TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Rekolte

AGRONEWS - Rekolte haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Rekolte haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Şanlıurfalı Fıstık Üreticileri Zorlu Süreci Atlattı Haber

Şanlıurfalı Fıstık Üreticileri Zorlu Süreci Atlattı

ŞANLIURFA (İHA) - Geçtiğimiz yıl kilosu 350 liraya kadar çıkan Antep fıstığı fiyatı, 2024’te aniden 170-180 liraya düşerek Şanlıurfalı üreticileri zor durumda bıraktı. Ancak "Dubai çikolatası" çılgınlığıyla fiyatın yeniden 280 liraya çıkması, üreticilerin daha büyük zararlardan kurtulmasını sağladı. Şanlıurfa Fıstık Üreticileri Birliği Başkanı Faruk Akbaş, kentte yaklaşık 45 milyon fıstık ağacı bulunduğunu belirtti. "Bu yıl resmi rekoltemiz yaklaşık 180 bin ton oldu. Türkiye üretiminin önemli bölümünü biz karşılıyoruz" dedi. Fiyatlardaki dalgalanmanın üreticileri mağdur ettiğine dikkat çeken Akbaş, "2023'te fıstığı kilosu 350 liradan sattık. Son bir yılda tarımsal girdi fiyatları çok arttı. Biz bu rakamın üzerinde satmayı beklerken fiyatlar 170-180 liraya çakıldı. Hasat ile fiyatlar aniden 180 liranın altına geriledi. Üreticinin beklemediği bir durumdu. Dubai çikolatası fırtınası ile 280 liraya çıktı. Bu fırtına çıkmasaydı fıstık üreticileri çok mağdur olmuştuk. Benzer fırtınalara ihtiyacımız var. Katma değer oluşturulmalı ve yeni alanlar açılmalı. Aksi halde önümüzdeki yıllarda meyve veren ağaçların artmasıyla bu sıkıntı daha fazla olacak" ifadelerini kullandı. Spekülatörlerin fiyatları manipüle ettiğini belirten Akbaş, üreticilerin mağduriyetinin giderilmesi için harekete geçtiklerini söyledi. "Türkiye'deki fıstığın önemli bölümünü üretmemize rağmen piyasada söz sahibi değiliz" diyen Akbaş, konunun takipçisini olacaklarını ekledi.

Konya Ovasında Fare Zararı Alarm Veriyor Haber

Konya Ovasında Fare Zararı Alarm Veriyor

KONYA (İHA) - Konya Ovası, Türkiye'nin tahıl ambarı olarak biliniyor ve bölgede yaklaşık 10 milyon dekar alanda hububat ekimi yapılıyor. Uzmanlar, kurak geçen kış aylarında çiftçilerin fare zararı konusunda arazilerini düzenli kontrol etmeleri gerektiği konusunda uyarılarda bulunuyor. Konya'nın yüzde 67'si tarım arazisi olarak kullanılırken, bu alanların yüzde 70'i kıraç, yüzde 30'u ise sulu alan şeklinde dağılıyor. Beklenen yağışların olmaması, çiftçilerin ürünlerini zararlı canlılardan koruma konusunda daha dikkatli olmasını gerektiriyor. "KAR YAĞIŞI EKSİKLİĞİ FARELERİN ARTIŞINA YOL AÇIYOR" Ziraat Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Burak Kırkgöz, kuraklığın getirdiği olumsuzluklar hakkında, "Daha kar yağışı yeterli miktarda yağmadı. Bu da önümüzdeki yıl hububatların verimlerinde belli bir oranda düşüşe neden olabilir, lakin şu anda rekolteyle ilgili herhangi bir tahminde bulunmak için erken. Bu dönemde çiftçilerimizin arazilerinde fare zararı olabilir. Çünkü kar yağışının az olduğu dönemlerde bu tarz zararlıların popülasyonlarında da artmalar meydana geliyor. Bundan sonraki dönemde eğer yağışlar bu şekilde az bir oranla devam ederse hastalık ve böcek zararı da fazla olur diye tahmin ediyoruz" dedi. Çiftçilerin bu dönemde arazi kontrollerini yapmak dışında bir şey yapamayacaklarını ekledi. DON RİSKİ VE EKİM TEKRARI GÜNDEMDE Kırkgöz, kıraç alanlarda ekim yapan çiftçilerin, yağışların düzensizliğinden kaynaklanan tohum kayıplarıyla karşılaşabileceğini belirtti. "Arazilerde çok fazla açıklık olursa bu dönemlerde o açıklıkları kapatmak için o bölgeleri tekrardan ekmeleri gerekebilir. Toprağın yüzeyi açık olduğundan arpa için bu dönemler biraz riskli. Gece donları çok yüksek olursa üşümeler de meydana gelebilir. Bunun için mutlaka bir ziraat mühendisiyle beraber çiftçilerimizin arazilerini kontrol etmeleri gerekiyor" diye ekledi. Kırkgöz, yağışların artması durumunda bereketli bir sezon geçirme umutlarının olduğunu ifade etti. Kar ve nisan yağmurları iyi olursa rekolte açısından olumlu sonuçlar elde edileceğini belirtti. Ancak yağışların yetersiz kaldığı durumda, özellikle kıraç alanlarda verim düşüşü yaşanabileceği konusunda uyardı.

İklim Değişikliği Batı Akdeniz Tarımında Kriz Yaratıyor Haber

İklim Değişikliği Batı Akdeniz Tarımında Kriz Yaratıyor

İklim değişikliğinin etkileriyle yüzleşen tarım sektörü, üretim hazırlıklarını zorlu koşullarda yapıyor. Çiftçiler, toprağa yeni tohumlar ekerken, seralarını düzenlerken ve kışa hazırlık yaparken, hızla değişen iklim şartlarıyla başa çıkmaya çalışıyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nün 2024 tarım sezonu için yayımladığı kuraklık haritasında, Antalya'nın batı kıyısı, Muğla, Denizli ve Afyon’un "çok aşırı kurak" bölgeler olarak işaretlendiği görülüyor. Isparta, Burdur ve Antalya'nın merkezi ise "orta ve hafif kurak" alanlar arasında yer alıyor. Tarım ve Orman Bakanlığı, Batı Akdeniz’de su verimliliği ve taşkın yönetimi konusunda çalışmalarını bu doğrultuda hızlandırdı. Akdeniz bölgesindeki tarım havzalarındaki yağışlarda, geçen seneye kıyasla %40 oranında bir azalma yaşandığını belirten Antalya Ziraat Odası Başkanı Nazif Alp, bu durumun ciddi şekilde tarımsal üretimi etkilediğini vurguladı. REKOLTE DÜŞÜYOR, ÇİFTÇİ ZORLANIYOR   Kuraklık nedeniyle 2024 yılı tarım üretiminde ciddi kayıplar yaşandığını belirten Alp, iklim değişikliğinin etkilerinin her yıl biraz daha fazla hissedildiğini ifade etti. Hasat dönemindeki rekolte kayıpları, çiftçilerin geçim sıkıntısı yaşamalarına ve ekim yapmayı bırakmalarına yol açabiliyor. Alp, "Şimdi tarım alanlarında ekimin tam zamanı. Bir yandan seralar hazırlanıyor bir yandan da yaz koşullarına geçiliyor. Çiftçiye fide ekimi, sulama, ilaçlama gibi rutinleri yerine getirebilmesi için destek çok önemli. Çiftçi ekmezse hayat durur" dedi. KIŞLIK EKİMLERİ YAPILAMADI   Antalya ve çevresindeki tarımda kuraklık nedeniyle pek çok üretici kışlık ekimlerini ertelemek zorunda kaldı. Alp, "Üretici uzun süren yağışsız dönemler ve aşırı yağışların kıskacında üretim yapmaya çalışıyor. Ülkemiz Akdeniz çanağında yer alması itibarıyla iklim değişikliğinden en çok zarar görecek ülkelerin başında geliyor. Çiftçilerimiz de bu değişim ve farklılıklara uyum sağlamakta zorluk çekiyor" dedi. Nazif Alp, yağışların beklenen mevsimlerde gerçekleşmeyip diğer mevsimlerde normallerin üzerinde olması nedeniyle çiftçinin ürününü korumakta zorlandığını ekledi. SONBAHAR YAĞIŞLARI YETERSİZ   Alp, son yıllarda sonbahar yağışlarının belirgin şekilde azaldığını ve sıcaklıkların normalin üzerinde seyrettiğini söyledi. 2019 yılından bu yana eylül, ekim ve kasım aylarında yağışlar beklenenin altında kalırken, toprak daha hızlı kuruyor. 2024 yılı itibarıyla bu durumun değişmediğini belirten Alp, "Sonbahar aylarında gerçekleşen yağışları artık eskisi kadar göremiyoruz" dedi. KURAKLIĞA DAYANIKLI TOHUMLAR ÖNEMLİ   Çiftçinin, iklim değişikliğinin etkisiyle daha verimli tohum çeşitlerine yönelmesi gerektiğini vurgulayan Alp, "Kuraklığa dayanıklı tohum çeşitleri geliştirilmeli. Basınçlı sulama imkanlarının artırılması sağlanmalı ve sulama maliyetleri düşürülmeli. Çiftçiye verilecek yeni krediler faizsiz olmalı" ifadelerini kullandı. Antalya'nın, 12 ay boyunca tarımsal üretim yapılan önemli bir bölge olduğunu ve ülkenin gıda ihtiyacını karşılamada büyük rol oynadığını sözlerine ekledi.

Türkiye’nin en güzel barbunyası: ’Kınık Barbunyası’ Haber

Türkiye’nin en güzel barbunyası: ’Kınık Barbunyası’

Bilecik merkeze bağlı köylerde barbunya hasadı yapılırken, bu yılki rekoltenin 5 bin ton olması bekleniyor. Bilecik, tarım alanında ülkemizin en güçlü şehirlerinden biri olarak bilinirken, her yıl yaklaşık 5 bin ton barbunya üretimi gerçekleştiriyor. Bu üretim, şehrin ekonomisine büyük katkı sağlıyor ve tarımsal alanda önemli bir yere sahip. Bilecik’in Kınık Köyü’nde düzenlenen barbunya hasadı etkinliğine Vali Şefik Aygöl de katıldı. Vali Şefik Aygöl, etkinlikte yaptığı konuşmada, Bilecik’in 88 farklı ürün çeşidiyle tarımda çeşitlilik ve zenginlik sunduğunu belirtti. Aygöl, "Kınık köyü, kaliteli ve lezzetli barbunyasıyla sadece ilimizde değil, ülkemizde de tanınmaktadır. Bu tür etkinlikler, hem üreticilerimizi desteklemek hem de Bilecik’in tarımsal gücünü göstermek açısından büyük önem taşımaktadır" dedi. Bilecik’in tarımsal potansiyeline dikkat çeken Aygöl, bölgedeki çiftçilerin ve üreticilerin özverili çalışmalarına da vurgu yaptı. Barbunya hasadına katılan vatandaşlar ise bu tür etkinliklerin hem sosyal hem de ekonomik açıdan önemli olduğunu belirterek, Vali Aygöl’e teşekkürlerini ilettiler. Kınık köyünde gerçekleştirilen bu anlamlı etkinlik, Bilecik’in tarımsal gücünü ve üretim çeşitliliğini bir kez daha gözler önüne serdi. Vali Şefik Aygöl ve vatandaşların katılımıyla gerçekleşen barbunya hasadı, bölgenin tarım sektöründeki yerini pekiştirdi ve Bilecik’in zengin tarım potansiyelini bir kez daha hatırlattı.

Kelkit’te buğday hasadı başladı, yağışlar rekolteyi olumsuz etkiledi Haber

Kelkit’te buğday hasadı başladı, yağışlar rekolteyi olumsuz etkiledi

Bu yıl Haziran ayı sonu ve Temmuz ayı boyunca etkisini gösteren yağışlar nedeniyle rekoltenin düşük olması bekleniyor. Geniş arazilere ve verimli toprağa sahip Kelkit ilçesinde buğday hasadı başladı. İlçede 80 bin dekarlık alan üzerine çiftçiler tarafından binbir emekle ekilen buğday rekoltesinin bu yıl 5 bin ton olması bekleniyor. Dereyüzü köyünde arazilerine buğday eken çiftçiler ise Mayıs ayında meydana gelen aşırı sıcak havanın ve Haziran sonu ile Temmuz boyunca yaşanan aşırı yağış ve akabinde meydana gelen seller nedeniyle ürünlerinin olumsuz etkilendiğini, bu nedenle rekoltelerinin yarı yarıya düşebileceğini söyledi. Tarım İlçe Müdürlüğü’nün destekleriyle birlikte çalışmalarını yürüten çiftçiler, sulak arazilerde bulunan tarım ürünlerinin ise rekoltesinin yüksek olacağını dile getirdi. “Mevsimsiz yağmurlar ürünlerimizi olumsuz etkiledi” Kelkit’in Dereyüzü köyünde çiftçilik yapan Hüseyin Algül, “Hasadımız normal ilerliyor, yağışlar ve yaşanan sel nedeniyle bu sene verim biraz düşük. Biz burada arpa ekiyoruz, buğday ekiyoruz bu sene bir de nohut çıktı. Temmuz ayının sonlarında başlıyoruz hasada. Mevsimsiz yağmur yağınca buğday ince oluyor, bize yağmur Nisan ayında lazım. Haziran’da yağınca yağmur verim düşük oldu biraz” dedi. “Rekolte yarı yarıya düştü” Dereyüzü köyü muhtarı Aslan Güney ise, “Köyümüzde 3 bin dönüme yakın buğday ekim alanımız var, bin dönüm de arpa ekiliyor. Bu sene rekoltemiz zamansız yağan yağmurlar nedeniyle düşük oldu. Normalde Nisan-Mayıs aylarında yağış alan bölgemiz bu sene Haziran ayında yağış aldı rekolte yarı yarıya düştü. Su altındaki mahsulümüz iyi ama hububatta sıkıntımız büyük” diye konuştu.

Kahramanmaraş’ta çerezlik ve yağlık ayçiçeği hasadı Haber

Kahramanmaraş’ta çerezlik ve yağlık ayçiçeği hasadı

İl genelinde 30 bin ton ayçiçeği rekoltesi bekleniyor. Kahramanmaraş’ta TİGEM’den kiralanan 20 bin dekarlık arazinin 16 bin dekarı sazlık ve bataklık olduğu için kullanılamıyordu. Modern tarım aletleri ve ekipmanları, aynı zamanda su tasarrufu sağlayan sulama sistemleri sayesinde çevreye duyarlı üretim faaliyetleri gerçekleştirdi. 16 bin dekarlık alan da tarıma elverişli hale getirilerek, toplamda 20 bin dekarlık alanda üretim başladı. Lazer sistemiyle tüm arazinin tesviyesi yapılıp drenajlar açılarak motopomplar kuruldu. Arazi ıslah çalışmalarında, Amerika’dan modern sulama sistemi getirtildi. 2024 yılı sezonunda bölgeye çerezlik ayçiçeği, mısır, buğday, pamuk ve soya ekimi yapıldı. 20 bin dekarlık alanın 4 bin dekarına ayçiçeği ekimi yapılıp hasadına da başlandı. Ayçiçeğinden dekarda 500 kilogram rekolte bekleniyor. İl genelinde 70 bin dekar ekilen alandan 30 bin ton ayçiçeği rekoltesi beklendiği öğrenildi. Tarım üreticisi Mehmet Özsoy da, “Bu alan 20 bin dönümdü önceden 6 bin dönüm kullanılıyordu ve bataklıktı. Burayı ıslah edip 20 bin dönümü tarıma açtık. Modern sulama ile tarlalarımızı suluyoruz. Şu anda burada buğday, ayçiçeği, soya ve mısır üretimi yapıyoruz. Ayçiçeği ilk kez ektik hasadını yapıyoruz 500 kilogram gibi görünüyor. Pamukta beklentimiz 500 civarında. Soyada ikinci ürün 250 kilogram beklentimiz var. Ürünlerimizi Türkiye’nin her yerine gönderiyoruz” dedi.

800 rakımlı mahallede yaş incir rekoltesi üreticinin yüzünü güldürecek Haber

800 rakımlı mahallede yaş incir rekoltesi üreticinin yüzünü güldürecek

Antalya’nın İbradı ilçesine bağlı 800 rakımlı Ürünlü Mahallesi’nde siyah ve beyaz incirde bu yıl geçen yıla göre yüzde 10 rekolte artışı bekleniyor. Ürünlü Mahallesi’nde geçtiğimiz yıl Bursa siyah inciri, Aydın beyaz inciri ve Ürünlü köyünün yerli incirinden yaklaşık 40 ton hasat yapılırken, bu yıl ise hasadın 50-60 ton civarında olması bekleniyor. Ürünlü Mahalle muhtarı ve aynı zamanda incir üreticisi Naci Özkan, bu yıl verimin geçen yıla göre daha iyi olduğunu belirterek, “14 senedir tarımla uğraşıyorum. İncir bahçesini bir hevesle 14 yıl önce yaptım. 150 tane Bursa siyah ve 50 tane Aydın beyaz inciri diktim. Geçen yıl yaklaşık 8 ton civarında hasadım oldu. Allah izin verirse bir önceki yıla göre bu yıl 10 ton civarında ürün almayı bekliyorum. Bu yıl verim oldukça güzel. Pazarlama sıkıntımız yok. Hasadımıza 15 gün sonra başlayacağız. İlk olarak beyaz incirle başlıyoruz. Daha sonra ise siyah incir hasadına giriyoruz. Manavgat ilçesinde büyük manavlara veriyoruz. Hasat dönemimiz ise yaklaşık 45 gün sürüyor” dedi. “Hava sıcaklığından erken hasat olacak” Havaların bu yıl oldukça sıcak geçtiğini anlatan Özkan, “Bu yıl havalar oldukça sıcak geçti. Sıcaklardan dolayı incirlerimizde hasat 15 gün daha erken olacak. Geçen yıla göre Aydın beyaz incirde haşatına on gün sonra başlayacağız. Bursa siyah incirinin haşatına ise 10 gün sonra başlarız” dedi. “Bu yıl sert budama yaptık” Bu yıl ağaçlarının budama zamanı geldiğini ve sert budama yaptıklarını dile getiren Özkan, “Bu sezon ağaçlarımızı sert budama yaptık. Sert budama yapmamış olsaydık yüzde 30 daha fazla rekolte elde edecektik. Tabii ki gelecek yıl daha yüksek rekolte meydana gelecek. Bu yıl ise sert budamadan dolayı rekoltemiz geçen yıla göre yüzde 10 civarında yüksek olacak. Fakat incirimizin kalitesi ise daha iyi durumda. Köyümüz deniz seviyesinden 800 metre yükseklikte olması incire verimli bir seviyededir. İncirimizin kalitesini de arttırıyor. İncir ağaçlarına zaten kesinlikle fenni gübre vermiyoruz. Hayvan gübresi ile besliyoruz. Köyümüzde Aydın beyaz incir, Bursa siyah ve yerli incir olmak üzere 50-60 ton civarında ürün bekliyoruz. Pazarlama sorunumuz yok. Bizim her yıl müşterilerimiz zaten hazırdır. Bursa siyah incirinin 7-8 tanesi ise ortalama bir kilo gram gelir. Bu da incirimizin ne kadar iyi kalitede yetiştiğini göstermektedir” şeklinde konuştu. İncir üreticilerinden İlker Erman, “Kendim Ürünlü köyündenim. Babamdan kalan incir bahçesine bakmayı sürdürüyorum. İncirimizin kalitesi oldukça iyi. Ürünlü’de hava ve rakımdan dolayı incirlerimizin aroması oldukça lezzetli doyurucudur. Doğal incirimiz oluyor. Bu yıl daha kaliteli ve ve lezzetli incirlerimiz olacak” diye konuştu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.