TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Türkiye Ziraat Odaları Birliği

AGRONEWS - Türkiye Ziraat Odaları Birliği haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Türkiye Ziraat Odaları Birliği haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Kar Yağışı Fındık İçin Tehdit Değil, Fayda Sağlayacak Haber

Kar Yağışı Fındık İçin Tehdit Değil, Fayda Sağlayacak

ORDU (İHA) - Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Arslan Soydan, Ordu’nun orta ve yüksek kesimlerinde görülen kar yağışının fındık üretimi için faydalı olduğunu belirterek, üreticilerin endişelenmesine gerek olmadığını söyledi. Bir süredir mevsim normallerinin üzerinde seyreden sıcaklıkların ardından, dün gece Ordu’nun yüksek kesimlerinde kar yağışı etkili oldu. 400 metre ve üzerindeki bölgelerde zemin karla kaplanırken, fındık bahçeleri de kar altında kaldı. Karadeniz’in en önemli tarım ürünü olan fındıkta zirai don riski oluşabileceği endişesi, üreticileri tedirgin etti. Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Arslan Soydan, sıcak havaların devam etmesinin fındık tomurcuklarının erken açmasına neden olabileceğini, ancak kar yağışıyla bunun önüne geçildiğini belirtti. Soydan, "Bu aslında hem püsküllerin, hem de karanfillerin tozlaşması anlamında denk bir süreç oldu. Fazla sıcakların devam etmesi, fındıkta tomurcukların erken uyanmasına ve yaprakların erken açmasına sebep olabilirdi. Bir hafta daha hava sıcaklıklar mevsim normallerinin üzerinde seyretseydi tehlikeli olabilirdi. Bu da nisan ayının ilk haftasına kadar görülebilecek bir zirai don olayında önemli zarara neden olabilirdi" dedi. "KAR YAĞIŞI TOPRAK VE BİTKİ İÇİN ÖNEMLİ" Kar yağışının fındık için herhangi bir olumsuzluk oluşturmadığını vurgulayan Soydan, "Şu anda eksi 1 ve sıfır gibi hava sıcaklıkları fındığa bir olumsuzluk oluşturmuyor. Topraklarımızın su depolaması açısından, kullanılan gübrelerin fındık dalları ve diğer ürünlerin köklerine ulaşması açısından kar yağışı önemliydi, ayrıca bu kar yağışı tomurcukların erken açmasını da engellemiş olacak. Bu şekilde de geç açma sağlandığında önümüzdeki süreçte yağan karların ve olması muhtemel zirai don olayının önüne geçecek. İnşallah istediğimiz gibi bahar ayları geçiririz. 2004, 2014 yıllarında önemli zirai don olaylarını yaşadık. Sonraki süreçte de kısmı olarak zararlar oldu. Bu kar yağışının şu an için bölgemize faydalı olduğunu söyleyebiliriz" diye konuştu. Fındık üreticisi Ferhat Yüce ise mevcut kar yağışının faydalı olduğunu belirterek, "Şu anda tomurcuklar açmış değil, zirai don tehlikesi yok. Kar yağarsa daha faydalı olur diye düşünüyorum. Şu anda yüksek kesimlerde kar var" ifadelerini kullandı. Öte yandan, Meteoroloji 10. Bölge Müdürlüğü, Ordu’nun iç kesimlerinde kar yağışının etkili olacağını ve bazı bölgelerde kar kalınlığının 20 santimetreye ulaşabileceğini belirterek, ulaşımda aksama ve buzlanma riskine karşı vatandaşları uyardı.

Haber

"Markette fiyatı en fazla artan ürün kuru fasulye"

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Ocak ayında market fiyatlarındaki değişimleri ele aldı. Bayraktar, "41 üründen 23'ü Ocak ayında markette değer kazanırken, 18 üründe ise fiyat düşüşü gözlendi. Kuru fasulye, yüzde 14,9'luk bir artışla en çok zam gören ürün oldu" açıklamasında bulundu. Bayraktar, üretici ile market arasındaki fiyat farkları ve aylık-yıllık girdi maliyet değişimlerini de değerlendirdiği bir basın toplantısı düzenledi. "Ocak ayında üretici ve market fiyatları arasında en yüksek fark yüzde 597,4 ile limonda yaşandı" diyen Bayraktar, sözlerini şöyle sürdürdü: "Limon fiyat farkı ardından yüzde 379,9 ile patates, yüzde 267,2 ile mandalina, yüzde 215,4 ile kuru kayısı ve yüzde 193,6 ile kuru fasulye takip etti. Limon markette, üreticideki fiyatının 7 katı, patates 4,8 katı, mandalina 3,7 katı, kuru kayısı 3,2 katı, kuru fasulye ve kuru incir ise 2,9 katı fiyatla satıldı. Üreticide 4 lira olan limon markette 27 lira 90 kuruşa, 3 lira 80 kuruş olan patates 18 lira 24 kuruşa, 11 lira 50 kuruş olan mandalina 42 lira 22 kuruşa, 140 lira olan kuru kayısı 441 lira 61 kuruşa ve 33 lira 29 kuruş olan kuru fasulye 97 lira 73 kuruşa satıldı." Bayraktar, markette kuru fasulyenin en çok zamlanan ürün olduğunu ama üreticide en büyük artışın yüzde 25,8 ile portakalda gözlendiği bilgisini paylaştı. Bunun yanı sıra, fiyatı en çok azalan ürünün markette yüzde 26,8 ile patlıcan, üreticide ise yüzde 46,8 ile karnabahar olduğunu ekledi. Marketteki genel fiyat değişikliklerine de işaret eden Bayraktar, "Ocak ayında marketteki 41 ürünün 23'ünde fiyat artışı görülürken, 18 üründe düşüş görüldü. Kuru fasulye yüzde 14,9'luk artışla başı çekerken, onu yüzde 12 ile kırmızı mercimek, yüzde 10,7 ile sivri biber takip etti. Patlıcan ise yüzde 26,8'lik düşüşle en çok ucuzlayan ürün oldu" dedi. Üreticideki fiyat değişimlerine gelirsek, 33 üründen 12'sinde zam görülürken, 14'ünde fiyat azalışı oldu. Üreticide en ciddi fiyat düşüşü karnabaharda yüzde 46,8 ile yaşandı. Fiyatı yükselen ürünlerde ise portakal yüzde 25,8'lik bir oranla üst sıradaydı. Bayraktar, karnabaharda sıcak hava nedeniyle bol hasat yapıldığından fiyatların düştüğünü, ancak portakal ve havuçta artan taleple fiyatların yükseldiğini belirtti. Aylık ve yıllık girdi maliyetlerindeki değişimler de incelendi. Ocak ayında, önceki aya göre bazı gübrelerde yüzde 10'a varan artışlar gözlemlendi. Geçen yılın aynı dönemine kıyasla birçok girdi fiyatında çift haneli artışlar oldu. Ayrıca, elektrik, mazot ve tarım ilacı gibi maliyetlerin de belirgin oranda arttığı vurgulandı.

Üreticiler 100 Bin Ton Fındığı Bekletiyor, Fiyatlar Yükseliyor Haber

Üreticiler 100 Bin Ton Fındığı Bekletiyor, Fiyatlar Yükseliyor

Türkiye'nin en önemli tarım ürünlerinden biri olan fındık, 2024 yılında kahverengi kokarca zararlısıyla mücadele etti. Bu durum, resmi rekolte tahminlerinin düşmesine yol açtı. Üreticiler, düşük fiyatlar nedeniyle mahsullerini hemen satmak yerine, fiyatların yükselmesini bekleyerek depolarında tutmayı tercih ediyor. “Üreticilerin Elinde Kıymetli 100 Bin Ton Fındık Var” TZOB Yönetim Kurulu Üyesi Arslan Soydan, 2024 yılı için açıklanan 738 bin tonluk fındık rekoltesinin kahverengi kokarca zararlısı nedeniyle 700 bin ton seviyelerine düştüğünü belirtti. Soydan, "Üreticilerimizin elinde yaklaşık yüzde 15'lik bir fındık bulunuyor. Yani, 100 bin ton civarında kıymetli bir ürün bekletiliyor. İhracat açısından da bu fındığa ihtiyaç var" dedi. Soydan, Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) stoklarının da ihtiyacı karşılayabilecek durumda olduğunu vurgulayarak, "Üreticiler, en iyi fiyatı yakalamak için fındıklarını ellerinde tutuyor. Uygun piyasa şartları oluştuğunda satışı gerçekleştireceklerdir" diye konuştu. Fındık Fiyatları Yükselişe Geçti Serbest piyasada fındık fiyatlarının 130-135 TL seviyesinde olduğunu kaydeden Soydan, 2025 yılı ile birlikte fiyatların yükselişe geçtiğini söyledi. Üreticilerin beklentileri doğrultusunda fiyatların daha da artabileceğini ifade etti. “160 Liranın Altına Satmam” Üreticiler, maliyetlerini karşılayacak seviyeye gelmeden fındıklarını satmayı düşünmüyor. 68 yaşındaki üretici Fikret İlhan, "Benim beklentim en az 160 lira. O fiyattan aşağı satmam mümkün değil. Evimde 3 tondan fazla fındık var, fiyat istediğim seviyeye gelene kadar bekleteceğim. Bu yıl kokarca bahane edilerek fındık düşük fiyattan alındı" dedi.

Kahverengi Kokarca İstilasıyla Mücadele Sürüyor Haber

Kahverengi Kokarca İstilasıyla Mücadele Sürüyor

ORDU (İHA) - Ordu'nun fındık üretimini tehdit eden kahverengi kokarca böceğine karşı mücadele hız kesmeden devam ediyor. 2024 yılı için belirlenen 280 bin ilaçlama noktasından 200 bini şimdiden tamamlandı. Ordu’da istilacı kahverengi kokarcaların yol açtığı zararlar son iki yıldır artış gösteriyor. Fındık üretimini tehdit eden bu böcekle mücadele kapsamında, il ve ilçe tarım müdürlükleri ile sektör paydaşları 2023 yılında 40 bin noktada ilaçlama yaptı. Ekim ayında başlayan 2024 yılı çalışmaları ise 15 ilçeyi kapsayarak 280 bin noktayı hedefliyor. Şimdiye kadar 200 bini aşkın nokta ilaçlanmış durumda ve çalışmaların 10 gün içinde tamamlanması amaçlanıyor. "İLİMİZDE CİDDİ ZARARLARA NEDEN OLUYOR" Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Arslan Soydan, kahverengi kokarcanın özellikle son iki yılda Ordu’da yaygınlaşarak ciddi zararlara neden olduğunu belirtti. Soydan, "Özellikle bahar döneminde kışlaklardan bahçeye dönen kokarcalar, ciddi zararlar verdi. Bununla ilgili yapılan toplantılar neticesinde bir eylem planı hazırlandı. Bu kapsamda kışlak mücadelesi yapılması kararı alındı ve Ordu'nun tamamında 280 bin noktanın ilaçlanması gerektiğine dair tespitler gerçekleştirildi. Bu çalışmalar 15 ilçeyi kapsadı ve bu süreçte Tarım ve Orman Bakanlığı'nın ilaç desteği ile birlikte, ilgili kurumların da desteğiyle ekipler kurularak, 280 bin nokta için ekim ayının ortasında çalışmalar başladı" dedi. "BAHAR DÖNEMİ İÇİN MÜCADELE PLANLAMASI YAPILIYOR" Soydan, havaların ısınmasıyla bahar döneminde yeni mücadeleler yapılması gerektiğini vurguladı. Soydan, "Kışlak mücadelesi bittikten sonra belki ilaçlanmayan noktalar kalabilir, tamamı imha olmayanlar olabilir, bu nedenle kokarcalar, 17-18 derece hava sıcaklığını bulduğu zaman yeniden kışlaklardan bahçelere dönmeye başlayacaktır. Bu süreç başlamadan yeniden bir mücadele planlaması yapılıyor. Böylelikle kahverengi kokarca ile ciddi bir mücadele yapmış olacağız. Bu mücadele temmuz ve haziran aylarında, kokarcaların yumurtlama dönemlerinde de devam edecektir" dedi. Kahverengi kokarca popülasyonunu kontrol altına almak için tüm kurumlar seferber olmuş durumda. Mücadele, zararın en aza indirilmesi için büyük bir çabayla devam ediyor.

TZOB Genel Başkanı Bayraktar: Haber

TZOB Genel Başkanı Bayraktar: "Doğal Afetler Üreticiyi Zorladı"

ANKARA (İHA) - Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, doğal afetlerin tarımsal üretim üzerindeki olumsuz etkilerini değerlendirdi. Bayraktar, "Üreticilerimizin üretime devam edebilmesi için destekler acilen ödenmelidir" diyerek çiftçilere yönelik yardım çağrısında bulundu. Son yıllarda artan doğal afetlere dikkat çeken Bayraktar, 2023 yılında meydana gelen afet sayısının 10 yıl öncesine kıyasla üç kat artarak bin 475'e ulaştığını, 2024'ün ilk sekiz ayında ise 900 afet yaşandığını belirtti. Sel, dolu, fırtına ve hortum gibi olayların çiftçilerin mahsullerine büyük zarar verdiğini vurgulayan Bayraktar, özellikle Samsun'un Bafra ilçesinde yaşanan sel felaketiyle karnabahar, brokoli ve lahana gibi ürünlerin su altında kaldığını hatırlattı. "ÇİFTÇİLER DESTEK BEKLİYOR" Çanakkale’nin Biga ilçesinde ekim ayında meydana gelen dolu afetinde 45 bin dekar çeltik arazisinin zarar gördüğünü aktaran Bayraktar, "Ziraat Odamızdan aldığımız bilgilere göre aradan geçen bir buçuk aylık sürede henüz çiftçilerimizin yaralarını saracak bir gelişme olmadı. Üreticilerimizin üretime devam edebilmeleri için destekler acilen ödenmelidir" diye ekledi. "TARIM SİGORTASI VE DEVLET DESTEĞİ ÖNEMLİ" Antalya ve Mersin'in Türkiye’deki örtü altı üretim alanlarının yüzde 65’ini oluşturduğunu söyleyen Bayraktar, bu bölgelerde yaşanan afetlerin meyve-sebze fiyatlarını artırabileceğini dile getirdi. Tarım sigortalarının önemine dikkat çekerek, devlet desteklerinin artırılması ve sigorta primlerinin çiftçiler için daha uygun hale getirilmesi gerektiğini ifade etti. "ÜRETİM KESİNTİYE UĞRAMAMALI" Bayraktar, afet sonrası sağlanan yardımların artırılması gerektiğini belirterek, "Çiftçilerimizi tarımsal üretimden koparmamak ve ülkenin gıda arzını korumak birincil gayemiz olmalıdır. Halihazırda yüklü borçlar altına girerek tarımsal üretim yapan çiftçilerimizin ekonomisi birkaç saat içinde yaşanıp biten doğal afetlerle sarsılmaktadır. Bu sebeple doğal afetlerin sonrasında yapılan yardımlar artırılmalı, çiftçilerimiz ayakta tutulmalıdır" dedi. Gıda fiyatları hakkında da yorumda bulunan Bayraktar, "Bir ürünün yalnızca bulunabilir değil, tüketici tarafından satın alınabilir olması da önemlidir. Bu yüzden gıda enflasyonunun körüklenmesine sebep olacak bu gibi doğal afetlerde çiftçilerimize daha fazla destek olunmalıdır. Unutulmamalıdır ki üretimden bir kez kopan çiftçimizi geri getirmek çok zordur. Destekler üreticilerimize zamanında ulaştırılmalıdır. Geç verilen destek, destek değildir" diye konuştu.

Kahverengi Kokarca Tehdidi: Fındık Üretiminde Yüzde 75 Kayıp Riski Haber

Kahverengi Kokarca Tehdidi: Fındık Üretiminde Yüzde 75 Kayıp Riski

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, dünya fındık üretiminin yüzde 64'ünü gerçekleştiren Türkiye'nin karşı karşıya olduğu kahverengi kokarca tehdidine dikkat çekti. 2017'de Gürcistan'dan Borçka'ya yayılan zararlı, bugün tüm Karadeniz Bölgesi'nde tarımsal üretimi tehdit ediyor. Geçen yıl fındıktaki zararın yüzde 25'e ulaştığını belirten Bayraktar, randımanda yüzde 30-35 düşüş ve küflü-çürük oranlarında yüzde 40'a varan artış yaşandığını açıkladı. Tedbir alınmaması durumunda bu oranın yüzde 50-75'e çıkabileceği ve yıllık 2 milyar doların üzerindeki ihracat gelirinin risk altına girebileceği uyarısında bulundu. Bakanlığın 2023-2025 yıllarını kapsayan Kahverengi Kokarca Eylem Planı kapsamında bölgede 3 bin 500'e yakın feromon tuzak dağıtıldı ve 35 ilde 207 bin 286 samuray arısı doğaya salındı. Bayraktar, bu çalışmaların artırılması gerektiğini vurguladı. Sadece fındıkta değil, 300'den fazla üründe zarara yol açan kahverengi kokarca ile mücadelede tüm kurumların işbirliği yapması gerektiğini belirten Bayraktar, üreticilerin borçlarının yeniden yapılandırılması ve biyolojik mücadele yöntemlerinin geliştirilmesi çağrısında bulundu. Nisan ayından itibaren tarım alanlarına yayılan zararlıyla mücadelede hem kimyasal hem de biyolojik yöntemlerin kullanılması gerektiğini vurguladı.

TZOB Başkanı Bayraktar'dan Kuraklık Uyarısı Haber

TZOB Başkanı Bayraktar'dan Kuraklık Uyarısı

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, 2023 yazında yağışların normal seviyelerin çok altında kaldığını belirterek, bu durumun hububat ekimlerini ciddi şekilde etkilediğini açıkladı. Bayraktar, ekim dönemi için gerekli yağışların sağlanamaması ve kuraklık nedeniyle birçok çiftçinin hububat ekimi yapamadığını ifade etti. YAĞIŞLAR NORMALİN ÇOK ALTINDA Bayraktar, 2023 yılının ekim ayında yağışların normale göre yüzde 26 oranında azaldığını belirterek, bu durumun buğday ve arpada ekim dönemi süresinin uzamasına neden olduğunu vurguladı. Çiftçilerin, mevsimsel zorluklarla başa çıkabilmek için ekim tarihlerini 20 gün ile 1 ay arasında ertelemek zorunda kaldığını söyledi. İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ TARIMI DERİNDEN ETKİLİYOR İklim değişikliğinin tarıma etkilerini değerlendiren Bayraktar, "İklim değişikliği, yağış rejiminde değişikliğe, doğal afetlere, sıcaklık artışına ve kuraklığa neden oluyor. Dolayısıyla iklim değişikliğinin olumsuz etkilerini en fazla tarım sektörü hissediyor" dedi. Bu değişikliklerin, özellikle su kaynakları üzerindeki etkisinin büyük olduğunu belirterek, su sıkıntısının önümüzdeki yıllarda daha da artacağına dikkat çekti. SU KAYNAKLARININ SÜRDÜRÜLEBİLİR YÖNETİMİ KRİTİK   Bayraktar, ülkemizin su zengini olmadığını ve su stresi altında bir ülke konumunda olduğunu belirterek, su kaynaklarının etkin bir şekilde yönetilmesinin önemine vurgu yaptı. "Ülkemizde 98 milyar metreküp yerüstü, 14 milyar metreküp yeraltı suyu olmak üzere toplam 112 milyar metreküp kullanılabilir su miktarı bulunuyor. Bu miktarın 44 milyar metreküpü tarımda, 13 milyar metreküpü sanayi ve içme-kullanma olarak kullanılıyor. Yani kullandığımız suyun yüzde 77’si tarımda kullanılıyor" dedi. Ayrıca, sulama yatırımlarının tamamlanmaması ve sulama sistemlerinin verimsizliğine dikkat çekerek, sulama altyapısının iyileştirilmesi gerektiğini söyledi. MODERN SULAMA YÖNTEMLERİNE YATIRIM YAPILMALI Bayraktar, sulama yöntemlerinin modernize edilmesi gerektiğini ve çiftçilerin suyu daha verimli kullanabilmesi için eğitilmeleri gerektiğini ifade etti. Bunun yanı sıra, çiftçilerin modern sulama sistemlerine geçiş yapabilmeleri için teşvik ve kredi imkanlarının artırılması gerektiğini vurguladı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.