TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Nazif Alp

AGRONEWS - Nazif Alp haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Nazif Alp haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Climate Change Induced Crisis in Western Mediterranean Agriculture Haber

Climate Change Induced Crisis in Western Mediterranean Agriculture

The agricultural sector, dealing with the impacts of climate change, is making production preparations under tough conditions. Farmers are trying to adapt to rapidly changing climate conditions as they plant new seeds, prepare their greenhouses, and get ready for winter. According to the drought map published by the General Directorate of Meteorology for the 2024 agricultural season, the western coast of Antalya, along with Muğla, Denizli, and Afyon, are marked as "extremely dry" areas. Isparta, Burdur, and central Antalya fall under "moderate and slightly dry" regions. The Ministry of Agriculture and Forestry has accelerated efforts in water efficiency and flood management in the Western Mediterranean. Nazif Alp, President of the Antalya Chamber of Agriculture, noted a 40% decrease in rainfall in agricultural basins in the Mediterranean region compared to last year, stressing that this has severely impacted agricultural production. YIELDS FALLING, FARMERS STRUGGLING Alp pointed out that significant losses have occurred in agricultural production in 2024 due to drought, with the effects of climate change felt more intensely each year. Yield losses during harvest season can lead farmers to struggle financially, even causing some to stop planting. Alp emphasized, "Now is the time for planting in agricultural areas. Greenhouses are being prepared, and summer conditions are being managed. Support for farmers to carry out planting, irrigation, and spraying is essential. If farmers don’t plant, life stops." WINTER PLANTING DELAYED Due to drought, many producers in and around Antalya had to delay winter planting. Alp explained, "Producers are trying to operate under long dry spells and intense rains. Being in the Mediterranean basin, our country is among those most affected by climate change. Our farmers are finding it challenging to adapt to these changes and variations." He added that because rainfall doesn’t occur in expected seasons but instead exceeds norms in other seasons, farmers struggle to protect their crops. AUTUMN RAINS INSUFFICIENT Alp stated that autumn rains have decreased significantly in recent years, and temperatures have been above normal. Since 2019, rainfall in September, October, and November has been below expected levels, causing the soil to dry faster. This trend continued into 2024, with Alp noting, "We no longer see autumn rains as we used to." DROUGHT-RESISTANT SEEDS ARE ESSENTIAL Alp stressed that farmers need to shift to more productive seed varieties to cope with climate change, saying, "Drought-resistant seed varieties should be developed. Pressurized irrigation systems should be expanded, and irrigation costs should be reduced. New loans for farmers should be interest-free." He added that Antalya is a vital region where agricultural production occurs year-round, playing a significant role in meeting the country’s food needs.

İklim Değişikliği Batı Akdeniz Tarımında Kriz Yaratıyor Haber

İklim Değişikliği Batı Akdeniz Tarımında Kriz Yaratıyor

İklim değişikliğinin etkileriyle yüzleşen tarım sektörü, üretim hazırlıklarını zorlu koşullarda yapıyor. Çiftçiler, toprağa yeni tohumlar ekerken, seralarını düzenlerken ve kışa hazırlık yaparken, hızla değişen iklim şartlarıyla başa çıkmaya çalışıyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nün 2024 tarım sezonu için yayımladığı kuraklık haritasında, Antalya'nın batı kıyısı, Muğla, Denizli ve Afyon’un "çok aşırı kurak" bölgeler olarak işaretlendiği görülüyor. Isparta, Burdur ve Antalya'nın merkezi ise "orta ve hafif kurak" alanlar arasında yer alıyor. Tarım ve Orman Bakanlığı, Batı Akdeniz’de su verimliliği ve taşkın yönetimi konusunda çalışmalarını bu doğrultuda hızlandırdı. Akdeniz bölgesindeki tarım havzalarındaki yağışlarda, geçen seneye kıyasla %40 oranında bir azalma yaşandığını belirten Antalya Ziraat Odası Başkanı Nazif Alp, bu durumun ciddi şekilde tarımsal üretimi etkilediğini vurguladı. REKOLTE DÜŞÜYOR, ÇİFTÇİ ZORLANIYOR   Kuraklık nedeniyle 2024 yılı tarım üretiminde ciddi kayıplar yaşandığını belirten Alp, iklim değişikliğinin etkilerinin her yıl biraz daha fazla hissedildiğini ifade etti. Hasat dönemindeki rekolte kayıpları, çiftçilerin geçim sıkıntısı yaşamalarına ve ekim yapmayı bırakmalarına yol açabiliyor. Alp, "Şimdi tarım alanlarında ekimin tam zamanı. Bir yandan seralar hazırlanıyor bir yandan da yaz koşullarına geçiliyor. Çiftçiye fide ekimi, sulama, ilaçlama gibi rutinleri yerine getirebilmesi için destek çok önemli. Çiftçi ekmezse hayat durur" dedi. KIŞLIK EKİMLERİ YAPILAMADI   Antalya ve çevresindeki tarımda kuraklık nedeniyle pek çok üretici kışlık ekimlerini ertelemek zorunda kaldı. Alp, "Üretici uzun süren yağışsız dönemler ve aşırı yağışların kıskacında üretim yapmaya çalışıyor. Ülkemiz Akdeniz çanağında yer alması itibarıyla iklim değişikliğinden en çok zarar görecek ülkelerin başında geliyor. Çiftçilerimiz de bu değişim ve farklılıklara uyum sağlamakta zorluk çekiyor" dedi. Nazif Alp, yağışların beklenen mevsimlerde gerçekleşmeyip diğer mevsimlerde normallerin üzerinde olması nedeniyle çiftçinin ürününü korumakta zorlandığını ekledi. SONBAHAR YAĞIŞLARI YETERSİZ   Alp, son yıllarda sonbahar yağışlarının belirgin şekilde azaldığını ve sıcaklıkların normalin üzerinde seyrettiğini söyledi. 2019 yılından bu yana eylül, ekim ve kasım aylarında yağışlar beklenenin altında kalırken, toprak daha hızlı kuruyor. 2024 yılı itibarıyla bu durumun değişmediğini belirten Alp, "Sonbahar aylarında gerçekleşen yağışları artık eskisi kadar göremiyoruz" dedi. KURAKLIĞA DAYANIKLI TOHUMLAR ÖNEMLİ   Çiftçinin, iklim değişikliğinin etkisiyle daha verimli tohum çeşitlerine yönelmesi gerektiğini vurgulayan Alp, "Kuraklığa dayanıklı tohum çeşitleri geliştirilmeli. Basınçlı sulama imkanlarının artırılması sağlanmalı ve sulama maliyetleri düşürülmeli. Çiftçiye verilecek yeni krediler faizsiz olmalı" ifadelerini kullandı. Antalya'nın, 12 ay boyunca tarımsal üretim yapılan önemli bir bölge olduğunu ve ülkenin gıda ihtiyacını karşılamada büyük rol oynadığını sözlerine ekledi.

Aronya Hasadı Başladı Haber

Aronya Hasadı Başladı

Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin teşvik ve destekleriyle üreticilere alternatif ürün olarak sunulan aronya meyvesinin hasadı düzenlenen hasat şenliği ile başladı. Bahçesinde kilosu 300 TL’den satılan meyvenin bu yılki verimliliği üreticinin yüzünü güldürdü. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in yerelden kalkınma hamlesiyle başlattığı tarımsal destek projeleri üreticilerin yüzünü güldürüyor. Ekonomik değeri yüksek tıbbi ve aromatik bitki üretimine teşvik etmek amacıyla üreticilerle buluşturulan aronyanın bu yılki ilk hasadı Konyaaltı Doyran Mahallesi’nde düzenlenen hasat şenliği ile yapıldı. Doyran’da iki yıl önce fidan desteği yapılan çiftçilerin aronya bahçelerinde gerçekleşen hasat şenliğine Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanı Seda Özel, Antalya Ziraat Odası Başkanı Nazif Alp, muhtarlar ve üreticiler katıldı. ANTİOKSİDAN DEPOSU Büyükşehir Belediyesi tarafından Antalya’da iklim şartları uygun olan bölgelerde çiftçilere hibe edilen aronya fideleri ekonomik değeri nedeniyle üreticilerin en çok talepte bulunduğu ürünler arasında yer almaya başladı. Giderek yaygınlaştırılması hedeflenen aronya yüksek antioksidan içermesi, vitamin, mineral ve lif bakımından son derece zengin olmasından dolayı ‘süper meyve’ olarak adlandırılıyor. Aronya ayrıca meyve suyu sanayisinde, ilaç sanayisinde, baharat sanayisinde, kuru yaprağı ve kuru meyvesi çay olarak ve diyet menülerinde kullanılıyor. ÜRETİCİ DALINDA SATTI Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanı Seda Özel aronya meyvesinin bu yılki veriminin mutluluk verici olduğu belirterek, “Bu bölgede yaklaşık üç yıldır aronya yetiştiriciliği üzerine çalışma yapıyoruz. Bölgede verimlilik anlamında son derece olumlu sonuçlar elde ettik. Buradaki bahçemiz üç yaşındaki fidanlarımızdan oluşuyor. Bugün önemli bir hasat gerçekleştirdik. Aronyanın burada dalında satılmış olması bizleri son derece mutlu ediyor. Üreticimizin burada pazar kaygısı olmadan ürününü yetiştirdi ve hasat sonrası satışını yapacak” dedi. AHUDUDU VE BÖGÜRTLEN DE UYUM SAĞLADI Doyran’da çiftçilere ayrıca ahududu ve böğürtlen fidanları da hibe ettiklerini anlatan Özel, “Onlarında uyumu çok başarılı oldu. Bu ürünlere bölgeden çok ciddi talep var. Önümüzdeki yıllarda özellikle Konyaaltı’mızın 1000-1200 rakımlı mahallelerinde bu ürünlerin yetiştiriciliğinin arttırılması için ciddi çalışmalar yapmayı planlıyoruz. Üreticilerimiz de bu konuda çok heyecanlı ve hevesli. Muhittin Böcek Başkanımızın önderliğinde çiftçilerimize hibe ve desteklerimiz artarak devam edecek” dedi. SAYGI DUYULACAK BİR HİZMET Antalya tarımının alternatif ürünlerle gelişmeye devam ettiğine dikkat çeken Antalya Ziraat Odası Başkanı Nazif Alp ise şunları söyledi: “Büyükşehir Belediyesi’nin kırsal alanda bu türlü değerli bitkilerin yetiştirilmesine öncülük etmesi son derece önemli bir girişim. Arazi sahibiyle görüştük bir kökten sekiz kilo kadar ürün elde edeceğini söyledi. Bu bölgedeki seralara artık alternatif olmuş bir üründen bahsediyoruz. Bu ürünün önemli bir ekonomik değeri var bir birliğin, kooperatifin kurulmasıyla daha çok gelir elde edilip yaygınlaşacağını düşünüyorum. Büyükşehir Belediyemiz Antalya’nın 19 ilçesinde coğrafi ve iklim şartlarına uygun ürünlerin fidan desteğini sürdürüyor, tarıma saymakla bitmeyecek büyük katkılar sunmaya devam ediyor. Bir yörük çocuğu olarak yörük başkanımız, Büyükşehir Belediye Başkanımız Muhittin Böcek Başkanımıza ve ekibine böylesine önemli bir desteğe yönlendirmeye vesile olduğu için tüm çiftçilerimiz adına Antalya’mız adına çok teşekkür ediyorum.” TALEP GİDEREK ARTIYOR Doyran Mahalle Muhtarı Mehmet Akkaya, “Eskiden bu bölgelerimizde arpa, buğday gibi ürünler yetiştirilirdi. Büyükşehir Belediyemizin öncülüğüyle yaylamızda bu ürünle tanıştık. Ekimini yaptık verimli bir yıl geçirdik. Çok zahmeti olmayan ekonomik getirisi vatandaşlarımızı memnun eden bir ürün. Fidan talepleri mahallemizde giderek artıyor” diye konuştu. VERİMLİ BİR YIL OLDU Aronyanın bu yılki veriminden memnun kaldıklarını belirten Doyranlı üretici Adem Yavuz ise “ Büyükşehir Belediyemizin teşvikiyle aronya fidanı dikmiştik. Ziraat mühendisleriyle takibini yaptık. Bu yıl güzel bir hasat yapıyoruz ağaçlarımız son derece verimli. Ekonomimize güzel katkılar sunacak. Büyükşehir Belediye Başkanımıza verdiği desteklerden dolayı, çiftçinin üreticinin yanında olduğu için teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.

Kurbanlıklar ATB’de konuşuldu Haber

Kurbanlıklar ATB’de konuşuldu

Ticaret Borsası, Kurban Bayramı öncesinde hayvancılık ve kırmızı et ticaretinde yaşanan sorunlar ve çözüm önerilerinin konuşulduğu sektörel analiz toplantısı düzenledi. Antalya Ticaret Borsası Başkan Vekili Halil Bülbül başkanlığında yapılan toplantıya, Türkiye Kasaplar Federasyonu Başkanı Osman Yardımcı, Ziraat Odası Başkanı Nazif Alp, Kumluca Ticaret Borsası Başkan Yardımcısı Sedat Özdilek, Antalya Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Zeliha Öztürk, Tarım Orman İl Müdürlüğü Hayvan Sağlığı Şube Başkanı Özlem Çağırıcı Armut, ATB 5. Meslek Komitesi Başkanı Ufuk İngeç, komite üyeleri ile sektör paydaşları katıldı. ATB Başkan Vekili Halil Bülbül, Borsa olarak her yıl Kurban Bayramı öncesinde sektörel analiz toplantısı düzenleyerek hayvancılık sektöründe yaşanan gelişmeleri ve önemli konuları değerlendirdiklerini belirtti. Antalya’da kurbanlık sıkıntısı yok Bülbül, “Antalya Ticaret Borsası olarak, tarım ve hayvancılık sektöründeki gelişmeleri meslek komitelerimizden takip eden ve sektörümüzün ihtiyaçlarını göz önünde bulunduran bir yaklaşımla hareket ediyoruz. Burada konuşulan konuları, sorun ve talepleri ilgili kurumlarla paylaşacağız” dedi. Tarım Orman İl Müdürlüğü Hayvan Sağlığı Şube Başkanı Özlem Çağırıcı Armut ise Antalya’da hayvan varlığında sıkıntı olmadığını bildirirken, kurbanlık hayvan arzında da sıkıntı yaşanmayacağını söyledi. Armut, Antalya’da Kurban Bayramı’nda 190 bin küçükbaş, 15 bin büyükbaş hayvan kesilmesinin öngörüldüğünü belirterek 65 kurban satış yerinin belirlendiğini, kesim yerleriyle ilgili kontrollerin devam ettiğini kaydetti. “Türkiye’de fiyatı en az artan ürün ettir" Hayvan varlığının her geçen yıl azaldığının altını çizen Türkiye Kasaplar Federasyonu Başkanı Osman Yardımcı, “İthal etin geldiği bir dönemde hayvanını satan yetiştirici bir daha yerine hayvan koymaz. Biz önce neyi üreteceğiz, besicilere nasıl destek olacağız, buna bakmamız lazım. Şu an dışarıdan hayvan almak, beslemekten kârlı" dedi. Türkiye’de devletin getirdiği fiyattan aşağı et getirenler olduğunu savunan ve bu kişileri "et baronları" olarak tanımlayan Türkiye Kasaplar Federasyonu Başkanı Osman Yardımcı, "Bugün etin fiyatını indiriyor, yarın artırıyor. Binlerce hayvan aldılar" diye konuştu. Besiciye destek olunmasını isteyen Yardımcı, "Besicilik yok oluyor, besicilik biterse dışarıya mahkum oluruz, 1 liralık hayvanı 5 liraya alırız” ifadelerini kullandı. Etin fiyatının yüksek olmadığını kaydeden Yardımcı, “Türkiye’de fiyatı en az artan ürün ettir. Temel gıda maddelerine yüzde 300 zam gelirken ete yüzde 100 zam gelmiş” dedi. "Geçen yıl kurban kesenlerin üçte biri bu yıl kesmez" Ziraat Odası Başkanı Nazif Alp, geçen yıl kurban kesinlerin yüzde 30’unun bu yıl kurban kesemeyeceğini söyledi. Alp, "Kurbanlık sıkıntısı olmaz çünkü kesim azalacak" dedi. Alp, özellikle hayvancılıkta aile işletmeciliğinin önemini vurgularken, "Aile işletmeciliğini bırakırsak hayvancılık sürdürülemez. Su bulanık. Bulanık suda balık avlıyoruz. Tarımda da hayvancılıkta da kendi başımıza bırakılmışız" diye konuştu. Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Zeliha Öztürk, bu yıl kurbanlık hayvan varlığının yeterli olduğunu söylerken, "Ancak gelecek yıl aynı kişilerin aynı kurban sayısıyla sistemde olup olmayacağı konusunda kaygılarımız var" dedi. "Hayvancılık politikamızda yerli hayvan şart" İklim krizini küçükbaşın otladığı yaylada da hissettiklerini kaydeden Öztürk, "800 yaylamız var, 400’üne çıkıldı. Yaylaya çıkan arkadaşlarımız kar çukurlarını kontrol ediyor. Eskiden kar çukurları dolu olurdu, bu yıl bırakın dolu olmayı esamesi bile okunmuyor. İklim krizini biz yerli hayvan dışında herhangi bir başka hayvanla atlatamayız. Hayvancılık politikamızda yerli hayvan varlığımız küçükbaş mutlaka olmalı. Ayrıca, su fakiri bir ülkeyiz, büyükbaşın tükettiği yemi sulayacak suya sahip değiliz. Küçükbaşın temelinde ise aile işletmeleri var, her ikisi de yok oluyor. Bizde oğlan yaymaz, gelin sağmazsa koyun oyundur denir. Şimdi oğlan yaymıyor, gelin de sağmıyor" diye konuştu. "Şehre giden bir daha dönmedi" Kumluca Ticaret Borsası Başkan Yardımcısı Sedat Özdilek, Batı Akdeniz’de geçmiş yıllarda sayı olarak çok olan küçükbaş hayvan varlığının gün geçtikçe azaldığını söylerken, "Önce ormanlık alanları yasakladılar. Hayvanını satan şehri gitti, şehre gelen bir daha dönmedi. Hayvancılık böyle böyle bitiyor" dedi. Toplantıya katılan kurum temsilcileri, başta yem olmak üzere yüksek girdi maliyetlerinden yakınırken, desteklerin yetersiz olduğunu ve sektör dışından kişilere verilen desteklerin amacına ulaşmadığını kaydetti. Katılımcılar, kuraklığa dayanıklı bitkisel üretime yönelerek yem açığının kapatılabileceğini söyledi.

President Böcek: Haber

President Böcek: "We have become a model for local development"

The "Antalya Cooperatives Meeting," organized by the Antalya Metropolitan Municipality Department of Agricultural Services, was held at the ASAT Meeting Hall. Speaking at the event, Mayor Muhittin Böcek emphasized that Antalya is an important city for agriculture and tourism sectors in Turkey, and stated that they have been working with the stakeholders of the industry to address the necessary agricultural initiatives as the Metropolitan Municipality. Mayor Böcek highlighted the significant steps taken to promote cooperatives, stating, "We have increased the number of cooperatives we support in Antalya to 53. We cover 80% of the energy costs of cooperatives. We allocated a budget of 80 million TL to support cooperatives this year. We have emphasized the importance of closed-loop irrigation systems, and we have established 20 closed-loop irrigation systems in 11 districts, with plans to open the 21st soon. We will use treated wastewater for agriculture in Beyiçsusuz Mahallesi of Korkuteli." "We are number one in Turkey" Mayor Muhittin Böcek stated that they rank first in Turkey with their local development model implemented by the Antalya Metropolitan Municipality, saying, "We support the agricultural sector in various aspects such as seedlings, seeds, water, electricity, seedlings, and fertilizers. Konya is larger than the Netherlands in terms of area. However, in agriculture, the Netherlands is far ahead of us. The Dutch government ranks first in supporting the agricultural sector. When our farmers did not receive support from the state, we took on the responsibility as the Metropolitan Municipality. We supported our farmers in the field. Now they say Antalya will experience its golden age. Will it be a golden age or an age of speculation?" "I do not consider political views in service" Highlighting that 50% of Turkey's greenhouse production is carried out in Antalya, Mayor Muhittin Böcek stressed the importance of being non-partisan in fertile lands, stating, "Politics are made during elections. However, we have seen that even in this period, politics is being done in agriculture. We must act impartially on fertile lands. Everyone has a political view. I have never considered political views while serving our people. In Antalya, Halk Ekmek (People's Bread) was privatized. We rebuilt Halk Ekmek Factory and sell bread to our people for 4.5 TL. We turned 5 tons of water into the price of a loaf of bread. Bread now costs 10 TL. We provided 50 tons of water for our breeders at the same price." "Antalya has become a model" Agricultural writer Ali Ekber Yıldırım noted that in previous periods, İzmir Metropolitan Municipality was taken as a model in cooperatives, but in this period, Antalya Metropolitan Mayor Muhittin Böcek surpassed İzmir and took the place of İzmir in local development model of Antalya. Ali Ekber Yıldırım said, "Mayor Böcek supported the agricultural sector on a system basis. He provided very important support. We saw and followed the supports such as milk tank, grape pressing machine, walnut cracking machine, energy support, irrigation support, seed, feed, seedling, fertilizer, pistachio suitable for every district. These supports made are in favor of the farmers. We say agriculture is more important than everything, we say it is as important as national defense, but it is not supported even one percent as much as national defense." Cooperatives Dursun Yıldız, the President of the Water Policies Association, emphasized that the most dangerous event in the coming period is climate change, saying, "The climate crisis is fundamentally a water crisis. When water enters a crisis, everything is disrupted. Water is one of the indispensable sources of tourism and agriculture, such as Antalya. We must produce. We need many supports to produce, the most important of which is organizational support. The most basic form of organization is cooperatives. Antalya Metropolitan Municipality has attached importance to local development and provides important support in cooperatives." "It should be explained to Turkey" The panel on "Agricultural Organization," moderated by economist-journalist Meliha Okur, included speeches by Nazif Alp, President of Antalya Chamber of Agriculture, journalist Ali Ekber Yıldırım, and Hüseyin Simav, Member of the Board of Directors of Antalya Commodity Exchange. The moderator of the meeting, Meliha Okur, emphasized that Antalya has created a very important model in rural development, and this model should be explained to the whole of Turkey for the development of the agricultural sector and the development of cooperatives. "Important supports are provided" Nazif Alp, President of the Antalya Chamber of Agriculture, stated that the most important demand of farmers is tax-free diesel, saying, "The country's development depends on agriculture. The producer should be supported in every area. The biggest input cost for farmers producing in coastal bands like us is diesel, fertilizer, and imported drugs. Daily wage rates start from 750 TL. Qualified personnel should be employed in the agricultural sector. Agriculture is now done with knowledge and technology. Thanks to our Antalya Metropolitan Municipality, we provide very important support to our producers. Especially with the energy support given to cooperatives, cooperatives survive. The survival of cooperatives means production." The meeting was attended by Antalya Metropolitan Municipality Mayor Muhittin Böcek, Antalya Chamber of Agriculture President Nazif Alp, economist-journalist Meliha Okur, Agricultural Writer Ali Ekber Yıldırım, President of the Water Policies Association Dursun Yılmaz, and representatives of cooperatives and sectors.

Domates serasında günlük 666 TL’ye çalışacak eleman bulunamıyor Haber

Domates serasında günlük 666 TL’ye çalışacak eleman bulunamıyor

Antalya’da son 10 yılda 20 bin üye sayısının 40 bine çıktığını ifade eden Antalya Ziraat Odası Başkanı Nazif Alp, tarımda yaşanan iş gücü sorununa değinerek, “Kendi çocuklarımızı tarıma kazandırmamız gerekir. Bu olmadan nereye kadar gideriz? Yevmiye fiyatları 666 TL oldu. Buna rağmen işçi bulmakta zorlanıyoruz, çalışmak istemiyorlar. İşini yaptırmak için 750 TL dahi verenler var” dedi. Yazın turizmin başkenti olan Antalya, kışın da örtü altı üretimin başkentliğini üstleniyor. Almanya, Rusya, Ukrayna ve Romanya başta olmak üzere 135 ülkeye yaş sebze meyve gönderen Antalya’da kentin ihracat potansiyelinde tarım lokomotif sektör olarak görev üstleniyor. Örtü altı tarımda lider Antalya yaş sebze ve meyvede tüketiminde sadece Türkiye’nin değil, yurt dışı ihtiyacını da karşılıyor. Örtü altı yetiştiriciliğinde domates, fasulye, biber, mantar, patlıcan, salatalık gibi ürünlerin yüzde 50’sinden fazlası Antalya’da üretiliyor. Tarımda son yıllarda yaşanılan sorunların başında iş gücü geliyor. Verilen hibe destekleriyle sera kurulumu artarken, seralarda çalışacak işçi ise neredeyse bulunmuyor. Üretilen alanların kayıt altına alınması için çiftiler tarafından her yıl Çiftçi Kayıt Sistemi’ne kayıt yaptırılması gerekiyor. "ÇKS kayıtlarımızın zamanında yapılması gerekir" 2 Ocak tarihinde biten ÇKS kayıtlarının uzatılması yönünde talepte bulunduklarını belirten Antalya Ziraat Odası Başkanı Nazif Alp, “Yüzde 60 çiftçimiz yaptırdı, geri kalan yaptıramadı. ÇKS kayıtlarının yapılması gerekir. Ne kadar arazimizin ekildiğini tespit etmek için miras hukuk yasasının işletilmesi gerekir. Bir vatandaşımız kardeşlerinin yerinde ekim yaparken kardeşleri imza atmayınca bunu kayıt altına alamıyor. ÇKS kayıtlarımızın zamanında yapılması gerekir, şuanda uzatıldığına dair bir karar yok. Uzatılması bizim için faydalı olacaktır. ÇKS kaydı olmayan çiftçilerimiz hibe desteklerinden faydalanamıyor” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Ekilmemiş tek karış toprak kalmayacak” sözlerine atıfta bulunan Alp, “Bu sözler çok doğru, bu arazilerin hepsinin işlenmesi lazım. Çiftçimize destek verilmesi de gerekir. Gübre ve girdi fiyatları çok yükseldi. Biz bu ülkeyi sırtlar götürürüz, pandemiyle bir kez daha tarımın önemi anlaşıldı. Çiftçilerimiz artık örtü altında çeşide döndü. Domatesin yanında çok daha farklı ürünler yetiştiriliyor. Devletimizin verdiği desteklerle sera yapımı arttı. Muza verilen desteklerle 35-40 bin dönüm muz serası oldu. Örtü altı son 10 yıl içerisinde yüzde 15 artmıştır” sözlerine yer verdi. Üye sayısı yüzde 100 arttı Aktif 6 ilçede 41 bin üyesi olduklarına dikkat çeken Alp, “10 yıl önce 20 bindi, yüzde 100 arttı. Bizim tek istediğimiz şey pazar, önümüz açılsın. Biz Antalya olarak desteği fatura üzerinden istiyoruz. Hem devletimiz hem çiftçi kazanacak. Devletimiz bütçesine göre yapacak. Bölgesel destek olsun, 1 kilogram da ürün versek fatura üzerinden destek verilmelidir” ifadelerine yer verdi. Muz seraları yer altı sularını tehdit ediyor Muz seralarının artmasıyla yer altı sularında tehlike oluştuğuna dikkat çeken Nazif Alp, “Eskiden Gazipaşa ve Alanya’da üretim vardı. Yüzde 50 hibe desteği geldi, 40 bin dönüme çıktı. Su çok önemlidir, Konya’da obrukların oluştuğunu görüyoruz. Antalya’da böyle bir sıkıntı beklenmiyor ama bu olmayacak diye vahşi sulama yapamayız. Denize akan ufak büyük çok sularımız var, bunların değerlendirilmesi gerekir. Böyle bir projenin devlete büyük katkısı olur” dedi. “Buna rağmen işçi bulmakta zorlanıyoruz” Tarımda yaşanan iş gücü sorununa da değinen Alp, “En büyük istihdam tarımda bulunuyor. Turizmin ve tarımın başkenti Antalya’dır. Tarımı yabancı uyruklu kişilerle devam ettiriyoruz. Kendi çocuklarımızı tarıma kazandırmamız gerekir. Bu olmadan nereye kadar gideriz? Yevmiye fiyatları 666 TL oldu. Buna rağmen işçi bulmakta zorlanıyoruz, çalışmak istemiyorlar. İşini yaptırmak için 750 TL dahi verenler var” ifadelerine yer verdi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.