TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Samandağ

AGRONEWS - Samandağ haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Samandağ haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Binbir zahmetle üretiliyor, litresi 180 ila 200 liradan satılıyor Haber

Binbir zahmetle üretiliyor, litresi 180 ila 200 liradan satılıyor

Defne ağaçlarının meyvelerinin kaynatılması ile üretilen defne yağının litresi 180 ila 200 TL’ye alıcı buluyor. Hatay’ın Defne, Samandağ ve Yayladağı ilçelerinde dağlık arazilerde kendiliğinden yetişen defne ağaçlarının meyveleri çırpma yoluyla veya elle toplanarak kazanlarda kaynatılıyor. Sabun yapımının yanı sıra kozmetik ürünlerin üretiminde de kullanılan defne yağı, binbir emek verilerek elde ediliyor. 71 yaşındaki Mehmet Söker 50 yıldır defne yağı yaparak aile geçimine destek oluyor. Defne yağının çok değerli olduğunu ve her zaman pazar sıkıntısı çekmeden alıcı bulduğunu dile getiren Mehmet Söker, "Yağı elde etmek çok zahmetli ve uzun bir süreç ama sonunda elde edilen yağ çok kıymetli ve çok doğal. Defne ağaçlarından topladığımız defne tohumlarını ayıklıyoruz. Sonra kazana koyup yaklaşık 2 gün süren bir kaynatma işleminden geçiriyoruz. Kazandan boşalttıktan sonra leğenlerin içine koyup eziyoruz ve çıkan yağı süzgeçten geçirip tekrar 2 saat boyunca kaynatıp, üste çıkan yağı alıyoruz” dedi. Söker, defne yağının birçok yararı olduğuna da değinerek, "Eklem ağrılarına iyi geliyor, cildi yeniliyor. Saç dökülmesine karşı bu yağdan defne sabunu yapıyoruz. Saçların dökülmesini önlüyor, saçları besliyor. Defne yağı bu faydaları sayesinde Türkiye’nin her yerinde tanınıyor" ifadelerini kullandı.

Depremden etkilenen illerde tarım alanları suyla buluşturuluyor Haber

Depremden etkilenen illerde tarım alanları suyla buluşturuluyor

Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, DSİ 11 ili etkileyen depremler sonrası başladığı sulama altyapı projelerinin bakım ve onarımı çalışmalarının büyük bölümünü tamamlayarak tarım topraklarını tekrar suyla buluşturuyor. Bölgede, toplam 56 kilometre uzunluğundaki kanaletlerde bakım ve onarım çalışması yürütüldü. 12,4 kilometrelik sulama kanalı imalatı ile 1,2 kilometrelik işletme bakım yolu onarımı tamamlandı. Bu kapsamda Hatay'da bakım onarım çalışması yürütülen toplam 45 kilometre uzunluğundaki kanaletler çiftçilerin hizmetine sunuldu. Yarseli sulamasında yaklaşık 4 bin adet (yaklaşık 20 kilometre) düşük kanalet montajı yapılarak sulamaya hazır hale getirildi. Kırılan kanaletlerin ayak ve semerleri yenilenerek montajı yapıldı. Samandağ sulamasında hasar oluşan 1000 adet (yaklaşık 5 kilometre) düşük kanaletlerin ayak ve semerleriyle birlikte yenilenerek montajları gerçekleştirildi. Ayrıca çiftçilerin mağdur olmaması için depremde zarar gören 2 adet pompa istasyonunda geçici pompalarla su akışı sağlandı, böylece sulamada aksamanın önüne geçildi. Kırıkhan sulamasında depremde zarar gören 4 bin adet kanaletin tümünde tamir ve yenileme imalatları tamamlandı. Hassa sulamasına ait tahrip olan kanallarda 1800 metreküp beton dökülerek beton anoların bakım ve onarım imalatları yapıldı. Malatya'da ise çeşitli bölgelerde 5,2 kilometre kanal yenileme inşaatı, 12,4 kilometre kanal yalıtımı imalatlarının yanı sıra 1,2 kilometre işletme bakım yolu onarımı tamamlandı. Doğanşehir, Sultansuyu, Akçadağ, Oba, Suçatı, Derme, Çerkezyazısı, Şahnahan ve Yazıhan sulamalarında meydana gelen hasarların giderilmesi için 21 Mart 2023'te ihale yapılarak sözleşme imzalandı ve çalışmalara başlandı. Aynı anda farklı sulama tesisleri için oluşturulan ekiplerin marifetiyle birden çok kısımda çalışmalar devam ederken sulama birlikleri de kendi bütçe imkanları çerçevesinde onarım çalışmaları yürütüyor. Bu kapsamda, Doğanşehir sulamasında Topraktepe mevkisinde 1,7 kilometre söküm ve 3,3 kilometre kanal yenileme imalatı tamamlandı. İlçe merkezi-Çığlık mevkisinde toplamda 800 metre trapez kanal yenileme imalatı bitirildi. Diğer çalışmalar ise devam ediyor. Sultansuyu sulamasında S2-S3 kanalları üzerinde 10 farklı lokasyonda betonarme kaplı çelik sifon onarımı ve imalatı tamamlandı. Birlik/idari imkanlarla Hacı Abdi iletim kanalı güzergahında 1,2 kilometre işletme bakım yolu yapıldı. Derme sulamasında Çat Barajı tünel çıkışından itibaren yaklaşık 7 kilometre, Darende Gökpınar sulamasında ise 5,4 kilometrelik kanal onarımı imalatı tamamlandı. Kahramanmaraş, Kılavuzlu, Adıyaman ve Gaziantep Belkıs-Nizip sulamalarında oluşan deprem hasarlarının giderilmesine yönelik bakım, onarım ve yenileme çalışmaları da sürüyor. Bu kapsamda, Kılavuzlu sulaması ana kanalında toplam 2,5 kilometre, Kahramanmaraş sulamasında toplam 1,5 kilometre, Adıyaman sulaması Samsat ünitesi ana kanalında yaklaşık 1,1 kilometre, Gaziantep Nizip ilçesi Belkıs sulaması ana kanalında 1 kilometre onarım çalışması gerçekleştirildi. "Üreticilerimizin her daim yanlarında olmaya devam edeceğiz" Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, sosyal medya paylaşımında, depremden etkilenen illerde tarımsal üretimin kesintiye uğramaması, toprakların susuz kalmaması için sahada çalışmaları aralıksız sürdürdüklerini belirterek, "Bereketli topraklarımızı suyla buluşturmaya, üreticilerimizin her daim yanlarında olmaya devam edeceğiz." ifadesini kullandı.

Farklı meslekler ve şehirler depremzede üreticiye destekte birleşti Haber

Farklı meslekler ve şehirler depremzede üreticiye destekte birleşti

Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardandan Hatay'da yaşanan yıkım, üretici ve sanayici için birçok zorluğu beraberinde getirdi. Tüm bu zorluklara rağmen üretmeye devam eden üretici ve sanayiciler, bu kez ürünlerini satamama tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Çiftçilerin ürünlerinin ekonomiye kazandırılması için çeşitli girişimlerde bulunan Antakya Ticaret Borsası, farklı kesimlerle temasa geçerek ürünlerin tarlada kalmasının ya da bozulmasının önüne geçti. Bu sürede hayırseverler, sivil toplum kuruluşları, perakende zincirleri ve belediyeler alımlar yapmaya başladı. Söz konusu çabalar duyuldukça bunlara yeni destekler eklendi. Eczacıların desteği depremzedeleri iki kere sevindirdi Türk Eczacıları Birliği öncülüğünde deprem sonrasında gönüllülük esasıyla bölgede hizmet sunan bir grup eczacı, kendi aralarında topladıkları kaynakla depremzede üretici ve çiftçilere destekte bulundu. Bu kaynakla Samandağ seraları ve Amik Ovası'ndaki tarlalar ile küçük ölçekli mandıralarda üretilen/yetiştirilen domates, biber, kaşar peyniri ve kabak gibi ürünleri satın alan eczacılar, bunları yine civardaki ihtiyaç sahibi depremzedelere ulaştırdı. Eczacı Gülşen Keskin, deprem sonrasında İstanbul'dan "Nasıl yardımcı olabiliriz?" diye düşünürken şehirde yaşayan meslektaşları ve Antakya Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Üyesi Gönül Uğurlu ile iletişime geçtiklerini söyledi. Uğurlu aracılığıyla deprem bölgesinde yaşayan çiftçi ve yerel üreticileri kolayca bulabileceklerini düşünerek bu projeyi harekete geçirdiklerini belirten Keskin, "Kendisi üreticilerden, tarladan ürünü alıp yine depremzedelere ulaştırdı. Tarladan aldığımız ürünlerle yine depremzedelerin ihtiyaçlarını karşıladık. Biz de naçizane ekonomik olarak katkı sağladık ve ürünler bu şekilde tarladan alındı." dedi. Eczacı Filiz Aykut Ersoy da "Bu şekilde Antakya ekonomisine katkıda bulunduk, ekonomiyi harekete geçirdik. Hem sağlık sektöründe yardıma geldik hem de ufak bir desteğimiz oldu." diye konuştu. Depremzedenin peyniri depremzedeye ulaştı Antakya'da faaliyet gösteren Güney Kardeşler Süt ve Süt Ürünleri Yönetim Kurulu Başkanı Ali Güney, bölgedeki üreticilerden temin ettikleri sütlerle çeşitli ürünler ürettiklerini bildirdi. Deprem sonrasında yakınlarından 35-40 kişi kaybetmelerine rağmen üreticinin sütünü dökmemesi için süt toplamayı sürdürdüklerini vurgulayan Güney, kendilerinin ise bunlardan yaptıkları ürünleri satmakta zorlandıklarını dile getirdi. Güney, şöyle konuştu "Sütü depremden önceki fiyattan almaya devam ettik, fırsatçılık yapmadık ama satış yapamadığımız için sütün bedelini ödemekte zorluk çekiyoruz. Bize yardımcı olunursa seviniriz. Yaklaşık 35-40 ton peynirimiz duruyor. Satış olmayınca da ödeme yapamıyoruz. Eczacılar bize geldiler, kendilerine teşekkür ederiz. Bu ürünlerin parasıyla süt paralarını ödeyeceğiz. Bize çok büyük destekleri oldu. Bu desteklerin diğer gönüllü arkadaşlarımızdan devamını bekliyoruz. Bizden başka fabrikalar da var onların ürünlerinin de alınması gerekiyor. Elimizde kaşar, örgü, dil, beyaz, köy peynirlerimiz, yoğurdumuz var. Her şeyimiz var ama satamıyoruz." Ali Güney, çekle yaptıkları satışlar nedeniyle de tahsilat sorunları bulunduğuna işaret ederek, bu nedenle kova, ambalaj, maya gibi ihtiyaçlarını karşılamakta güçlükler yaşadıklarını ifade etti. Güney, yıkılan fabrikalar yanında zorluklara rağmen faaliyetine devam eden fabrikalara da istihdam destekleri sağlanmasına ihtiyaç duyduklarını anlattı. Biber ve domatesler de tarlada kalmadı Biber serası olan Güney Saknili de yaptıkları ve kendilerine verdikleri destek için eczacılara teşekkür etti. İyi tarım uygulamaları yapan, organik tarım açısından sertifika aşamasında olan domates yetiştiricisi Ata Durgun, eczacılar tarafından yapılan alımının bir nebze de olsa nefes almalarını sağladığını söyledi. Durgun, şu değerlendirmede bulundu: "Ürünümüzün yerde kalmasını engellediler, hasat yapmamızı sağladılar. Umarım benzer desteklerle başka arkadaşlarımızın da nefes alması sağlanır. Bu destek olmasa ürünler dalında kalacaktı. Bazı aracılar da gelip yok parasına alıyorlar, istedikleri fiyatı veriyorlar. 'Şükredin ki biz gelip alıyoruz' diyorlar. Aldıkları fiyat değil, ilacını, gübresini ancak toplama maliyetini karşılar. Bu destekle verilen fiyat ise ciddi anlamda nefes almamızı sağladı, ciddi bir katkıları oldu." Hatay'daki ürünlere Konya kapısı açıldı Konya Pazarcılar Odası da Antakya ve civardaki tarım ürünlerinin ekonomiye kazandırılması ve depremzede çiftçilere destek için harekete geçti. Konya Pazarcılar Odası Başkanı Murat Petek, deprem sonrası insani yardım, gıda, giyim gibi ihtiyaçlar için Konya'nın seferber olduğunu söyledi. Bölgedeki sebze hallerinin zarar görmesi dolayısıyla çiftçilerin ürettiği ürünlerin tarlada kalma tehlikesiyle karşı karşıya bulunduğuna dikkati çeken Petek, "Burada ürünlerini değerlendirebilecekleri bir piyasa yok. Ürünleri götürebilecekleri en yakın iller de bu şekilde olduğu için Hatay'daki çiftçi gerçekten zor durumda. Biz de neler yapabiliriz diye düşündük, taşındık. Buradaki ürünleri Konya'ya taşıyarak pazar ve hal esnafı aracılığıyla ürünleri elden çıkarmayı planlıyoruz." diye konuştu. Petek'in yaptığı ziyaretin ardından lahana ve marul gibi ürünlerin Konya'ya satışı yapıldı, hasat zamanı yaklaşan çilekler için de bağlantılar oluşturuldu. Samandağ'da enkaz döküm alanının değiştirilmesi talep edildi Samandağ'da çiftçilik yapan İsmail Zubari ise bölgedeki enkaz döküm alanının sosyal alanlara, tarım arazilerine yakın olmasının olumsuzluk yarattığını söyledi. Molozların Samandağ çevresindeki vadi, tarım arazisi olmayan, bitki örtüsü zayıf, çorak yerlere dökülmesinin daha doğru olacağını vurgulayan Zubari, şunları kaydetti: "Burada hakim rüzgar, 6-7 ay denizden karaya doğru eser. Buradaki tozlar Samandağ'ın tarımına, insanına zarar verecektir. Buralar Samandağ Ovası'nın batısında yer alan verimli tarım arazileri olan bölgeler. Bölgeye has bitkileri olan, kendi habitatını yaratmış bir alan. Burasının yok edilmemesini yetkililerden rica ediyorum. Belediyenin, kaymakamlığın, kadastronun elinde bilgiler vardır. Yerleşim alanlarına en uzak, döküm için en uygun yeri onlar bilirler, yeter ki kısa bir araştırma yapsınlar." Kaynak: Anadolu Ajansı

Depremzede süt üreticileri, ödemeleri öne çekmek istiyor Haber

Depremzede süt üreticileri, ödemeleri öne çekmek istiyor

Üretici Ercan Sürmeli: ”Bizim acil paraya ihtiyacımız var. Elimize para geçmediği için büyük mağduriyetler oluşuyor” ”Talebimiz, süt firmalarından fiyatları deprem bölgesine özel biraz artırması, bunun yanında süt ödeme vadesinin kısa tutulup ödenmesi” Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'ta meydana gelen depremlerden etkilenen Hatay'ın Samandağ ilçesinde büyükbaş hayvancılık yapan üreticiler, özel bir firmaya verdikleri sütler için 45 günü bulan ödemenin öne çekilmesini ve deprem bölgesine özel fiyat uygulanmasını istiyor. "Asrın felaketi" olarak adlandırılan depremlerden afet bölgesinde hayvancılıkla uğraşanlar da olumsuz etkilendi. Depremlerin etkilediği 11 ilde hasar gören ahırlardaki çok sayıda hayvan telef olurken, çiftlik sahipleri sektörün devamı için üretmeye devam ediyor. Depremin yıkıma neden olduğu Samandağ ilçesindeki üreticiler de üretimi sürdürüyor. Samandağlı üreticiler, özel bir firmaya verdikleri sütler için 45 günü bulan ödemenin öne çekilmesini ve deprem bölgesine özel fiyat uygulanmasını talep ediyor. Üretici Ercan Sürmeli, AA muhabirine, depremde ilçedeki süt toplama merkezlerinin yıkıldığını, ellerindeki sütleri de depremzedelere dağıttıklarını söyledi. İlerleyen süreçte İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ile işbirliği yaparak bir süt firmasıyla anlaştıklarını ve ilçede mandıra kurdurduklarını anlatan Sürmeli, şunları kaydetti: "Bizim acil paraya ihtiyacımız var. Elimize para geçmediği için büyük mağduriyetler oluşuyor. Hayvanları beslemek için yem almamız gerekiyor. Mecburen hayvan satışına gidip elimize nakit para geçirmemiz gerekiyor. Hayvanı sattığımız zaman daha büyük mağduriyetler yaşıyoruz çünkü fırsatçının eline düşüyoruz. Hayvanları satıp, yem alıp diğer hayvanlara yedirdik. Bazı arkadaşlarımızın ahırları yıkıldı. Bu ahırların tamiri de bizim için maliyet." Hiçbir üreticinin hayvanını satmak istemediğini vurgulayan Sürmeli, "Biz burada süt üreticisiyiz. Süt üreticisi demek aynı zamanda buzağı üreticisi demek. Biz üretime devam edemezsek yarın buzağı da doğmayacak, buzağı olmasa et de olmayacak. Talebimiz, süt firmalarından fiyatları deprem bölgesine özel biraz artırması, bunun yanında süt ödeme vadesinin kısa tutulup ödenmesi." ifadelerini kullandı. - "Ödemeler öne alınırsa biz daha rahat çalışırız" Samandağ'da çiftliği bulunan Hüsamettin Toprak da 70 büyükbaş hayvanı bulunduğunu belirtti. Depremin ardından sıkıntılar yaşadıklarını dile getiren Toprak, "Şu an ürettiğim sütü vadeli olarak süt fabrikasına veriyorum. Şubatta verdiğim sütün ödemesi 25 Mart'ta yapılacak. Bu ay verdiğim sütün ödemesi de 25 Nisan'da ödenecek. Bu durumda biz mağdur olacağız. Ödemeler öne alınırsa biz daha rahat çalışırız." dedi. Kaynak: Habertürk

Bakan Kirişci: Sıvılaşma vasfı olan tarım arazisinden, faydan uzak duracağız Haber

Bakan Kirişci: Sıvılaşma vasfı olan tarım arazisinden, faydan uzak duracağız

Kirişci, Hassa ve Samandağ ilçelerinde muhtarlar ve kanaat önderleriyle bir araya geldiği toplantıda, 6 Şubat'taki depremlerin etkilediği coğrafyanın büyüklüğüne dikkati çekti. Yaraları sarmak için çabaladıklarını anlatan Kirişci, Bakanlık olarak Hatay'da yoğunluğa göre değişmekle birlikte 2 bin 895 personel ve bin 742 iş makineleri bulunduğunu söyledi. Hatay'da yıkılan ahır ve ağıl sayısının 3 bin 522, telef olan büyükbaş sayısının 2 bin 834, küçükbaş sayısının 11 bin 695, kanatlı sayısının yaklaşık 10 bin ve hasar gören arılı kovan sayısının da 3 bin 74 olduğu bilgisini paylaşan Kirişci, telef olan hayvanları karşılamayı taahhüt ettiklerini, ekiplerin tespitlerini tamamladıktan sonra vatandaşa bunu sağlayacaklarını aktardı. Yemle ilgili 1,5 milyar liralık desteğin besicilerin hesaplarına geçtiğini belirten Bakan Kirişci, toplamda 15 bin ton yem dağıttıklarını ve bunun da 4 bin 138 tonunu Hataylı çiftçilere verdiklerini bildirdi. Vahit Kirişci, "24 Şubat'ta tüm Türkiye genelinde 13 milyar 836 milyon liralık tarımsal desteği dağıtmış olduk. Bunun 3,4 milyar lirası 11 ilimize dağıtıldı. 1,5 milyar liralık da yem desteğiyle yaklaşık 5 milyar liralık desteği sadece 11 ilimize dağıtmış olduk. Biz nakdi uygulamadan maddi uygulamaya geçmiştik mazot ve gübreyle ilgili ama vatandaşların durumunu bildiğimiz için bunları bu yıla has tekrar nakdiye çevirdik. Bunlar nakit olarak hesaplara yattı." diye konuştu. Kirişci, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile ortak yürüttükleri çalışma çerçevesinde Toprak Mahsulleri Ofisinin 3 ay boyunca vatandaşların ihtiyacı olan un, pirinç, mercimek, ayçiçeği yağı, fındık, kuru üzüm gibi gıda maddelerinin tedarik edileceğini bildirdi. Gıda kontrollerine devam ettiklerinin altını çizen Kirişci, ısınma konusunda ise 11 ilin tamamına 51 bin ton, tek başına Hatay'a ise 13 bin 660 ton odun dağıttıkları dile getirdi. Yaraları sarmak için kısa vadede çiftçilerin, kırsalda yaşayan, üreten insanların acılarının dindirilmesi için büyük bir gayret içinde olduklarını söyleyen Kirişci, sözlerini şöyle tamamladı: "Orta ve uzun vadede de inşallah önce çadırlar, sonra konteynerler ve 1 yılın sonunda da kalıcı konutlarımıza kavuşmuş olacağız. Toprak 'Ben üretim için varım. Benden uzak dur.' diyor. Kırıkhan'da bir lisanslı depo, Türkiye'nin örnek işletmelerinden birisi, silolar yıkılmış ve buradaki ürünler etrafa saçılmış. Biz, silo da ahır da ağıl da depo da yapsak mutlak surette sıvılaşma vasfı olan tarım arazisinden uzak duracağız. Faydan uzak duracağız. Biz, sert zemin etüdü yaptırarak buraya bina yaptıracağız. Konutların altında iş yerlerinin olmasını istemeyeceğiz." Kaynak: Anadolu Ajansı

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.