limon sayesinde ben yılda 10 ay çalışıyorum. Burada çalışanlar evin yükünü omuzlayan, çocuklarına bakan insanlar. Gençlerimiz var, onlar da çalışarak aile bütçesine katkı sağlıyor" dedi. REKABET ZORLAŞIYOR Narenciye işleme tesisi sahibi ve Erdemli Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mustafa Karagöz, limonun 15 ülkeye ihraç edildiğini, ancak artan maliyetlerin rekabeti zorlaştırdığını söyledi. Karagöz, "Dünyada limonu tek üreten biz değiliz. Mısır, İran, Çin ve İspanya var. İspanya dışındaki bütün ülkeler bizden daha avantajlı durumda. Çünkü oralarda maliyetler çok düşük. Ülkemizde maalesef ürün ucuz, maliyet daha yüksek. Maliyeti düşüremediğimiz sürece hem içeride hem de dışarıda rekabet şansımız azalıyor. Bu iş desteksiz olmaz. Bunu ürün bazında desteklemek gerekiyor. Örneğin bu sene hangi ürün para etmiyorsa ona destek verilmesi gerekiyor. Bu sene de limona destek verilmesi gerekiyor. Limonun durumu çok da iyi değil" dedi. ERDEMLİ’NİN ANA GEÇİM KAYNAĞI Sanayi sektörünün bulunmadığı Erdemli’de limon üretimi, bölgenin en önemli istihdam kaynağı. Karagöz, kadın istihdamıyla öne çıkan limon sektörünün hem üreticiyi hem de ihracatçıyı desteklemek için daha fazla teşvik desteğine ihtiyaç duyduğunu dile getirdi.

Kayseri'den 6 Ülkeye 10 Bin 500 Ton Balık İhracatı Haber

Kayseri'den 6 Ülkeye 10 Bin 500 Ton Balık İhracatı

KAYSERİ (İHA) - Kayseri'de 24 yıldır balıkçılık yapan Ekrem Duran, denizi olmayan şehrinden, bu yıl Irak, Suriye, İran, Rusya, Yunanistan ve Ukrayna'ya 10 bin 500 ton balık ihracatı gerçekleştirdi. Balıkçılığa 2000 yılında başlayan ve 15 yıl önce ihracata yönelen Duran, bu süreçte Türkiye'nin birçok bölgesinde depo açtı. 2013, 2014 ve 2015 yıllarında Türkiye ihracat üçüncüsü ve Kayseri ihracat birincisi olarak dikkat çekti. Duran, 12 çeşit tatlı ve tuzlu su balığı, özellikle çipura, levrek, somon, alabalık, kefal gibi çeşitleri ihraç ediyor. Yılın ilk yarısında 11 bin ton ihracat gerçekleştiren Ekrem Duran, mevsimsel balık kıtlığı nedeniyle ihracatın azaldığını söyleyerek, "Yıl ortalamasına bakılırsa bu yılın ilk 6 ayında Rusya, Ukrayna, Yunanistan, Irak ve Suriye'ye toplamda 11 bin ton ihracatımız var. Bu aylarda da biraz balık kıtlığı olduğu için ortalama aylık 15 araba, yani 300 ton ihracatımız var. Piyasada alabalık ve somon sıkıntısı olduğu için ihracatta biraz gerileme var. 12 çeşit balık ihraç ediyoruz. Çipura, levrek, somon, alabalık, kefal, turna, sazan gibi. Avrupa'ya ve Rusya'ya alabalık, somon, çipura, levrek ve Orta Doğu'ya tatlı su balıkları gönderiyoruz" dedi. DENİZİ OLMAYAN KAYSERİ'DE BÜYÜK BALIKÇILIK POTANSİYELİ Duran, Kayseri'nin denizi olmadığı halde şehrin balık ihracatında büyük bir potansiyele sahip olduğunu vurgulayarak, hedeflerini ihracatı 50 bin tona çıkarmak olarak açıkladı. İhracat sürecini, "Kayseri'nin denizi yok ama Kayseri'de deniz kadar balık var. Bizim Türkiye'nin birçok ilinde ve ilçesinde depolarımız var. Oralardan balıkları toplayıp buraya getiriyoruz. Kayseri'den ihracatın 11-15 bin tonunun 2 bin tonunu Kayseri ve civarından temin ediyoruz. 13 bin tonunu ise Bursa, Yozgat, Çorum, Tokat, Antep, Elazığ, Malatya illerimizden topluyoruz. Buradan da paketleyip yurt dışına ihracatını yapıyoruz" sözleriyle ifade etti. Duran, Kayseri'deki göllerde balıkçılığı artırmak için Tarım İl Müdürlüğü ile işbirliği yaparak, balıkçılık rezervini çoğaltmayı ve ihracat hedeflerini 30-50 bin tona çıkarmayı planlıyor.

İran'dan Turunçgil, Badem ve Süs Bitkisi İthalatına Engel Haber

İran'dan Turunçgil, Badem ve Süs Bitkisi İthalatına Engel

Türkiye, İran’dan gelen bazı tarım ürünlerine yönelik yeni yasaklar getirdi. 1 Kasım 2024 itibariyle, İran’dan turunçgil, badem, iç ve dış mekan süs bitkilerinin ithalatı yasaklandı. Bu adım, özellikle Xylella fastidiosa bakteriyel hastalığı ve turunçgillerdeki "Yeşillenme" hastalığına karşı alınan önlemler çerçevesinde atıldı.   Tarım ve Orman Bakanlığı, Türkiye İhracatçılar Meclisi’ne gönderdiği yazıda, ithal edilecek bitkilerin, Bitki Karantinası Yönetmeliği’ne göre kontrol edilmesi gerektiğini belirtti. İran’da tespit edilen Xylella fastidiosa bakterisi ve turunçgillerdeki Yeşillenme hastalığı, bu kısıtlamaların gerekçesi olarak ifade edildi.   Yasakların bir parçası olarak, İran’dan Türkiye’ye badem, iç ve dış mekan süs bitkisi ithalatı durduruldu. Ayrıca, yakacak amaçlı badem kabuklarının ithalatı da yasaklandı.   TURUNÇGİL İTHALATI VE TRANSİT GEÇİŞİNE YASAK Diaphorina citri bakterisinin etkisiyle, İran’dan turunçgil meyveleri ve turunçgil yetiştiriciliğinde kullanılan materyallerin ithalatı durduruldu. Bu ürünlerin Türkiye toprakları üzerinden transit geçişi de yasaklandı.   ENGİNAR İTHALATINA YENİ DÜZENLEMELER Türkiye’ye yapılacak enginar ithalatında, ürünlerin taze soyulmuş iç tabla enginar şeklinde ve bozulmayı engellemek için salamura yapılarak, uygun koşullarda sevk edilmesi gerekiyor.   Diaphorina citri’ye karşı alınan önlemler kapsamında, İran’dan ithalatı yapılacak ürünlerde fümigasyon yapılması ve Bitki Sağlık Sertifikası’nda fümigasyon bilgileri bulunması gerektiği belirtildi.   TAŞIMA ARAÇLARINA SIKI KONTROL İran’dan yapılan ithalatlarda, taşıma araçlarının, konteynerlerin, ürün paketlerinin ve ambalajlarının dezenfekte edilmesi zorunlu hale getirildi. Dezenfeksiyon belgelerinin, İran’daki yetkili otoritelerce düzenlenen Bitki Sağlık Sertifikası ile birlikte ülkeye girişte sunulması isteniyor.   TURUNÇGİL YEŞİLLENME HASTALIĞI   Turunçgil yeşillenme hastalığı, turunçgil alanlarında veya ülkeler arası ticaretle taşınan vektör böceklerle yayılmaktadır. Bu hastalık, özellikle portakal, mandalin ve greyfurt gibi turunçgil türlerini etkiler.

30 yıl önce İran’dan getirdiği meyve ağaçlarından tonla ürün alıyor Haber

30 yıl önce İran’dan getirdiği meyve ağaçlarından tonla ürün alıyor

Hakkari’nin Yüksekova ilçesindeki çiftçiler tarafından 30 yıl önce İran’dan getirilen meyve ağaçlarından şu an ton ton ürün alınıyor. Yüksekova ilçesine 45 kilometre uzaklıktaki İran sınırında yer alan Esendere beldesindeki çiftçiler, her sene olduğu gibi bu sene de elma hasadına başladı. Geçen yıl yaklaşık 80 ton hasadın yapıldığı beldede, bu sene yaklaşık 100 ton ürün bekleniyor. Çiftçiler, bu sene 3 çeşitten oluşan Arjantin, Arap kızı ve Golden elma hasadından memnun kaldıklarını ve bereketli bir yıl geçirdiklerini belirtti. 120 dönümlük bahçede elmadan tutun erik, ayva, ceviz, kayısı, şeftali, armut ve üzüm elde ediliyor. Elma hasılatını yerinde inceleyen Yüksekova Ziraat Odası Başkanı Perviz Geçirgen, Esendere’nin her sene olduğu gibi bu sene de yine tadıyla ve görüntüsüyle elmalarının harika olduğunu söyledi. Yıllardır çiftçilikle uğraştığını belirten Hekim Fırtına ise “Benim bahçemde 3 kök meyve ağacı bulunuyor. Burada her sene 80 ve 100 ton elma çıkıyor. Hepsi organiktir. Her sene en iyi şekilde budamasını yapıyoruz. Ayrıca bahçıvan tutuyoruz. Şimdi de hasat zamanı. Eğer 15 gün içerisinde bu elmaları elimizde çıkartmasak hepsi zayi olacaktır. Malum herkeste soğuk depo yok. Tek tük var. Bizim buradaki esnaf kendi arasında anlaşıp gelip 5 TL’den bu elmaları alıyorlar. Bizden bu fiyata alıp piyasa da 30 ile 40 TL’ye kadar satıyorlar. Bizde bu duruma dur demek için yetkililerle görüştük. Yüksekova’ya bir pazar kurun en azından orada herkes meyvesini, sebzesini satsın. Sadece elmayla sınırlı değil, cevizden armuda kadar hasılat başladı. Burada çiftçinin, çalışanın çok emeği var, ondan sahip çıkılmasını istiyoruz. Bizim burada niye meyveler güzel oluyor, çünkü bizim İran’la aramızda 2 kilometre var. İran havasıyla aynı olduğu için her şey güzel yetişiyor. Türkiye’nin en iyi elmalarının burada olduğunu söyleyebiliriz” dedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.