TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Istanbul

AGRONEWS - Istanbul haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Istanbul haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

3. Bağcılar Kitap Fuarı Kapılarını Açtı Haber

3. Bağcılar Kitap Fuarı Kapılarını Açtı

Bağcılar Belediyesi tarafından 18-26 Ekim tarihleri arasında düzenlenen 3. Bağcılar Kitap Fuarı, kitapseverlere kapılarını açarak heyecan dolu bir etkinliğe ev sahipliği yapmaya başladı. Fuarın açılışında konuşan Bağcılar Belediye Başkanı Abdullah Özdemir, "Kitap fuarı festival havasında gerçekleşiyor. 8 konserimiz olacak. Vatandaşlarımıza birçok ikramımız olacak. Bağcılarımızın ve bölgenin kalbi 9 gün boyunca burada atacak. İlk yıl 350 bin ziyaretçimiz varken, geçen yıl bu sayı 550 bine yükseldi. Bu yıl çevredeki ilçelerle birlikte hedefimiz 750 binin üzerine çıkmak," ifadelerini kullandı. Açılış, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli İrade Meydanı'nda gerçekleştirildi. Bu anlamlı etkinliğe Bağcılar Belediye Başkanı Abdullah Özdemir'in yanı sıra Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Batuhan Mumcu, AK Parti Milletvekilleri Adem Yıldırım ve Rabia İlhan, Bağcılar Kaymakamı Abdullah Uçgun ve diğer yerel yöneticiler katıldı. Törenin ardından davetliler, Bağcılar Belediye Başkanı Özdemir'in ev sahipliğinde fuar alanını gezdiler. Fuar, 50 yayınevinin katılımıyla zengin bir içerik sunuyor. Kitaplar, polisiyeden tarihe kadar geniş bir yelpazede sergilenirken, 27 gazeteci ve yazar kitapseverlerle buluşma fırsatı bulacak. Fuar, sohbetler ve eğlenceli etkinliklerle dolu bir program sunarak, katılımcılara unutulmaz bir deneyim yaşatmayı amaçlıyor. Özel Aktiviteler ve Çocuklar İçin Eğlence Fuarın atmosferini daha da güzelleştirmek için özel bir plato oluşturuldu. Ziyaretçiler, açık alandaki kafede çaylarını yudumlarken, çocuklar da atölyelerde fiziksel ve zihinsel gelişimlerine katkı sunacak aktivitelerle eğlendi. Gençler ise Fuar Köşesi’nde hatıra fotoğrafları çektirme fırsatı buldular. Ayrıca, edebiyat dünyasında iz bırakan ünlü yazarların fotoğraflarının ve hayat hikayelerinin sergilendiği bir köşe de ziyaretçilerin ilgisini çekti. Bağcılar Belediyesi’ne bağlı Bilgi Evi öğrencileri ve Kadın ve Aile Kültür Sanat Merkezi kursiyerleri de kendi yaptıkları eserleri fuar alanında sergileyerek katılımcılara sunacaklar. Ünlü İsimler Fuarı Şenlendirecek Fuar, birçok ünlü ismin katılımıyla zenginleşiyor. AK Parti Manisa Milletvekili ve Grup Başkan Vekili Bahadır Yenişehirlioğlu, Mete Yarar, Nurullah Genç, Serdar Tuncer, Şermin Yaşar, Hayati İnanç gibi isimler fuarda yer alacak. Ayrıca, müzisyen Yücel Arzen de etkinlik kapsamında müzik dinletisi sunacak. Kitap Sevgisi ve Eğitim Vurgusu Açılışta söz alan Bağcılar Belediye Başkanı Abdullah Özdemir, “Coşkulu bir açılış gerçekleştirdik. Göreve geldikten sonra başlattığımız geleneğin bu yıl 3’üncüsünü yapıyoruz. 27 tarihçi yazar bizlerle birlikte olacak. Kitap fuarları, kitap sevgisini yaygınlaştırırken, kitabın sosyal hayat içindeki yerini genişletmeye gayret ediyoruz. Bağkartlı olan vatandaşlarımıza yayınevlerimiz yüzde 25 ekstra indirim yapacak. Hedefimiz, kitabın vatandaşlarımızın sosyal yaşamındaki katkısını daha fazla yaygınlaştırmak. Bu dönem için mottomuz; 'Bağcılar'da standartları yükseltme zamanı.' Mahallelerimizde kültür sanat etkinliklerini yaymaya devam ediyoruz," şeklinde konuştu. Ziyaretçi Görüşleri Fuara kitap almak için gelen Erkan Şemsi, “Ben Gaziosmanpaşa’dan geldim. Fuarın bu yıl 3’üncüsü düzenleniyormuş. Sosyal medyadan inceleyip araştırdıktan sonra geldim. Atmosfer güzel. Şu an tarihle ilgili kitap arıyorum. Yayınevlerinin çeşitliliği çok fazla. Çok beğendik,” dedi. Çocuklarıyla birlikte fuara gelen Tuğba Kaplan ise, “Oğullarım kitap okumayı çok seviyor. Geçen sene gelmiştik, bu seneyi de iple çekiyordu. Kitap okumayı çok sevdikleri için ben de teşvik ediyorum. Biz her gün 60 sayfalık bir kitap okuyoruz. Yarım saat kitap okuma saatimiz oluyor,” ifadelerini kullandı. Bağcılar Kitap Fuarı, 18-26 Ekim tarihleri arasında kitapseverleri ağırlamaya devam edecek.

Türk Tüketicilerinin Gıda Tercihleri ve Pazar Dinamikleri Haber

Türk Tüketicilerinin Gıda Tercihleri ve Pazar Dinamikleri

Freelance Group Kurucusu Hüseyin Başaran, Statista'nın gerçekleştirdiği araştırmanın verilerini kullanarak Türk tüketicilerinin gıda alışverişlerindeki önceliklerini inceledi. Başaran, araştırmaya göre Türk tüketicilerin yüzde 72'sinin gıda tercihlerinde tazeliği, yüzde 61'inin ise iyi tat ve lezzeti ön planda tuttuğunu belirtti. Yüksek kaliteyi de yüzde 56'sı önemli bir kriter olarak görüyor. Tüketici Eğilimleri Başaran, son yıllarda tüketicilerin yerli markalara ve yöresel ürünlere yönelim gösterdiğini vurguladı. "Lezzet ve kalite, tüketiciler için kritik öneme sahip. Ancak sağlık, yerellik ve deneyim gibi unsurlar da giderek daha fazla önem kazanıyor." dedi. İzmir'de sundukları yeni tatlar ve deneyimlerle bu eğilimlere yanıt verdiklerini açıkladı. İzmir'deki Projeler Freelance Group, İzmir'de 8 farklı markayla hizmet veriyor. Başaran, "İzmir, Bornova'nın ilk bubble tea mağazası olarak müşterilere taze ve farklı tatlar sunuyoruz." dedi. Bu projeler, diğer sektörlere de ilham vererek yeni yatırım alanları açmayı hedefliyor. Kendi Stratejileriyle İlerliyorlar Başaran, yeni markalar oluştururken danışmanlık almadıklarını, kendi stratejileriyle hareket ettiklerini belirtti. "İşin her aşamasında aktif olarak yer alıyoruz. Bir emlak projesinde lokasyon bulmadan iç mimarlık süreçlerine kadar her detayı kendim yürütüyorum." dedi. Ekonomik Koşullar ve Rekabet Başaran, şirketlerin küresel ekonomik şartlara göre sağlam adımlarla ilerlemesi gerektiğinin altını çizdi. "Enflasyona karşı dikkatli adımlar atmak önemli. Büyüme stratejilerimizi bu temeller üzerine inşa ediyoruz." ifadelerini kullandı. Ayrıca, sürekli Ar-Ge çalışmaları yaparak yeni işbirliklerine imza atmaya devam ettiklerini vurguladı. Freelance Group, disiplinler ve sektörler arası ilişkiyi harmanlayarak, markaların en iyi çözüm ortağı olmayı hedefliyor. Başaran, "Hikayemize yeni projeler eklemeye devam edeceğiz." dedi.

Gıda sektörünün geleceği masaya yatırıldı Haber

Gıda sektörünün geleceği masaya yatırıldı

Eylül sayısında gıda sektörünün nabzını tutan dergi, İstanbul Ticaret Borsası (İSTİB) ev sahipliğinde yeni sayısını sektör temsilcileriyle buluşturdu. Gıda Ürünleri ve Teknolojileri Fuarı-WorldFood İstanbul, TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde ziyaretçileri ile buluştu. Bu yıl 32’ncisi gerçekleşen fuarda, katılımcılar ve ziyaretçiler; piyasadaki yenilikleri ve ürünleri görme, uluslararası ve yerli firmalara erişim, tedarikçilerle ve üreticilerle ilişkileri geliştirme fırsatlarını yakaladı. Fuarda, Türkiye’de İş Dünyası dergisi de yerini aldı. Güvenilir Ürün Platformu desteğiyle Eylül sayısının lansmanını gerçekleştiren dergi, buluşmayı İstanbul Ticaret Borsası (İSTİB) ev sahipliğinde gerçekleştirdi. Buluşmaya; İstanbul Ticaret Borsası Başkanı Ali Kopuz, İstanbul Ticaret Borsası Meclis Başkanı Ahmet Bülent Kasap ve İstanbul Ticaret Borsası meclis üyeleri; Emin Demirci, Yunis Aksu, Zülküf Kopuz, Murat Kasap ve Enes Örer katılım gösterdi. “Gıdada gelişemeyen hayatta kalamaz” İhlas Medya Grubu bünyesinde yayınlanan aylık ekonomi dergisi Türkiye’de İş Dünyası’nın Eylül sayısının lansmanında konuşan iş insanları, gıda sektörüne yönelik olumlu mesajlar verdi. Türkiye’de İş Dünyası son sayında "Gıdada iyiyiz" başlığı ile çıkmıştı. Sektörün önde gelen isimleri de bu tespiti doğruladı. İstanbul Ticaret Borsası Başkanı Ali Kopuz, bu tespite ilişkin şu bilgileri paylaştı: “İstanbul Ticaret Borsası olarak bir süredir gıdanın önde gelen firmalarını bir araya getirerek, Türkiye’deki gıda üretim sorunlarını bir bir konuşmaya başladık. İki yıldır bu program devam ediyor. Bu programda da sektörün önde gelenleriyle bir arada olarak, devletin yaptığı ve yapacağı projelere de yön gösterici olarak çok güzel neticeler aldık. Gıdanın önde gelen isimleriyle yapılan projeler çok önemli. Gıda son derece önemli bir konu. Bugün dünyada savunma sanayi kadar önem taşıyor gıda. Gıda üretimini geliştiremeyen hiçbir ülke hayatta kalamaz. Onun için gıda olmazsa olmazımız. Türkiye’de de birkaç emtia hariç yeterli gıda üretimi yapılmakta.” “Gıdada iyiyiz” Çok uzun bir süreden beri İstanbul Ticaret Borsası’yla Borsa Meydanı isimli bir proje gerçekleştirdiklerinden bahseden Türkiye’de İş Dünyası Genel Yayın Yönetmeni Celal Toprak, “Bu toplantılar, gıdaya olan ilgimizi artırdı. Bu sebeple Türkiye’nin gıda konusunda çok önemli bir noktaya geleceğini dile getiren bir kapak yaptık ve ‘Gıdada İyiyiz’ dedik. Fuarda da herkese sorduk, gerçekten de gıdada iyi bir noktadayız” diye konuştu. “Dünya markası çıkarabilecek güçteyiz” Türkiye’de müthiş bir üretim gücü ve çok ciddi oranda sanayici olduğunu dile getiren Oğuz Gıda CEO’su Enes Örer, “Biz gıdada çok iyiyiz. Ancak şunu öğrenmemiz lazım; kendi kendimize yetecek bir toplum, üretim, şirket ve özellikle de yerli ve milli markalara şans verecek kitlelere sahip olmamız lazım ki önce kendi ülkemizde, bu topraklarda marka olacağız, daha sonra da tüm dünyaya bu markaları, bu fuarlar sayesinde taşıyacağız. Bu bir bayrak yarışı. O yüzden öncelikle tüketicilerimizin bu noktada ciddi bir bilinçle yerli ve milli Türk markalarını destekliyor olması lazım” diye konuştu. Türkiye’de içecek üretimi yaptıklarına ve yüzde 100 yerli ve milli ürünler ürettiklerine işaret eden Örer, “Özellikle pandemi döneminde gördük bunu, kapılar kapandığında içeride ne varsa onu yiyip içebildiğimiz için yerli üretimlerin çok ciddi bir şekilde desteklenmesi gerekiyor. Son dönemde de müthiş bir destek ve talep alıyoruz. Bunu artırabilirsek Türkiye’den çok fazla hem içecek hem gıdada dünya markası çıkarabilecek güçteyiz” dedi. “İhracat yasağı ürünleri tarlada bıraktı” Akhisar’ın polikültür üretimi olan ve zeytin, üzüm, domates, pamuk, mısır gibi tüm ürünlerin yetiştiği bir yer olduğunu ifade eden Akhisar Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Sami Karaoğlan, şu şekilde konuştu: “Geçmişte Yunanların dediği gibi dağlarından yağ akan, ovalarından bal akan bir yer Akhisar. Ama bu tarım politikaları ile çok iyi yere gitmiyoruz. Tüketicimiz bir taraftan pahalı ürün tüketiyor. Girdi maliyetleri son derece yüksek. Zaman zaman tarım ürünlerine gelen ihracat yasağı maalesef ürünlerin tarlada kalmasına sebep oluyor.” Türkiye’nin gıdadaki durumunu başarılı bulduğunu ve daha iyisi için özverili çalışılması gerektiğini dile getiren Seğmen Gıda Yönetim Kurulu Üyesi Serdar Özcanlı, yeni üretimine başladıkları meyve parçacıklı fındık kremasından söz ederek ürünün Türkiye’de bir ilk olduğunu ifade etti. Özcanlı, yurt dışındaki firmaların Türk fındığını alıp, fındık kreması üretimi yaptıklarını belirterek, “Biz de fındık kreması üretiminde çok iyi bir yerdeyiz. Bölgeye çok ciddi bir katkımız var” diye konuştu. “Türkiye’nin rolünün farkındayız” “Türkiye, ayçiçek yağı ihracatında birinci sırada” diyen Elita Gıda Genel Müdürü Mustafa Çoban, en önemli üretim kalemlerinin mısır yağı olduğunu söyledi. Türkiye’nin şu anda mısır yağında iddialı olduğunu ve geçen yıl Türkiye’nin, mısır yağı ihracatında birinci olduğuna vurgu yapan Çoban, “Türkiye’nin rolünün farkındayız. Dünyanın dört bir yanına tarım ürünleri ihraç etme konusunda misyonumuzun farkındayız” dedi. Sıfır katkı maddesiyle ürünler ürettiklerinden söz eden Yayla Bakliyat A.Ş. Marka İletişim ve Pazarlama Müdürü Nuray Erdoğan, "Türkiye ile birlikte 100 ülke ile dış ticaret ilişkisi olan bir gıda firmasıyız. Türkiye’de kalite standartlarını korumakla birlikte globalde de kalite standartlarını eşdeğer olarak görüyoruz. Tüketicilerin beklentilerine göre ürünler üretiyoruz” diye konuştu. Niğde’de kapalı alanda yeşil bina esasına uygun bir fabrika kurduklarını ve bu fabrikada bakliyat ile hazır yemeğin yanında 22 kategorinin içinde konumlandırıldığı entegre bir tesis kurduklarını ifade eden Erdoğan, “Bu tesisin ilk üretimlerini 2025 yılının ilk altı ayında aktif etmeyi planlıyoruz. Ketçap mayonezden, bitkisel ete, humusa, meze grubuna kadar hatta bebek mamasına kadar birçok kategoriyi Türkiye ve dünyanın tüketimine sunuyor olacağız” diyerek sözlerini noktaladı. “Daha alınacak yolumuz var” Türkiye’nin gıdada iyiye doğru gittiğini, gıda endüstrisinde çalışan ve bu işe yatırım yapan ciddi firmaların olduğunu belirten Başhan Agro Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Şemsettin Memiş, konuşmasına şu sözlerle devam etti: “Yabancılar da Türk gıdasına baktığında nereye geldiğini görüyor. Biz gıdada dünyada bu kadar çeşit, bu kadar altyapısı olan nadir ülkelerden biriyiz. Daha da ileriye doğru gideceğimizi düşünüyoruz. Hatta ihracatta da bunu görüyoruz. Özellikle biz hububat, bakliyatta olduğumuz için dünyadaki diğer alıcı firmalar, satıcı firmalar bu fuarda da hem mal satmak hem de mal almak istiyorlar. Türkiye transit bir ülke olduğu için transit ticaretimiz çok iyi. Mersin’de bunu yapıyoruz. Gıdada çok iyiyiz ama daha alınacak çok yol var.”

Gazipaşa’da ‘Caner’ cinsi narın hasadı başladı Haber

Gazipaşa’da ‘Caner’ cinsi narın hasadı başladı

Nar cinsi; üzeri dikensiz, ekşi ve çekirdeksiz olmasıyla alıcılar tarafından yoğun ilgi görüyor. Ilıman iklimi ve verimli topraklarıyla 12 ay üretimin devam ettiği Gazipaşa, Türkiye’nin sebze ve meyve ihtiyacını karşılayan üretim merkezlerinin başında geliyor. Örtü altı ve açıkta yapılan tarımsal üretimle her türlü sebze ve meyve ile tropikal meyvelerin yetiştiği Gazipaşa’da ‘Caner’ nar cinsi narın hasadına başlandı. Göçük Mahallesi’nde Ayhan Yılmaz’ın üretimini ve ticaretini yaptığı ‘Caner’ cinsi narın ilk hasadında 560 kilogram ürün elde edildi. Toplamda 25 kasa gelen narlar, İstanbul’a gönderildi. “560 kilo ile hasada başladık” Caner cinsi narın hasadına başlayan ve değerlendirmesini yapan Ayhan Yılmaz; “Üzeri dikensiz, ekşi ve çekirdeksiz nar cinsimiz olan ‘Caner’ nar cinsi narın hasadına başlamış bulunmaktayız. Hasat tam da beklediğim zamana denk geldi, gecikme veya erken hasat durumu yaşamadık. Cinsinin özelliği gereği diğer nar cinsine göre daha erken yetişen Caner nar üretimini severek yapıyorum ve bahçemde yetiştirdiğim çeşitli ürünler ile hobi olarak ürün yetiştirmeye devam ediyorum. Caner cinsi narın ilk hasadını İstanbul’a yaptık. İlk seferde 10 kasa olmak üzere toplam 160 kilogram, bir sonraki seferde ise 25 kasa olmak üzere toplam 400 kilogram yani 560 kilogram ile hasada başlamış olduk. Özellikleri gereği talebin yoğun olduğu nar Caner cinsi narımızın ilerleyen günlerde daha fazla hasadını yaparak vatandaşlarımızın taleplerini karşılayacağız” dedi. “İnsan sağlığına faydası çok” Caner cinsi narın faydalarına da değinen Yılmaz, “Topladığımız narları bizim sadece meyve olarak değil suyunu sıkarak içecek olarak da vatandaşlarımıza sunuyoruz. Tabi şu anlık sadece hasadını yapıyoruz daha yeni başladığımız için. Nar sıkma makinemde bizzat kendim sıktığım nar suyunu da herkese öneririm. Nar meyvesinin ve nar suyunun insan sağlığı için faydası oldukça fazla. Sağlık deposu olarak dillendirdiğimiz narın en önemli faydası kanser riskini düşürerek bağışıklık sistemini güçlendirmesidir. Kalp damar sağlığını destekleyen, sindirimi kolaylaştıran, ağız ve diş sağlığını koruyarak sağlığımızı güçlendiren narın herkes tarafından tüketilmesini öneririm. Üretimini yaptığım sürece vatandaşlarımıza sağlıklı ürünler sunmaya devam edeceğim. Hasadına önümüzdeki günlerde hızla devam edeceğimiz Caner cinsi nara talep çok, elimizden geldiğince talepleri karşılayacağız” ifadelerini kullandı.

Coğrafi işaretli ‘Bayramiç beyazı’nda bu yıl 20 bin ton ürün bekleniyor Haber

Coğrafi işaretli ‘Bayramiç beyazı’nda bu yıl 20 bin ton ürün bekleniyor

Hasadına başlanan, kendisine has aroması ve lezzetini Kaz Dağları’ndan alan Bayramiç beyazı, tüccarlar tarafından kalitesine göre üreticiden kilosu 15 ile 25 liradan alınıyor. Mitolojik adı ‘İda’ olan Kaz Dağları’nın kuzey yamaçlarındaki Bayramiç ilçesinde yetişen nektarin, Bayramiç Ziraat Odası’nın yaptığı başvuru ile ‘Bayramiç beyazı’ adıyla Coğrafi İşaret tescili aldı. Bayramiç beyazının 4 çeşit fidan tescili gerçekleştirildi. Bayramiç beyazı, Avrupa Birliği Coğrafi İşaret tesciline de kavuştu. Kaz Dağları’nın endemik meyvesi olan coğrafi işaretli ‘Bayramiç beyazı’, erkenci, orta ve geç olmak üzere 3 dönemde hasat ediliyor. Rengi, tadı, kokusu ve aroması ile dikkat çeken ürün, diğer nektarin çeşitlerine göre de daha uzun süre dayanıyor. İhraç edildiği gibi Türkiye’de İstanbul, İzmir ve Ankara gibi büyük kentlerdeki hallere gönderilen ürün tüketicilerin sofralarına ulaştırılıyor. AB Coğrafi İşaret tescilli 2 üründen biri olan Bayramiç beyazında hasat işlemleri başladı. Bayramiç beyazında sezonda 20 bin ton üretim bekleniyor. Hasadına başlanan kendisine has aroması ve lezzetini Kaz Dağları’ndan alan Bayramiç beyazı, tüccarlar tarafından kalitesine göre üreticiden kilosu 15 ile 25 liradan alınıyor. Üretici Mustafa Göker, "2005-2006 yıllarından bu yana bu ağaçlarımızdan mahsul alıyoruz. Verimimiz çok güzel ama fiyatlarımız biraz düşük olduğu için emeğimizin karşılığını ister istemez zor almaktayız. Fiyatlar 15 ile 20 lira arasında değişiyor. Üretici için biraz daha makul fiyatlar olması daha iyi olabilirdi. Bu yıl tarlarımızdan 15 ile 20 ton arasında ürün almayı bekliyoruz" dedi. Bayramiç Ziraat Odası Genel Sekreteri Gülçin Zeybekoğlu ise, "Bayramiç beyazı yöremize özgü olarak bilinen endemik meyve çeşitlerimizdendir. Kaz Dağları’nın eteklerinde yetişmesi meyvenin nefasetini de arttırmaktadır. Bu meyve ülkemizin çeşitli coğrafyalarında denenmesine rağmen Bayramiç yöresindeki tat ve aromaya ulaşılamamıştır. 2011 tarihinde Bayramiç beyazı coğrafi tescil işareti aldı. Aynı zamanda 2021 yılında ise Avrupa Birliği tarafından da tescil edilen 7’nci ürünümüz olmuştur. İlçemizde 6 bin 507 dekar alanda Bayramiç beyazı üretimi yapılmaktadır" diye konuştu.

Yüzde 100 yerli ayçiçek tohumu Türk tarımına kazandırıldı Haber

Yüzde 100 yerli ayçiçek tohumu Türk tarımına kazandırıldı

Yudum ve Tohum Derneği’nin 4 sene önce başlattığı proje kapsamında geliştirilen yüksek verime sahip, yüzde 100 yerli ayçiçek tohumu Türk tarımına sunuldu. Yudum ve Tohum Derneği’nin 4 sene önce başlattığı sosyal sorumluluk projesinde önemli bir başarı elde edildi. Milli olanaklarla geliştirilen, Türk topraklarında denemeleri gerçekleştirilen ve halihazırda ekilmekte olan ayçiçek tohumlarına göre daha verimli olduğu kanıtlanan YDM 2239 yerli ayçiçek tohumu Türk tarımının kullanımına sunuldu. 2021’de başlatılan Yerli Ayçiçeği Tohumu Geliştirme ve Çiftçi Destekleme Projesi’nde, kamu, sanayi ve sivil toplum iş birliği içinde çalışarak sektörde örnek teşkil edecek bir sonuca imza attı. Projeye, Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü başta olmak üzere ülke çapındaki farklı tarımsal araştırma enstitüleri teknik destek verdi. Yudum’un, Tohum Derneği iş birliğiyle 2021 yılında başlattığı Yerli Ayçiçeği Tohumu Geliştirme ve Çiftçi Destekleme Projesi’nde verimli ve ülke iklim şartlarına dayanıklı yerli ayçiçek tohumu YDM 2239 tescil ettirildi ve çiftçilerin kullanımına sunuldu. Yudum ve Tohum Derneği, 2021’de yüksek verimli yerli ayçiçeği tohumu geliştirmek ve çeşitliliği artırmak amacıyla yola çıktı. Yerli Ayçiçeği Tohumu Geliştirme ve Çiftçi Destekleme Projesi’nde her yıl Türkiye’nin önemli ayçiçek üretim merkezlerinde; sırasıyla Trakya, Konya, Adana ve bu yıl Eskişehir’de deneme ekimleri yapıldı. Projeye dahil olan önder çiftçilerin yer aldığı bir çiftçi ağı oluşturuldu; bu ağda yer alan çiftçilere tohum desteği yanı sıra yüz yüze eğitim ve teknik uygulama desteği de sağlandı. Yudum markasından ilham alınarak YDM 2239 ismi verilen tohumun Trakya, Konya ve Adana’daki deneme alanlarında ekimi yapıldı. Elde edilen bilgilere göre; hasat sonrasında yapılan analizlerde verimlilik ve yağ oranı açısından YDM 2239 en üst sırada yer aldı. Bu yeni tohumun hem sulanan alanlarda hem de kuru ekimde verimli olması en önemli özelliği olarak öne çıkıyor. Konya’daki denemelerde YDM 2239’un verimliliğinin dekarda 235 kilograma kadar çıktığı görüldü. Yağ oranında da yüzde 45’i yakalayan bir çeşit oldu. Projeye katkı veren kurumlardan elde edilen bilgilere göre; hastalık ve zararlılara karşı toleransının çok yüksek olması, YDM 2239’un bir başka özelliği. Bu sayede sene içerisinde gelişebilecek olağanüstü durumlara karşı daha dirençli ürün elde edilebileceği belirtiliyor. Bu tohumdan elde edilen ayçiçeği kafasının, diğer çeşitlere göre eğik olması güneş yanığı ve kuş zararına karşı önemli bir avantaj sağlıyor. YDM 2239’un, fiyat açısından da diğer çeşitlerden daha uygun olması itibarıyla çiftçiler tarafından tercih edileceği öngörülüyor. Houmer Balazadeh: "Daha iyi bir yarının keşfinin mümkün olabileceğine inanıyoruz" Yeni yerli tohum çeşidi YDM 2239’un tanıtım toplantısında konuşan Savola Gıda Türkiye Genel Müdürü Houmer Balazadeh, “Yudum olarak daha iyi bir yarının keşfinin mümkün olabileceğine inanıyoruz. Daha iyi bir yarın da ayçiçek tarımında kaynakların daha iyi kullanılarak verimliliğin artırılması demek. Bu anlayışla Yerli Ayçiçeği Tohumu Geliştirme ve Çiftçi Destekleme Projesi’ne başladık ve dört yıldır Türkiye’nin en önemli ayçiçek üretim merkezlerinde üretici çiftçilerle buluşuyoruz. Sektörümüzde bir ilk olarak kamu, sivil toplum ve özel sektör iş birliğiyle kıymetli bir projeyi hayata geçirdik; yeni yerli tohum çeşidi YDM 2239’un tescilini alarak Türk çiftçilerinin kullanımına sunduk. 2021’den beri projeye dahil olan önder çiftçiler ile toplam 23 çeşit tohum denemesi yaptık. Her hasat dönemi sonunda alınan mahsullere analiz yaptık. Analizler sonunda çimlenme, yağ oranı, dekar başına verim gibi parametreler açısından en verimli olan YDM 2239’un tescilini almanın gurur ve mutluluğunu yaşıyoruz. Ayrıca yerli tohumu çiftçinin gündemine getirmeyi de başardık. Bundan sonra yerli tohum çeşitlerimizin tanıtımına da devam edeceğiz. Hedefimiz verimliliği ve dolayısıyla da yerli üretimi artırmak” ifadelerini kullandı. Tanıtım toplantısında konuşan Tohum Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Musa Kaya da YDM 2239 çeşidinin yerli üretimin artışına destek olacağını vurguladı. Kaya, “Savola Gıda Türkiye ile yürüttüğümüz Yerli Ayçiçeği Tohumu Geliştirme ve Çiftçi Destekleme Projesi, Türkiye’deki ayçiçeği üreticilerine ve ülke tarımına önemli katkı sağlıyor. Projenin ilk yılında bir çiftçi ağı oluşturduk. Her yıl güçlenen çiftçi ağında şu anda toplam 1.000 çiftçi bulunuyor. Çiftçi ağına Trakyalı, Konyalı, Adanalı ve bu sene de Eskişehirli çiftçiler dahil oldu. Çiftçilere yüzyüze eğitim ve teknik uygulama ve yerli tohum desteği vermeye devam ediyoruz. Sektörün lideri Savola Gıda Türkiye ile yerli ayçiçeği üretimini artıracak bu projede iş birliği yapmaktan ve YDM 2239’u Türk tarımına kazandırmaktan dolayı mutluyuz” dedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.