TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Uhk

AGRONEWS - Uhk haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Uhk haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Hububat sektörünün kalbi Gaziantep’te attı Haber

Hububat sektörünün kalbi Gaziantep’te attı

Tarım ve Orman Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO), Ulusal Hububat Konseyi (UHK) ve Gaziantep Ticaret Borsası (GTB) iş birliği ile 2023 Yılı Hububat Değerlendirme ve 2024 Yılı Beklentileri Paneli’ Gaziantep’te düzenlendi. GTB’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen panelde bakanlık birimleri, sektör paydaşları ve akademisyenler, hububat sektörünün genel durumunu değerlendirerek, geleceğe yönelik beklentiler hakkında görüşlerini ifade ettiler. Şehitkamil Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen panele, Gaziantep Vali Yardımcısı Hüseyin Kaptan, TMO Genel Müdürü Ahmet Güldal, TOBB Borsalar Konsey Başkanı Hüseyin Çevik, UHK Başkanı Özkan Taşpınar, Ticaret Bakanlığı Lisanslı Depo Daire Başkanı Bahar Emre, TMO Alım ve Muhafaza Daire Başkanı Gökhan Gürbüz, Bitkisel Üretim Genel Müdür Yardımcısı İhsan Emiralioğlu, TÜRİB Genel Müdürü Ali Kırali, GSO Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ünverdi, NTB Başkanı İbrahim Sarı, TUSAF Başkanı Haluk Tezcan, Türkiye Makarna Sanayicileri Derneği Başkanı Aykut Göymen, Kurum Müdürleri, Ziraat Oda Başkanları, sektör temsilcileri ve davetliler katıldı. Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) Genel Müdürü Ahmet Güldal, panelin açılışında yaptığı konuşmada kuraklık, pandemi, savaş, ürün azlığı, ürün çokluğu gibi dünya piyasalarını etkileyen unsurların son 45 yılda sıklıkla karşılaşılan sorunlar olduğunu söyledi. Dünyanın herhangi bir yerinde meydana gelebilecek bir olumsuzluk veya afetin tüm sektörleri etkileyecek boyutta sonuçlar oluşturabildiğini kaydeden Güldal, “Tedarikli olmak zorunda olduğumuzu hep biliyoruz. Türkiye’de özellikle pandemi döneminde dünyanın diğer birçok ülkesinde olduğu gibi hiçbir şeyin eksikliği çekilmedi. Burada sektörlere de ilgili sektörlere de başta bizim olduğumuz un makarna ve yem gibi temel gıda maddelerinin üretildiği sektörlere de üreten sektörlerle çok teşekkür ediyorum. Devletin vermiş olduğu hedeflerle ve katkılarla onlar ellerini taşınan altına koyarak ülkemizde hiçbir problemi, hiçbir sıkıntıyı, tüketiciye, insanımıza yaşatmadılar. O süreçleri geçirdik çok şükür” dedi. GTB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akıncı da konuşmasında hububat üretiminin Türkiye tarımının bel kemiğini oluşturduğunu ifade etti. Türkiye tarım arazilerinin yaklaşık yüzde 75’ni hububatın kapsadığını dile getiren Akıncı, ülkemizin zengin bir tarım ülkesi olduğunu ve bunun kıymetinin çok iyi bilinmesi gerektiğini söyledi. Tarımın hayatın kaynağını oluşturduğuna dikkat çeken Akıncı, “Pandemi süreci, Rusya ve Ukrayna arasında yaşanan savaş, iklim değişikleri ve aşırı kuraklıklar tarımın önemini bizlere bir kez daha hatırlattı. Özellikle salgın hastalık sırasında tedarik zincirleri büyük yara aldı. İnsanoğlunun gıdayı para ile alamadığı zor bir dönemi yaşadık. Yaşadığımız tüm bu olayları göz önüne aldığımızda, tarım ve gıdanın ülkeler için ne kadar önemli bir ulusal güvenlik meselesi olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz” ifadelerini kullandı. Tarımda dijitalleşmenin önemine de değinen Akıncı, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Tarımsal üretimde teknoloji odaklı çalışmalara hız vermeliyiz ve teknolojinin asla uzağında kalmamalıyız. Tarlamızda, bağımızda, bahçemizde verimliliği artırıcı ekim, sulama, hasat ve diğer tarımsal faaliyetlere katkı sunacak teknolojileri mutlaka yaygınlaştırmalıyız. Kısacası tarımsal ürünlerin verimini ve kalitesini modern teknolojiyle harmanlayıp, Tarım 4.0 devrimini ıskalamamız gerekiyor". Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri Sektör Kurulu Başkanı Ahmet Tiryakioğlu da panelde yaptığı konuşmada, Hububat Mamulleri Dış Ticaretinde Türkiye’nin genel durumu ve yaşanan gelişmeler hakkında bilgiler verdi. Sınıflandırmasına göre Türkiye’de “Bitkisel Ürünler” ihracatı yapan 8 sektör bulunduğunu belirten Tiryakioğlu, “Bu sekiz sektörümüzün 2023 yılı 11 aylık toplam ihracatı 21,3 milyar dolar. Hububat sektörü bunun 11,3 milyar dolarını tek başına karşılamakta. Hububat sektörü ilk 11 ayda değerde yüzde 9 miktarda ise yüze 35’lik bir artış yakalamış durumda. 6 birlik olarak 2023 de 13 milyar dolar ihracat hedefimizi inşallah tutturacağız” diye konuştu. Sektör kurulu olarak bu sene önemli bir gelişmeye imza attıklarını anlatan Tiryakioğlu, açıklamalarına şöyle devam etti. “Birlikte rahmet var diyerek güzel bir birliktelik sağladık. Sektör bünyesinde bulunan ve 12 bin 700 üyesi bulunan 6 birlik, TGDF, ETÜDER, ICA FUAR ve ALZ fuarcılık bir araya gelerek Türkiye Gıda Platformunu kurduk. İlk icraatımızı bu seneki fuarda gerçekleştirdik. Her yıl 20 bin metrekare olan fuar bu sene bu birlikteliğin verdiği bereketle 40 bin metrekare alana ulaştı. Türkiye Gıda Platformu olarak birkaç yıl içinde WorldFood İstanbul Fuarı’nı dünyanın en önemli gıda fuarı haline getirmeyi hedefliyoruz. Bunun yanı sıra Turquality destek programından yararlanarak şekerli mamuller ve bulgur özelinde iki ayrı tanıtım projesini de hayata geçireceğiz.” Türkiye’nin bir tarım ülkesi olduğunu vurgulayan Ulusal Hububat Konseyi Başkanı Özkan Taşpınar da yaptığı konuşmada “Dört değişik mevsimi ve 7 tane değişik coğrafi bölgesi bulunan bir ülkede yaşıyoruz. Neredeyse ülkemizde yetiştirilemeyen bir bitki yok. Ülkemiz kendi kendine yeten bir ülke ve biz bununla her zaman gurur duyuyoruz” ifadelerini kullandı. 2022 ve 2023 yılı hububat üretimlerine yönelik değerlendirmelerde bulunan Taşpınar, “2022 yılı çok sıkıntılı bir şekilde başladı, güz ayında çok hafif yağmurlar yağdı. Tarımsal bir kuraklar yaşanmadı ama yaşanmakta üzereydi diyebiliriz. Şubat ayındaki olumlu yağışlarla birlikte çok güzel bir rekolte elde ettik. 2021 de oldukça sıkıntılı bir süreç yaşamıştık, oldukça verim düşüklüğü vardı ve çoğu tarlalara biçerdöver dahi girememişti. Bu sene bolluk bereket dolu bir yıl yaşadık çok şükür. 2021’de yaşanan rekolte sıkıntısını TMO’nun destekleriyle çok sıkıntı çekmeden rahat bir şekilde atlatmıştık. Şimdi 2023’te ufak tefek sıkıntılar yaşandı ama bu da bolluktan kaynaklandı. Tabi üretimin darlığında da bolluğunda da bazı sıkıntılar yaşanabiliyor. Önemli olan her iki süreçte de gerekli tedbirlerin alınması ve sürdürülebilirliğin sağlanabilmesi. Bu sen en son verilerimize göre 21,8 milyon ton bir buğday rekoltesi elde edildi. Böylelikle fiyatlardaki olumsuzluklar dengelendi. Oldukça verimli bir sezonu geride bırakmış olduk” ifadelerini kullandı. Son üç yılda hububat sektörünün üretiminde ve ticaretinde önemli gelişmeler ve risklerin yaşandığına dikkat çeken TOBB Borsalar Konsey Başkanı Hüseyin Çevik, “Pandemi, iklimsel kuraklık, Rusya-Ukrayna Savaşı ile hububatın önemi arttı. Emtia fiyatlarındaki belirsizlik ve üretime bağlı olarak piyasalar ciddi derecede sarsıldı. Ülkemiz açısından ise hububat, bitkisel ve hayvansal üretimimizin omurgasını oluşturmakta. Bunun öneminden dolayı değişen ve gelişen şartlar karşısında yerinde ve zamanında yapılan fevkalade tedbirlerle üretim ve ticaret sürmüştür. Üretimden yana politikalar, üreticilere verilen hazine destekleri, TMO’nun piyasayı regüle görevini yerinde ve zamanında yapması süreci en az zararla atlatmamızı sağladı” diye konuştu. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler ve Gıda Daire Başkanı Kenan Seçkin ise konuşmasında Gaziantep tarım alanları ve Gaziantep Büyükşehir Belediyesinin tarımsal alanda yaptığı çalışmalar ve destekler hakkında bilgiler verdi. Gaziantep’in 6 milyon 800 bin dekar arazi varlığına sahip olduğunu kaydeden Seçkin, bunun 3,4 milyonun tarımsal alan olarak kullanıldığını geri kalan kısmının ise ormanlık, mera ve tarım dışı alanlardan oluştuğunu söyledi. Açılış konuşmalarının ardından 2023 Yılı Hububat Değerlendirme ve 2024 Yılı Beklentileri Paneli’ne geçildi. UHK Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr Bayram Sade’nin moderatörlüğünde gerçekleşen ilk panelde, Bitkisel Üretim Genel Müdür Yardımcısı İhsan Emiroğlu, Tarımda Planlı Üretim ve Depremin Bölge Tarımına Etkileri, TMO Alım ve Muhafaza Daire Başkanı Gökhan Gürbüz, TMO Hububat Politikaları ve Sezon Değerlendirmesi, TÜM Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri Sektör Kurulu Başkanı Ahmet Tiryakioğlu, Hububat Mamulleri Dış Ticaretinde Türkiye’nin Durumu ve UHK Araştırma ve Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr Süleyman Soylu ise Mevcut Ekiliş, Bitki Gelişimi ve Yeni Sezon Beklentileri konularında sunum yaptı. UHK Başkan Yardımcısı Yaşar Serpi’nin moderatörlüğünü yaptığı günün ikinci oturumunda ise TÜRİB Genel Müdürü Ali Kırali, Hububat Üretiminde ve Ticaretinde TÜRİB’in Rolü ve Etkileri, TUSAF Başkanı Haluk Tezcan Un Sektörünün Durumu, Ticaret Bakanlığı Lisanslı Depo Daire Başkanı Bahar Emre, Lisanslı Depoculukta Yaşanan Gelişmeler, Türkiye Makarna Sanayicileri Derneği Başkanı Aykut Göymen ise Makarna Sektörünün Genel Durumu ve Önerileri hakkında konuşma gerçekleştirdiler. Panelin sonuç beyannamesi önümüzdeki günlerde UHK tarafından açıklanacak.

UHK’nin buğday rekolte tahmini 21 buçuk milyon tona yükseldi Haber

UHK’nin buğday rekolte tahmini 21 buçuk milyon tona yükseldi

UHK’nin '2022-2023 (1 Ekim 2022-31 Mayıs 2023) Buğday Üretim Rekolte Tahmini ve Değerlendirme Raporu' dün yayımlandı. Raporda Türkiye buğday rekoltesinin 21 buçuk milyon ton civarında olacağı belirtilirken, yeni rakamın UHK’nin geçen ayki ilk tahmini olan 20,75 milyon tonun üzerinde olması dikkati çekti. Türkiye’nin 2022-2023 üretim yılı 1 Ekim-31 Mayıs arası 8 aylık gelişme döneminde 441 yağış aldığı ve bunun uzun yıllar ortalamasının yüzde 9 altında olduğu görülen raporda, kış mevsiminin, son 63 yılın en düşük yağış alan ikinci kış mevsimi olduğu yer aldı. Kurak geçen sonbahar ve kış mevsiminin ardından ilkbaharla birlikte yağışların yoğun alındığı bir dönem yaşadıklarının altı çizilen raporda şunlar kaydedildi: “Bitki gelişimi açısından son derece kritik olan ilkbahar aylarının üçünde de yağışlar uzun yıllardan yüksek olmuş, ilkbahar mevsiminde ülke ortalaması 250 mm civarında yağış alınmıştır. Böylece gelişim ve verimlilik açısından kritik önemde olan mart ve nisan aylarındaki, bazı bölge ve lokasyonlar için ise mayıs ayındaki yüksek yağışlar rekolte beklentisini artırmıştır. Bazı bölge ve lokasyonlarda bahar yağışlarının, özellikle mayıs ve haziran aylarında sel ve taşkınlara, dolu tahribatına neden olduğu gözlemlenmiştir. Bahar aylarındaki yüksek yağışlar ve nemli ortam başta mantari etmenler olmak üzere farklı hastalıkların çıkmasına yol açtığı, ancak birçok üreticinin teknik kadroların desteği ile gözlemlerini yaparak, gerektiğinde koruyucu ilaçlama ile kontrolü yapabildiği değerlendirilmiştir.” Buğday rekolte tahmini 21 buçuk milyon ton Buğday ekim alanının 2022-2023 üretim yılında 7,3 milyon hektar olduğunun öngörüldüğü vurgulanan raporda, “Ekim alanlarındaki değişim, yağış miktar ve dağılımları ile verim üzerine etken lokal faktörler birlikte değerlendirildiğinde buğday rekoltesinin uzun yıllar ortalamasına göre; Marmara Bölgesinde aynı düzeyde kalacağı, Ege ve Akdeniz Bölgelerinde yüzde 3’er, Güneydoğu Anadolu Bölgesinde yüzde 7, İç Anadolu Bölgesinde yüzde 10, Doğu Anadolu Bölgesinde yüzde 12 ve Karadeniz Bölgesinde yüzde 20 artacağı öngörülmüştür. Bölgesel bu değerlendirmeler ışığında bu üretim yılındaki rekoltenin, uzun yıllar ortalamasına göre yüzde 7,5 artarak 21 buçuk milyon ton olarak gerçekleşebileceği değerlendirilmiştir” ifadeleri yer aldı.

Artan yağışlar buğdayda rekolte beklentisini yükseltti Haber

Artan yağışlar buğdayda rekolte beklentisini yükseltti

Ulusal Hububat Konseyi (UHK) Yönetim Kurulu Başkanı Özkan Taşpınar, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde Türkiye Un Sanayicileri Federasyonu (TUSAF) tarafından düzenlenen 17. Uluslararası Kongre ve Sergisi'nde, Türkiye Buğday Piyasaları ve Geleceğe Dönük Beklentiler konulu oturumda yaptığı konuşmada, küresel buğday üretiminin bu sene önceki yıla göre 1,5 milyon artışla 789,8 milyon tona ulaşacağının tahmin edildiğini vurguladı. Türkiye'de ise buğday ekiminden sonra 6 ay boyunca yağışların az seyrettiğine işaret eden Taşpınar, mart ayından sonra yağışların artarak devam ettiğini hatırlattı. Taşpınar, ilkbahar aylarının ülke genelinde yağışlı geçiyor olmasının rekolte beklentisine olumlu yansıdığının altını çizerek, şunları söyledi: "Bölgesel değerlendirmeler ışığında bu üretim sezonundaki rekoltenin, uzun yıllar ortalaması olan 20 milyon tona göre yüzde 3,75 artarak 20 milyon 750 bin ton olarak gerçekleşebileceğini tahmin ediyoruz. Toprak Mahsulleri Ofisinin buğday alım fiyatlarının hem üreticiyi hem sanayiciyi hem de tüketiciyi gözeteceğinden bir şüphemiz yok. Daha önce açıklanan fiyatlar bu şekilde olmuştu. Hasat dönemi öncesinde çeşitli maliyet ve fiyat değerlendirmeleriyle üreticilerimizin kafalarını karıştırmanın bir faydası yoktur." Sürdürülebilir buğday üretimi için su yetersizliği olan havzalara dış havzalardan su getirme projelerinin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğine dikkati çeken Taşpınar, buğdayda gelir koruma sigortasının ülke çapında uygulanmasının üreticiye fayda sağlayacağını anlattı. Türkiye Ürün İhtisas Borsası Genel Müdürü Ali Kırali de geçen seneye oranla buğday üretiminde rahat bir sezona girildiğini belirtti. Buğdayın dünyada giderek daha kıymetli bir ürün haline geldiğine işaret eden Kırali, "Bu kadar kıymetli bir ürünün saklanması için lisanslı depoların kullanılması gerekli. Şu an depo kapasitelerimiz giderek artıyor." dedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.