TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Sağlıklı Beslenme

AGRONEWS - Sağlıklı Beslenme haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Sağlıklı Beslenme haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Et ve Bakliyat: Dengeli Beslenmenin Anahtarı Haber

Et ve Bakliyat: Dengeli Beslenmenin Anahtarı

Mercimek Kampanyasının Geçmişten Günümüze Etkileri Ercoşkun, 1980'lerde Türkiye'de mercimek üretiminin artırılması için başlatılan kampanyalara değinerek, özellikle "Mercimek Teyze" olarak tanınan Prof. Dr. Ayşe Baysal'ın bu sürece katkılarını hatırlattı. Baysal'ın çabaları sayesinde Türkiye'de mercimek tüketimi yüzde 25-30 oranında artış gösterdi. Etin Besinsel Üstünlüğü Ercoşkun, kırmızı etin, vücudun üretemediği esansiyel amino asitler, B12 vitamini, hem demir ve çinko gibi hayati besin öğeleri bakımından benzersiz olduğunu ifade etti. Bu öğelerin, kas onarımı, bağışıklık sistemi ve sinir sistemi gibi birçok hayati süreçte kritik rol oynadığını vurguladı. Bakliyatların Avantajları ve Eksikleri Mercimek ve fasulyenin protein kaynağı olduğunu ancak metiyonin ve histidin gibi bazı amino asitlerde eksik kaldığını belirten Ercoşkun, bu besinlerin demir ve çinko emilim oranlarının da ete kıyasla düşük olduğunu söyledi. C vitamini ile tüketildiğinde bakliyatlardaki demirin emiliminin artırılabileceğini ekledi. Dengeli Beslenmenin Önemi Etin doymuş yağ içeriğinin yüksekliği nedeniyle dikkatli tüketilmesi gerektiğine işaret eden Ercoşkun, bakliyatların düşük yağ oranı ve yüksek lif içeriğiyle sindirim sağlığına katkıda bulunduğunu ifade etti. Ancak, bakliyatların etin yerine geçemeyeceğini belirtti ve tahıllarla birlikte tüketildiğinde protein kalitesinin artırılabileceğini önerdi. Sonuç Ercoşkun, sağlıklı bir diyetin çeşitlilik ve denge gerektirdiğini, et ve bitkisel kaynakların birlikte tüketilmesinin en ideal yaklaşım olduğunu söyledi. Bu şekilde, hem vücudun ihtiyaç duyduğu hayati besin öğeleri karşılanabilir hem de sağlıklı bir beslenme düzeni sağlanabilir.

Karya Farma'dan Tarımda Kimyasal Bağımlılığı Azaltma Hamlesi Haber

Karya Farma'dan Tarımda Kimyasal Bağımlılığı Azaltma Hamlesi

AYDIN (İHA) - Aydın’da çeyrek asırdır endemik bitkiler üzerinde çalışan Karya Farma HBX Ar-Ge, tarım ve çevre sağlığını öncelik alarak organik tarım çalışmalarına başladı. Gıda Mühendisi Feridun Levent Saltoğlu, sağlıklı bir gelecek için tarımın kimyasal bağımlılıktan kurtarılması gerektiğini vurguladı. Karya Farma HBX Ar-Ge ekibinden Gıda Mühendisi Feridun Levent Saltoğlu, organik tarımın hem insan sağlığı hem de çevre için kritik bir adım olduğunu belirtti. Saltoğlu, "Bugün sağlık alanında yaşanan sıkıntıların temelinde sağlıksız beslenme, çevre alanında yaşanan sıkıntıların temelinde ise açgözlülük ve daha fazla kazanma hırsı gelmektedir. Gerek insanlığın sağlığı gerekse üzerinde yaşadığımız dünyanın çevre sağlığı için, kimyasaldan uzaklaşıp organiğe yönelmemiz gerekiyor. ADÜ Teknokent’te faaliyetlerini yürüten ve şu ana kadar 18 patente imza atan Karya Farma olarak bu yönde çalışma yapıyoruz" dedi. KURAKLIK VE ÇEVRE KRİZİNE EKOLOJİK ÇÖZÜMLER Saltoğlu, 2024’te küresel iklim krizinin ve kuraklığın ciddi bir tehdit haline geldiğini hatırlatarak, tarım ve hayvancılığın kimyasal bağımlılıktan kurtarılması gerektiğini ifade etti. "Başta ilimiz Aydın olmak üzere, kuraklık tüm ülkenin hatta dünyanın önemli bir gündem maddesi. Bunun değişik sebepleri açıklansa da sorun ve sıkıntıların en büyük sebebi tabiata olumsuz müdahale eden insanoğludur" diyen Saltoğlu, yanlış tarım uygulamaları ve doğaya yapılan kimyasal müdahalelerin iklim değişikliğinin en büyük nedenlerinden olduğunu söyledi. Karya Farma HBX Ar-Ge olarak kuraklıktan etkilenen bölgelerde çözüm odaklı çalışmalara imza attıklarını belirten Saltoğlu, "Tarımda kimyasal bağımlılığı azaltarak, zehirsiz ve geri dönüşümlü yöntemlere yönelmemiz gerekiyor. Akıllı eko fidanlar, toprağı ve suyu verimli kullanan genetik çeşitliliğe sahip fidan türleridir ve Aydın gibi kuraklıktan etkilenen bölgelerde üretimi artırabilir. Eko gübreler ise hem toprağın biyolojik yapısını korur hem de çevreye zarar vermeden sürdürülebilir tarımı destekler. Ayrıca, eko seracılık ile hem enerji tasarrufu sağlanabilir hem de yerel ürün çeşitliliği artırılabilir" diyerek konuşmasını tamamladı.

Haber

"Sağlıklı beslenmede süt ve süt ürünleri her geçen gün artıyor”

Sütaş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, "Temel gıdamız süt, faydalı olduğu kadar, toplumunun tüm kesimleri tarafından da kolayca erişilebilir bir gıda” diyerek, artan sağlıklı ve dengeli beslenme ihtiyacının karşılanmasında, süt ve süt ürünlerinin rolüne ve önemine dikkat çekti. Sağlıklı bir yaşam sürebilmek için gerekli olan besin öğelerini ideal dengede ve oranlarda doğal olarak içeren süt ve süt ürünleri, dünya genelinde yaklaşık 6 milyar insan tarafından düzenli olarak tüketiliyor. "Dünya Süt Günü", sütün insan sağlığı için öneminin yanı sıra ekonomiye ve toplumsal yaşama katkıları hakkında farkındalık oluşturma hedefiyle Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) öncülüğünde 2001 yılından bu yana her yıl 1 Haziran’da kutlanıyor. Uluslararası Sütçülük Federasyonu (IDF); süt ve süt ürünlerinin beslenmedeki rolüne dikkat çekerek, “Süt, dünyanın her yerinde, toplumların geleneklerine derinden nüfuz etmiş temel bir besin. Süt ve süt ürünlerinin erişilebilirliği ve çok yönlü kullanımı, farklı kültürlerde, farklı beslenme alışkanlıklarında yer almasına olanak sağlıyor. Dünya nüfusunun yeterli ve dengeli beslenmesi ancak erişilebilir, uygun fiyatlı ve besleyici gıdalar ile mümkün. Bu konuda süt ve süt ürünlerinin hayati rolü olduğu çok açık” açıklamasını yaptı. IDF’nin kamuoyu ile paylaştığı son araştırma raporlarına göre süt ve süt ürünleri, içerdiği kalsiyum, B2 ve B12 vitaminleri, proteinler ve magnezyum, potasyum, iyot ile kemik sağlığına katkıda bulunuyor, kalp ve damar sağlığına iyi geliyor; günlük öğün alışkanlıklarının bir parçası olması, genel beslenme kalitesini iyileştiriyor. "En temel, en faydalı, en kolay erişilebilir gıdamız” "Dünya Süt Günü" nedeni ile bir açıklama yapan Sütaş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, “Artan sağlıklı ve dengeli beslenme ihtiyacının karşılanmasında, süt ve süt ürünlerinin rolü her geçen gün önem kazanıyor” dedi. “Temel gıdamız süt, faydalı olduğu kadar, toplumunun tüm kesimleri tarafından da kolayca erişilebilir bir gıda” diyen Yılmaz, “Üretim teknolojilerinde, lojistikte ve perakendecilikte sağlanan gelişmelerle verimlilikte de önemli aşamalar kaydedildi. Diğer yandan süt ürünlerinde Arge ve inovasyon çalışmaları, kalite ve ürün çeşitliliğini olumlu yönde etkiliyor, pazar büyüyor. Bu değerli gıdanın üretilmesi de çok çeşitli sektörler üzerinde ekonomik etkileri olan, aynı zamanda kapsayıcı yönü güçlü bir ekonomik faaliyet. Süt, çiftlikten sofralara ulaşırken tarım, sanayi ve hizmet sektörleri başta olmak üzere birçok sektörü harekete geçiriyor, yüksek katma değer oluşturuyor, milyonlarca insana istihdam ve düzenli gelir sağlıyor” değerlendirmesinde bulundu. "Çiftlikten sofralara iş modelimiz tüketicilerimizin gıda güvenilirliği beklentilerini karşılıyor” "Biz sütün doğasındaki değerleri en iyi şekilde koruyarak insanlara ulaştırabilmek için Çiftlikten Sofralara iş modelimiz ile ineklerimizin beslendiği yemlerden tüketicilerimizin sofralarına kadar uzanan tüm süreci entegre ediyoruz” ifadelerini kullanan Yılmaz sözlerine şöyle devam etti: “Bu entegre model, hem tedarik güvencesi sağlıyor hem de tüketicilerimizin güvenilir gıda beklentilerini karşılıyor. Yem bitkileri üretiminden başlayarak sofralarımıza gelen ürünlere kadar uzanan, gübre ve enerji faaliyetlerini içine alan döngüsel iş modelimiz; çevresel, sosyal ve ekonomik boyutlarıyla da özgün bir sürdürülebilirlik örneği oluşturuyor.” Yılmaz, “Tüketicilerimizin sağlıklarına, yaşam kalitelerine ve mutluluklarına katkıda bulunmak bizim en büyük heyecanımız. Türkiye’nin dört bir yanında 7.500 kişilik bir ekip, 20 bin üretici aile ve çiftlikten sofralara kadar binlerce paydaşımız ile birlikte sütün iyiliği ve bereketini yaymaya çalışıyoruz. Sütçülüğe olan tutkumuz ve adanmışlığımızla çalışmalarımızı sürdürürken Dünya Süt Günü, sütü hatırlatmak için bizlere güzel bir fırsat sunuyor. Bugün dünya için süt günü, biz Sütaşlılar için de Dünya Sütaşkı Günü” ifadesini kullandı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.