TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Manavgat

AGRONEWS - Manavgat haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Manavgat haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Aracılara kızan üretici 2 bin adet Ejder meyvesini bedava dağıttı Haber

Aracılara kızan üretici 2 bin adet Ejder meyvesini bedava dağıttı

Ejder meyvesi üreticisi Kamil Arıkan “Pazarda tanesi 5 Euro’ya kadar satılırken, üreticiden kilosunu 40-50 liraya almaya çalışıyorlar. Bu fiyattan onlara vermektense bedava vatandaşa dağıtırım” dedi. Antalya’nın Manavgat ilçesinde Ejder Meyvesi yetiştiren üreticiler, toptancı ve aracıların verdikleri fiyat nedeniyle zor günler geçiriyor. Manavgat Gündoğdu Mahallesinde Ejder Üreticiliği yapan Kamil Arıkan isimli vatandaş, 2 bin adet Ejder Meyvesini vatandaşlara ücretsiz dağıttı. “Üretici kazanmazsa kimse kazanmasın” Ejder Meyvesinin gece-gündüz demeksizin emek istediğine dikkat çeken Kamil Arıkan, “Ben bu meyveleri geçen hafta topladım. Alıcı gelip benden 30 liraya almak istedi. Bir haftadır bekletiyorum. 30 liranın üzerinde fiyat vermediler. Ben de üretici kazanmayacaksa kimse kazanmasın diyerek bedavaya vatandaşlara dağıtma kararı aldım” dedi. Aracı ve toptancıların ejder meyvesini üreticiden 40-50 liraya aldığını, pazarda ve marketlerde en düşük 150-200 liraya satıldığını belirten Arıkan, “Vatandaşlarımıza helal olsun, afiyetle yesinler” dedi. Ejder üreticileri adına konuşan Yeniköy mahallesinden Ali Yılmaz, “Bugün burada üretici arkadaşlarımızla birlikte kanayan yaramızı sizlerle paylaşmak istiyoruz. Konuya bir örnekle başlamak istiyorum. Ülkemizde yakın zamana kadar araba üretilmediği için yabancıların ürettiği arabaları alıyorduk. Geçen yıldan itibaren kendi ürettiğimiz aracımızı kullanmaya başladık. Gurur duyduk, mutlu olduk. Birçok arkadaşımız kullandığı Avrupa arabaları satıp yerli araba aldı. Ejder Meyvesi dünyada sadece Uzak Doğu’da yetişiyor. Ülkemizde 5 yıldır örtü altında ejder meyvesi üretilmeye başladı. Şu an ülkemizde bin dönümüm üzerinde üretim yapılmaktadır. Ürününü ihracatı ve pazarlaması konusunda hiçbir destek görmüyoruz. Ürünümüzü bizden 50 liraya almak istiyorlar. 50 liraya alırken de yurtdışına aynı fiyata, 150 liraya alırken de aynı fiyata satıyorlar. Üretici arkadaşlarımız bu seraları yapabilmek için milyonlarca lira kredi borcunun altına girdiler. Gece gündüz demeksizin ürün alabilmek için emek harcıyor. Üreticimiz yetiştirdiği üründen elde ettiği gelirle kredisini karşılayamaz duruma geldi. Biz üretiyoruz, sadece satış ve pazarlama konusunda destek istiyoruz” dedi. Yapılan konuşmaların ardından, kamyonetle getirilen Ejder Meyvesi Cumhuriyet Meydanı’nda vatandaşlara ücretsiz dağıtıldı. 2 bin civarındaki Ejder meyvesi vatandaşların yanı sıra yoldan geçen turistlerin yoğun ilgisiyle kısa sürede tükendi.

Antalya’da üreticiye silajlık mısır tohumu desteği sürüyor Haber

Antalya’da üreticiye silajlık mısır tohumu desteği sürüyor

Büyükşehir Belediyesi, Elmalı ve Manavgat’ta üreticilere verimliliği yüksek silajlık mısır tohumu hibe etti. Antalya Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı, Elmalı ve Manavgat’ta hayvancılığın yoğun olarak yapıldığı ve yem tüketiminin fazla olduğu bölgelerdeki üreticilere, yem ihtiyaçlarını karşılamak üzere silajlık mısır tohumu desteği yaptı. Üreticiye teslim edilen tohumların ekildiği arazilerden elde edilecek silaj, hayvancılığa önemli ölçüde katkı sağlanmış olacak. Bin 700 kilogram silajlık mısır dağıtımı yapıldı Antalya Büyükşehir Belediyesi Ziraat Mühendisi Hatice Parlak, dağıtımı gerçekleştirilen tohumların Tarım Kredi Kooperatiflerinden tescilli, verimi son derece yüksek, kuraklığa dayanıklı silajlık bir çeşit olduğunu belirterek, "Dekarda ortalama sekiz-dokuz ton arasından bir verimliliği olan, hastalıklara dayanıklı tohumlar veriyoruz. Yaban domuzları bu tohum cinsine zarar vermemektedir. Elmalı’da 52 çiftçimize 900 dekar alana ekim yapabilecekleri bin 700 kilogram silajlık mısır tohumunun dağıtımını gerçekleştirdik. Manavgat’ta da 75 çiftçiye bin dekar alanda dikilmesi için 137 çuval tohum hibe ettik" dedi. "Hayvancılığın devamı için önemli" Manavgat’ın Çardak Mahalle Muhtarı Musa Poyraz da, "Arazilerimizin tekrar yeşermesi için tohum ihtiyacımız belediyemiz tarafından karşılanıyor. Hayvanlarımızın yem ihtiyacını üreterek sağlamaya çalışıyoruz. Üreticilerimizin devamlılığını sürdürebilmesi için bu tür destekler çok önemli" dedi.

“Manavgat, kırsal kalkınma desteklerinden faydalanmalıdır” Haber

“Manavgat, kırsal kalkınma desteklerinden faydalanmalıdır”

IPARD III. Kırsal Kalkınma Destekleri Bilgilendirme Çağrısı yapılıyor. Manavgat olarak bu destekleri değerlendirmeliyiz” dedi. Manavgat Ticaret ve Sanayi Odası (MATSO) ve Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) iş birliğinde düzenlenen “Tarım ve Balıkçılık Ürünlerinin İşlenmesi ve Pazarlanması ile İlgili Fiziki Varlıklara Yönelik Yatırımlar Desteği Bilgilendirme Toplantısı yoğun katılımla gerçekleştirildi. MATSO Başkanı Seydi Tahsin Güngör, Manavgat’ın geniş tarım alanlarının yanı sıra, ürün çeşitliliği bakımından oldukça zengin olduğunu belirterek, tarımsal üretimde yüksek potansiyele sahip olan kentin, ülkeye katma değer üretecek tarımsal yatırımlara açık bir bölge olduğunu söyledi. “TKDK’nın bölgemizde açılması için girişimlerde bulunduk” MATSO olarak 2023 yılı Ağustos ayında TKDK’nın Antalya’ya açılması için girişimde bulunduklarını hatırlatan Başkan Güngör, “Yazıda Antalya ve ilçelerinin de kırsal kalkınmada devlet desteklerinden faydalanabilmesi TKDK Antalya Ofisinin açılarak TKDK tarafından yatırım yeri kapsamına alınması için resmi talepte bulunmuştuk. Bu konuda yaptığımız çalışmaların ve taleplerimizin karşılığını Antalya’ya TKDK İrtibat Ofisinin açılmasıyla aldık. Manavgat’ın TKDK tarafından yatırım yeri kapsamına alınmasıyla, üretime kalite standartı katarak, potansiyel üreticilerimizi destekleyip, kentimizdeki tarımsal üretiminin artmasına, iç ve dış ticaretinin de gelişmesine katkı sağlayacaktır. Manavgat kırsal kalkınmadan hak ettiği payı almalı ve desteklenmelidir” dedi. “IPARD III. Kırsal Kalkınma Çağrısı destekleri bütçesi 785 milyon euro” TKDK Isparta İl Koordinatörü Prof. Dr. Süleyman Gülcü ise TKDK’nın 2012 yılında kurulmuş Tarım Bakanlığına bağlı, genç ve dinamik bir kurum olduğunu belirterek, “Daha önce ülkemizde IPARD I. ve IPARD II. adı altında, kurumumuz şimdiye kadar 42 ilde desteklemelerde bulunduk ancak geriye kalan 39 ilimiz bu desteklerden faydalanamıyordu. Maalesef Antalya da bu illerden biriydi fakat kurumuza gelen yoğun talepler üzerine Antalya ve ilçeleri de yatırım kapsamındaki iller arasında yerini aldı” dedi. TKDK tarafından 785 milyon euroluk bir bütçeyle beş yıl sürecek IPARD III. Projesi çağrısına başladıklarını ifade eden Gülcü, “Tarım ve Kırsal Kalkınmada Destekleme Projelerimizle yatırımcılarımıza yüzde 50’den yüzde 70’e varan hibe desteklerimizi bilgilendirmek için buradayız” diye konuştu. “Proje başvuru detaylarını anlattı” Bilgilendirme toplantısında TKDK Uzmanı Hasan Çoban tarafından desteklenecek alanların alt başlıkları detaylandırılarak devlet desteklerinden yararlanabilmek için belirlenmiş standartlar aktarıldı. Başvuru şartlarını sağlayan yatırımcıların başvuru için 9 Mayıs 2024 tarihine kadar TKDK Antalya İl İrtibat Ofislerine bizzat ziyaret etmeleri gerektiğini kaydeden Çoban, “TKDK desteklerinden faydalanabilmek için şartların sağlanması durumunda, kurumsal yatırımcılar yüzde 50’e, bireysel üreticiler ise yüzde 70’e kadar desteklerden faydalanabilecek” dedi. Kırsal Kalkınmada TKDK’nın destekleyebileceği konu başlıkları şu şekilde: Süt ve süt ürünlerinin işlenmesi ve pazarlanması, kırmızı et ve et ürünlerin işlenmesi ve pazarlanması, kanatlı et ve et ürünlerinin işlenmesi ve pazarlanması, su ürünlerinin işlenmesi ve pazarlanması, meyve ürünlerinin işlenmesi ve pazarlanması, yumurtanın işlenmesi ve pazarlanması (konaklama ve restoran vb.). Katılımcıların sorularının uzmanlar tarafından cevaplandırıldığı toplantı sonunda TKDK Isparta İl Koordinatörü Prof. Dr. Süleyman Gülcü, TKDK Uzmanları Hasan Çoban ve Cenk Korkmaz’a plaket takdim edildi. Bilgilendirme toplantısına; MATSO Yönetim Kurulu Başkanı Seydi Tahsin Güngör, TKDK Isparta İl Koordinatörü Prof. Dr. Süleyman Gülcü, Manavgat İlçe Tarım ve Orman Müdürü Hakan Kapaklı, Manavgat Süt Üreticileri Birliği Başkanı Bilal Ay, Manavgat Kasaplar Kooperatifi Başkanımız Hüseyin Ali Tunç, MATSO Başkan Yardımcısı Ali Özen, TKDK Uzmanları Hasan Çoban ve Cenk Korkmaz ile Oda üyeleri katıldı.

Başkan Güngör:“Tarımsal üretimde planlama verimliliği artıracaktır” Haber

Başkan Güngör:“Tarımsal üretimde planlama verimliliği artıracaktır”

MATSO Başkanı Seydi Tahsin Güngör, tarımsal ürün planlamasının gelecekteki gıda sorununa çözüm olacağını belirterek tarımsal üretimde planlamanın verimliliği de artıracağını söyledi. Manavgat Ticaret ve Sanayi Odası (MATSO) Başkanı Seydi Tahsin Güngör, tarımda ürün yığılmasının önüne geçilmesi için Tarımsal Üretimin Planlanması Hakkındaki Yönetmeliğin yürürlüğü girdiği söyledi. Planlamanın sınırlı kaynakların, belirli bir amaç doğrultusunda, hangi yönde ve nasıl kullanılacağını göstermek olduğunu söyleyen Başkan Güngör sözlerine şöyle devam etti; “Planlama verimliliği artırdığı gibi, kısıtlı olan üretim faktörlerinin ekonomik kullanımına da imkan sağlar. Tarımsal üretim, gerçekten de karmaşık ve çok iyi bir organizasyon içinde yürütülmesi gereken bir süreçtir. Bu yönüyle, planlama, işletmecilik problemlerinin çözümünde kullanılabilecek eşsiz bir anahtardır. Diğer bir ifadeyle tarım, planlama için çok iyi bir uygulama alanıdır. Planlama yaparak tarımsal üretim süreci ekonomik, teknik ve ekolojik şartlara uygun olacak şekilde optimizasyonu sağlanabilir. Arazi kullanım planlamasının temeli, arazi uygunluk değerlendirmeleri, arazi kullanımına yönelik seçeneklerin belirlenmesi ve en yüksek faydayı sağlayacak şekilde arazi kullanımlarının ve arazi kombinasyonlarının seçimidir. Arazi kullanım planlaması ile bir yandan sınırlı doğal kaynaklar durumundaki toprakların hatalı kullanımlarla kaybı önlenirken, diğer taraftan da araziden yararlanmak isteyenlere, doğaya ve doğal kaynaklara zarar vermeden, maksimum faydanın nasıl sağlanabileceğinin yolları gösterilmiş olmaktadır.’’ “Yürürlüğe giren yönetmeliğin uygulanması hakkında konuştu” MATSO Başkanı Seydi Tahsin Güngör, 14 Eylül’de Resmi Gazete’ de yayımlanan Tarımsal Üretimin Planlanması Hakkındaki Yönetmeliğin çıkması için MATSO olarak da geçmiş yıllarda girişimde bulunduklarını kaydetti. Başkan Güngör; fakat yürürlüğe giren bu yönetmeliğin uygulanması noktasında bazı sorunlarla karşılaşılmasının muhtemel olduğunu söyledi. Öncelikle yönetmelik gereği oluşturulacak Tarımsal Üretimin Planlanması Kurulunda sektörde faaliyet gösteren çiftçileri temsilen STK’ların bulunması gerektiğini ifade eden Başkan Güngör, “yürürlükteki yönetmeliğin önündeki en büyük engellerden birinin de ÇKS kayıtlarındaki yapısal sorunlar var, ÇKS kayıtlarının saha ile tam anlamıyla örtüştüğü taktirde planlamanın gerçek anlamda yapılabilecektir” diye konuştu. “Tarımsal ürün planlaması gelecekte olabilecek gıda sorununa çözüm olacak” Dünya nüfusunun artış ivmesinin yüksek olduğunu belirten Başkan Güngör, doğal kaynakların bilinçsiz kullanımı ve tarımsal üretimin plansız olmasından dolayı gelecekte gıda krizi ile karşı karşıya kalınmaması için gerekli önlemlerin planlı bir şekilde hayata geçirilmesi gerektiğinin altını çizdi. Güngör, “Kaynaklar sınırlı ve insanların arzu ve istekleri sınırsız ise mutlaka bir denge gözetilmeli ve sonraki nesiller için iyi planlamalar yapılmalıdır.’’ dedi. Başkan Güngör, “Sonuç olarak mevcut arazilerimizin en iyi şekilde değerlendirilmesi bizim en önemli amacımız olmalıdır. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi, milli ekonominin temeli tarımdır, tarımda kalkınmaya büyük önem vermeliyiz. Köylerimize kadar yayılacak programlı ve pratik çalışmalar yapmalı aynı zamanda çevreye karşı duyarlı kuşaklar yetiştirmeliyiz” dedi.

"Manavgat kırsal kalkınmadan hak ettiği payı almalıdır" Haber

"Manavgat kırsal kalkınmadan hak ettiği payı almalıdır"

Toplantıda konuşan MATSO Başkanı Seydi Tahsin Güngör, “Manavgat’ın kırsal kalkınmadan hak ettiği payı almalıdır” dedi. Manavgat Ticaret ve Sanayi Odası (MATSO), Antalya İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile MATSO Otogar Toplantı Salonu’nda “Kırsal Kalkınma Destekleri Kapsamında Tarıma Dayalı Yatırımların Desteklenmesi Programı Bilgilendirme Toplantısı” düzenlendi. Antalya İl Tarım ve Orman Müdürlüğü Kırsal Kalkınma Şube Müdürü İzzet Kaş’ın sunum yaptığı toplantı yoğun bir katılımla gerçekleşti. Toplantının açılışında konuşan MATSO Başkanı Seydi Tahsin Güngör, güzel bir etkinliğe MATSO olarak ev sahipliği yaptıkları için çok mutlu olduklarını belirterek üye ve üreticilerinin hibe ve desteklerden faydalanması için çaba gösterdiklerini söyledi. Türkiye nüfusunun 2050 yılında yaklaşık 100 milyona yaklaşacağını ifade eden Başkan Güngör, “Öncelikli hedefimiz kendi kendine yeten bir ülke olmaktır. Bu noktada en önemli araç tabii ki kırsal kalkınmadır” dedi. “Tarımda üretim planlaması yapmalıyız” Tarımda üretim planlamasının yapılması gerektiğini kaydeden Başkan Güngör, tüm üreticilerin bir anda aynı ürünlere yönelmesi ile yığılma olduğunu söyledi. Güngör, “Küresel sistemin, beklenmedik şoklar karşısında hem iktisadi hem de ticari olarak kilitlenmeye elverişli olduğunu Kovid-19 salgın döneminde hepimiz şahit olduk. Ülkemizde tarımsal kapasiteyi geliştirmek, üretim planlamasını doğru yapmak ve daha verimli üretim modelleri geliştirmek; gelecekte kendimize yeten bir ülke olmanın anahtarı olacaktır” diye konuştu. “Son 15 yılda verilen desteklere bakıldığında tarım çok önemli yerlere geldi” Kırsal kalkınmanın, sürdürülebilirlik ilkesi çerçevesinde farklı kurumsal aktörlerin iş birliğiyle oluşturulan bir süreç olduğunun altını çizen Başkan Güngör, “Her bölgenin iklim ve toprak yapısına uygun ve katma değeri yüksek üretimlerin planlamasını yapmak bize hem ihracat üstünlüğü sağlayacak hem de toprak ve zaman kaybını önleyecektir. Tarımın son 15 yılına bakıldığı zaman verilen desteklerle çok önemli yerlere geldiğini görmekteyiz” dedi. “Manavgat katma değer üretecek tarımsal yatırımlara açık bir bölgedir” Manavgat’ın geniş tarım alanlarının yanı sıra ürünlerin 12 ay yetiştirilebilmesi ve ürün çeşitliliği bakımından oldukça zengin olduğunu kaydeden Başkan Güngör, “Kentimiz, ülkemize katma değer üretecek tarımsal yatırımlara açık bir bölgedir. Umuyorum tarımla uğraşanların işlerini kolaylaştıracak bu yatırımlardan en iyi şekilde yararlanarak, Manavgat’ta tarımsal üretim ve ticaretini gelişmesine katkı sağlayacaklardır” diye konuştu. “Manavgat’ın kırsal kalkınmadan hak ettiği payı alması ve desteklenmesi gerekiyor” Manavgat tarımının kırsal kalkınmadan hak ettiği payı alması ve desteklenmesi gerektiğini kaydeden Başkan Güngör, "Kırsal Kalkınma Destekleri Kapsamında Tarıma Dayalı Yatırımların Desteklenmesi Programı, kaynaklarının etkin kullanımından, altyapının güçlendirilmesi ve yenilenebilir enerjiye kadar birçok projeyi desteklemektedir. Unutmayalım ki, kırsal kalkınma demek geleceğimiz demektir. MATSO olarak Tarım sektörünün daima yanındayız. Ekonomisi çeşitlenmiş, yaşam kalitesi yükselmiş; güçlü turizmi, güçlü tarımı, güçlü ticareti ve güçlü sanayisi olan güçlü bir ’Manavgat Ekonomisi’ için var gücümüzle çalışıyoruz” dedi. Daha Sonra Antalya İl Tarım ve Orman Müdürlüğü Kırsal Kalkınma Şube Müdürü İzzet Kaş, Kırsal Kalkınma Destekleri Kapsamında Tarıma Dayalı Yatırımların Desteklenmesi Programı’nı anlatan interaktif bir sunum yaptı. Sunum sonunda katılımcıların soruları yanıtlandı. Toplantıya MATSO Başkanı Seydi Tahsin Güngör, Meclis Başkanı Sedat Öz, Yönetim Kurulu Üyeleri, Manavgat Ziraat Odası Başkanı Rasim Metin, Manavgat Süt ve Süt Üreticileri Birliği Başkanı Bilal Ay, Manavgat İlçe Tarım ve Orman Müdürü Hakan Kapaklı, Akseki İlçe Tarım ve Orman Müdürü Hatice Aydın, üreticiler ve çiftçiler katıldı.

MATSO Başkanı Güngör: "Güçlü tarım, güçlü turizm, güçlü Manavgat" Haber

MATSO Başkanı Güngör: "Güçlü tarım, güçlü turizm, güçlü Manavgat"

MATSO ve SOMTAD iş birliği ile organize edilen Tropik Meyveler (Muz-Avokado) Arama Konferansı’nda konuşan MATSO Başkanı Seydi Tahsin Güngör, tarım ve turizmin kent ekonomisi içerisindeki önemine vurgu yaparak "Güçlü tarım, güçlü turizm, güçlü Manavgat" dedi. Manavgat Ticaret ve Sanayi Odası (MATSO) ve Soğutma Muhafaza Taşıma Bilimleri ve Sanayicileri Derneği (SOMTAD) iş birliği ile organize edilen Tropik Meyveler (Muz-Avokado) Arama Konferansı gerçekleştirildi. Yoğun bir katılımla MATSO Otogar Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen konferansa MATSO Meclis Başkanı Sedat Öz, Manavgat Tarım ve Orman Müdürü Hakan Aranmaz, Manavgat Ziraat Odası Başkanı Rasim Metin, Manavgat Bakkallar Odası Başkanı Abdullah Akça, Manavgat Halciler Dernek Başkanı Dursun Ataş, MATSO Yönetim Kurulu ve Meclis Üyeleri, Oda üyeleri ile üreticiler katıldı. "Tarımda katma değeri yüksek üretime geçilmiştir" Toplantıda konuşan MATSO Başkanı Seydi Tahsin Güngör, Manavgat Çayı’nın her iki yakasının da verimli topraklardan oluştuğunu belirterek son yıllarda katma değeri yüksek tropikal meyvelere yöneldiğini söyledi. Başkan Güngör, “Böylesine güzel bir etkinliğe MATSO olarak ev sahipliği yaptığımız için çok gururlu ve mutluyuz. Toros Dağları ile Akdeniz arasında Manavgat Çayı’nın her iki yakasında yer alan verimli topraklardan oluşan kentimiz, tarımsal faaliyetlerin gelişmesi bakımından oldukça elverişlidir. Özellikle çeşitlendirilmiş sebze ve meyvenin yetiştirildiği Manavgat’ta, son yıllarda katma değeri yüksek tropikal meyvelere yönelmiş bulunuyoruz. Ürün çeşitliliği bakımından zengin olan bölgemizde muz ve avokado çok önemli ekonomik girdi sağlayan ürünlerimiz arasındadır” dedi. "Manavgat’ta 45 çeşit tropikal meyve üretilmektedir" Güngör sözlerine şöyle devam etti: "Bölgemizde yetiştirilen tropikal meyvelerin en başat olanları muz ve avokadodur. Muz üretimimiz yıllık 20 bin dönüm örtü altında yaklaşık 150 bin tondur. Bu rakam Türkiye’de muzun yüzde 15’ine tekabül etmektedir. Aynı zamanda 6-7 bin dönüm arası avokado üretilen Manavgat’ta muzdan avokadoya, mangodan yaban mersinine, ejder meyvesinden pasifloraya kadar yaklaşık 45 çeşit tropikal meyve üretilmektedir. Kentimizde tropikal meyve üreticiliği ekonominin önemli dinamiklerinden birisi haline gelmiştir." MATSO’nun konferansında akademisyen yağmuru Konferansta Prof. Dr. Hamide Gübbük "Tropik (sıcak iklim) Meyvelerinin Dünya, Türkiye Üretim, Pazarlama ve Geleceği", Prof. Dr. Birol Saygı "Muz-Avokado ve Diğer Tropik Ürünlerin Sağlık ve Beslenmedeki Önemi", Ziraat Yüksek Mühendisi Süleyman Bayram "Tropik Meyvelerin Ekolojik İstekleri, Bahçe Tesisi ve Kültürel Önlemler", Dr. Işılay Yıldırım "Hasat ve Muhafaza / Sarartmadaki Uygulamalar, İhraç Eden Ülkelerdeki Teknolojiler", Ziraat Yüksek Mühendisi Bünyamin Kozak "Pazarlamadaki Sorunlar ve Tüketici Beklentileri", Makine Mühendisi Yeşim Onat ve iş insanı Arda Sökmen "Bahçeden Sofraya Ürün Değerlendirme Teknolojileri ve Güvenliği" konularında sunum yaparak bilgiler verdi. Konferansta sunumun ardından katılımcıların soruları da cevaplandırıldı.

Coğrafi işaretli "altın susam"da hasat zamanı, kilosu 80-85 TL Haber

Coğrafi işaretli "altın susam"da hasat zamanı, kilosu 80-85 TL

Başta yağ oranı olmak üzere birçok özelliğiyle en kaliteli susam olma özelliğine sahip Manavgat altın susamının kilosu 80-85 TL’den alıcı buluyor. Geçtiğimiz yıl 5 bin ton olarak gerçekleşen rekoltenin bu yıl ekim alanlarının azalması ve verimin düşmesi nedeniyle 3 bin ton olmasının beklendiği bildirildi. Manavgat’ta altın susam hasadının başlaması nedeniyle, Tarım İlçe Müdürlüğü bünyesinde Ziraat Mühendisi olarak görev yapan aynı zamanda Akdeniz Üniversitesinde doktora yapan Şule Han ve Yüksek Lisans öğrencisi Ülkü Kızılkaya’nın doktora ve lisans tezi olarak Manavgat altın susamının verimi ve besin değerinin artırılması konusunda çalışmalar yaptıkları susam tarlasında etkinlik düzenlendi. Etkinlik çerçevesinde susam gümüllerinin bulunduğu tarlada Bereket Mahallesi’nin kadın çiftçilerine ikramda bulunuldu. Manavgat İlçe Tarım ve Orman Müdürü Hakan Aranmaz, “Susam, Manavgatlı’nın duygusal olarak ektiği bir ürün. Sadece duygusal sebeplerle ekmek yeterli olmuyor aynı zamanda gelirde elde edilmeli. Susamda dekara 30 kilogram verim alınırsa ekmenin bir anlamı yok ama bunu 100-150 kilogramlara çıkartabilirsek herkes bunu daha bir içten yapacak. Amacımız bunu sağlamaktır” dedi. "2 yıllık bir çalışma süreciydi" Ziraat Mühendisi Şule Han ise Akdeniz Üniversitesi’nde doktora öğrencisi olduğunu belirterek, “Doktoramı özellikle susam üzerine yapmak istedim. Bu altın susam Manavgat’a ait yerel bir ürün. Yağ kalitesi açısından dünya çapında önemli bir bitki türü. Biz burada uyguladığımız gübrelerle susam bitkisinin içindeki verimi ve yağ oranını ve üstten uyguladığımız çinko ile de çinko biyofortikasyonunu yapmaya çalıştık. Çinko önemli bir besin elementi. Özellikle çocuklarda ve kadınlarda sağlık açısından önemli bir yere sahip. Biz de yetiştireceğimiz üründe çinko ve verim parametrelerini artırmaya çalıştık. 2 yıllık bir çalışma süreciydi. Buğday arkası ve bakla arkası denemelerimizi yaptık. Rotasyona koymamızın sebebi, bakladan sonra nasıl bir değer elde ediyor, buğdaydan sonra nasıl bir değer elde ediyor. Onu kıyaslamaya çalıştık. Önümüzdeki yıl haziran ayında çalışmamız yayınlanacak” diye konuştu. “Devlet susama taban fiyat ve destekleme koymalı” Doğançam Mahallesi’nde susam eken Mehmet Deniz isimli çiftçi, susamın atadan gelme bir gelenek olduğunu, kendilerinden sonra kimsenin susamla uğraşmayacağını belirterek, “Susam, bizim buğdaydan sonra ektiğimiz ikinci ürün. Birinci ürün olarak ekilmesi mümkün değil, maliyetleri çok yüksek. Susama taban fiyat verilmeli. Susama hiçbir destek verilmiyor. Çiftçiler bunu kendi gücüyle yapıyor. Hükümetin pamuk, mısır gibi mutlaka taban fiyatı vermesi gerekir. Dönüme verilen 50 lira ve 100 lirayla bu iş dönmez. Bu susam atadan gelme bir ürünümüz. Bu susamın tarihçesini de biliyoruz. Tarihte padişahlara bu bölgenin susamı gidermiş. Bizde atalarımızdan gördük bunu sürdürüyoruz ama bizden sonraki neslin atalarımız ekmiş bizde ekelim diyecek bir durumları yok” diye konuştu. Yağ oranıyla öne çıkıyor Manavgat’ta yetişen susamın Osmanlı döneminde saray mutfağında tercih edilen altın susamın 500 yıllık bir geçmişi bulunuyor. Manavgat altın susamı, aroması ve yağı ile diğer susamlardan öne çıkan özelliğe sahip. Diğer susamların yağ oranı yüzde 40 civarında iken Manavgat’ta yetişen susamın yağ oranının yüzde 60 seviyelerinde olduğu bilimsel analizlerle de kanıtlandı. Osmanlı döneminde saray mutfağında susamdan yapılan tatlı ve tahinin Manavgat’tan gittiğine dair bilgilerde akademik tez çalışmalarına konu oldu.

Antalya'da laboratuvar ortamında yerli fidanlar üretiliyor Haber

Antalya'da laboratuvar ortamında yerli fidanlar üretiliyor

Manavgat ilçesinde 2017'de örtü altı muz üretimine başlayan girişimci Şevki Öncel, yurt dışından getirttiği fidanlardan istediği verimi alamayınca 2 yıl önce 3 bin metrekarelik alana ANATOM'u kurdu. Steril kıyafetlerle girilen merkezin laboratuvarında bioteknoloji ve ziraat mühendislerinden oluşan 60 kişilik ekip, yaklaşık 70 çeşit fidanın anaçlarından aldıkları numunelerle mikroskop altında melezleme yapıyor. Kavanozlarda özel sıvı besinler içerisine büyümeye bırakılan bitki hücreleri gelişim evrelerine göre çeşitli odalarda bekletiliyor. Merkezde bademden şeftaliye, ahudududan yaban mersine, mangodan avokadoya kadar çok sayıda yerel ve tropikal meyvenin fidan üretimi yapılıyor. Laboratuvar ortamında büyüyen hastalıklara dayanıklı, iklim şartlarına uygun verimi yüksek fidan ve tohumlar üreticilere gönderiliyor. "Yanlış fidan ve sıkıntılı ürünlerden dolayı ciddi bedeller ödedik" ANATOM AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Şevki Öncel, AA muhabirine, ülke tarımına katkı sağlamak için 6 yıl kadar önce tarımsal üretime başladığını ve bu alanda birçok yatırım yaptığını söyledi. Ürün yelpazesini çeşitlendirmek için ülkede yetişmeyen fidan ve tohumların üretimini yaptıklarını belirten Öncel, "Akdeniz iklimine uygun tropikal meyve ve çeşitli tohumları getirttik ama bu süreçte yanlış fidan ve sıkıntılı ürünlerden dolayı ciddi bedeller ödedik. Bunun üzerine bu işin ehil ellerde olması gerektiğine karar verdik." dedi. Yaşanan sorunlardan dolayı tohumu kendilerinin üretmesi gerektiği düşüncesiyle ANATOM'u kurduklarını anlatan Öncel, sağlıklı, iklim şartlarına dayanıklı ve verimli tohumlar üretmeye başladıklarını vurguladı. "Mikroplardan arındırılmış, sağlıklı bitkiler üretiyoruz" Tohum laboratuvarı için 100 milyon liralık yatırım yaptıklarını dile getiren Öncel, sözlerine şöyle devam etti: "Yılda 4 milyon fidan üretimi yapabilecek bir laboratuvar merkezine sahibiz. Anaçlardan aldığımız numuneleri laboratuvar ortamında çoğaltarak, mikroplardan arındırılmış, sağlıklı bitkiler üretiyoruz. Aynı zamanda ülkemizde olmayan çeşitli fidanları laboratuvarda üreterek ismi ve tesciliyle beraber yerli ve milli yapıyoruz. Merkezimizde şu anda 60-70 çeşit fidan üretiyoruz ve Akdeniz iklimine uygun tropik meyvelere de geniş yer veriyoruz. Ülkemize bir faydamız olsun, üreticiler sağlıklı, virüsten arındırılmış, her türlü yaşam şartları test edilmiş fidanlarla bu işe başlasınlar, hayal kırıklıklarıyla sektörden uzaklaşmasınlar istiyoruz." Öncel, laboratuvarda üretilen fidan ve tohumların yüzde 60'ını iç pazara yüzde 40'ını ise dış pazara gönderdiklerini kaydetti. Türk cumhuriyetleri başta olmak üzere, İran ile Gürcistan'a fidan ve tohum satışı yaptıklarını aktaran Öncel, bunların dışında Fransa, İspanya ve Yunanistan gibi Avrupa ülkelerinden bazı tarım firmalarının kendileriyle ticaret yapmak istediğini ifade etti. "Bu tür tesisler ülkemizin geleceği için çok önemli" Siparişe özel ürünleri de laboratuvarda yetiştirdiklerini vurgulayan Öncel, tohumun fidan aşamasına gelmesi için 6-7 ay gerektiğini ancak hücreden çoğaltılan bitkinin 21 gün gibi kısa bir süreye ihtiyaç duyduğunun altını çizdi. Laboratuvardaki bir kavanozun içinde 20 bitki yer aldığını ve bunu 1000 bitkiye kadar çoğaltma imkanına sahip olduklarını ifade eden Öncel, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yıllarca yurt dışından aldığımız fidanlardan nedeniyle Türkiye'de olmayan zararlı böcek ve hastalıkların ülkemize geldiğini gördük. En azında biz şu anda kendi üretimimiz için bunu engellemiş olduk. İthalat için dışarıya paramız gitmiyor, bunun yanı sıra kendi çeşitlerimizi kendimiz geliştirebiliyoruz. Tohum ve fidanlar stratejik bir konu. O yüzden bu tür tesisler ülkemizin geleceği için çok önemli." Öncel, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığından AR-GE belgesini aldıktan sonra TÜBİTAK ile çalışmaya başlayacaklarını da sözlerine ekledi.

Ata tohumu desteği ile ekilemeyen alanlar tarıma kazandırılıyor Haber

Ata tohumu desteği ile ekilemeyen alanlar tarıma kazandırılıyor

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in yerelden kalkınma projeleri dâhilinde ekilemeyen alanların tarıma kazandırılması amacıyla Antalyalı çiftçilere 1000 dekar alanda 20 ton ata tohumu hibesi yapıldı. Büyükşehir Belediyesi, ata tohumu desteğinde bulunduğu çiftçilere gübre desteği de sağlayacak. Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin yerelden kalkınma projeleri çerçevesinde Antalya’nın birçok ilçesinde çiftçilere ata tohumu desteği sağlıyor. Büyükşehir Belediyesi, projeyle tarımda girdi maliyetlerinin artması sebebiyle ekilemeyen alanların tarıma kazandırılması ve ata tohumunun gelecek nesillere aktarılmasını niyetleniyor. Çiftçilere yapılan destekler sonrasında Antalya Büyükşehir Belediyesi ziraat mühendisleri tarafından ekimden hasada kadar geçen süreç yakından takip ediliyor. Hem tohum hem gübre desteği Antalya Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı Bitkisel Üretim ve Eğitim Şube Müdürlüğü’nde görevli Ziraat Mühendisi Hatice Parlak, milli değer olan ata tohumunun korunarak, yaygınlaştırılması amacıyla Antalyalı üreticiye toplam 20 ton ata tohumu hibe desteğinde bulunulduğunu açıkladı. Ziraat Mühendisi Hatice Parlak, “Ata tohumu olarak bölgeye özgü 7 çeşit tohum ayarlandı. Bin dekar alanda ata tohumu hibesi yaptık. Aynı zamanda gübre desteğimizde olacak. Elmalı, Korkuteli, Serik, Manavgat, Kumluca, Döşemealtı, Konyaaltı, İbradı yaylalarında ekimler yapıldı. Bize atalarımızdan gelen besin değeri yüksek, glüten oranı düşük, hibrit olmayan bugüne kadar bize gelen bu ata tohumu mirasını gelecek nesillere bozulmamış bir şekilde sürekliliğini sağlamak istiyoruz. Çiftçilerimiz bu projeden çok memnun. Bu tür desteklerin artmasını talep ediyor” dedi. Boş tarlalar üretime kazandırıldı   Elmalı Kızılca Mahalle Muhtarı Kaan Koçoğlu, Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin ata tohumu desteğinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Girdi maliyetleri sebebiyle ekemeyecek durumda olan vatandaşları tespit edilerek, yapılan Ata tohumu desteği ile tarlalarını ekmelerini sağladık. Ata tohumuna sahip çıkalım. Yapılan bu destekle tarlalarımız boş kalmadı” diye konuştu. Üreticiler çok memnun Elmalı Kızılca Mahallesi sakinlerinden Mustafa Uysal da Muhittin Başkan’a teşekkür ederek, “Bize yapmış olduğu destekle tarlamızı ekme fırsatı bulduk. Girdi maliyetlerinden dolayı çiftimiz zor durumdaydı. Gübre alamıyorduk. Büyükşehir Belediyemiz her türlü desteği sağlıyor. Teşekkür ederiz” dedi. Kaynak: İhlas Haber Ajansı

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.