TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Yayla

AGRONEWS - Yayla haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Yayla haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Erzincan’da Yılın Son Kuzuları Üreticilere Mutluluk Getirdi Haber

Erzincan’da Yılın Son Kuzuları Üreticilere Mutluluk Getirdi

ERZİNCAN (İHA) – Erzincan’da küçükbaş hayvancılıkla uğraşan üreticiler, yeni yıla sayılı günler kala doğan kuzularla büyük bir sevinç yaşadı. Yaz boyunca yaylalarda yoğun bir tempoda çalışan üreticiler, kış mevsimi için Erzincan merkezdeki köylerine döndüler. Bu dönemde başlayan kuzu doğumları, üreticilerin yüzünü güldürdü. 2024 yılının son günlerinde alınan ilk mahsuller, üreticilere büyük bir moral kaynağı oldu. Kışın en yoğun mesaisine giren üreticiler, doğan kuzuların bereketini kutladı. Başpınar Mahallesi’nde hayvancılıkla uğraşan İbrahim Erel, yeni doğan kuzularını kucağına almanın mutluluğunu dile getirerek, "Yılımızın ilk emeğini, ilk bereketini şu an kucaklamış bulunmaktayız. Bu maraton süreci içerisinde üreticimiz, yayla şartlarında yaşadığı zorluklardan sonra tekrar kendi yerleşkelerine geri dönüp bu bereketin, bu mahsulün sevincini yaşıyor. Bu sevincimi belirtirken tabi ki şikayetçi olduğumuz konular da var. Üreticimize daha çok sahip çıkılsın. Çünkü bir ülkenin en büyük silahı üretmektir ve emektir. Üretici olarak bizim tek kazancımız bu kuzudan elde edeceğimiz gelirdir. Bunun dışında peynirimiz var. Peynirden elde ettiğimiz gelirin büyük bir kısmı hatta tamamı, çok pahalı olan arpa samana gidiyor ve üreticimize çok şey kalmıyor" dedi. Erel, ayrıca gençlerin hayvancılıktan uzaklaşmasına dikkat çekerek, "Bir diğer sıkıntımız da gençlerimizin giderek bu meslekten uzaklaşmaları. Yine söylüyorum bir ülkeyi ayakta tutan emektir, üretmektir, buna sahip çıkalım. Gençlerimizi de tekrardan kendi mesleklerine davet ediyorum. Her şey okuyup bir yerlere gitmek değil, istedikleri kadar gitsinler, üretilmedikten sonra onların paraları da kazançları da inanın ki hiçbir şeye yaramayacak. Gençlerimizi de bu mesleğe davet ediyorum" çağrısında bulundu. Erel, kuzu doğumlarının aralık ayında başlayıp nisan ayına kadar devam edeceğini ve bu süreçte doğan her kuzunun kendilerine mutluluk getireceğini sözlerine ekledi.

Üreticiden 100 TL’ye Çıkan Peynir, Markette 400 TL Oluyor Haber

Üreticiden 100 TL’ye Çıkan Peynir, Markette 400 TL Oluyor

ERZİNCAN (İHA) - Erzincan’da tulum peyniri üreticileri, ürünlerinin market raflarında 350-400 TL’ye satılırken kendilerinin yalnızca 100 TL kazandığını belirterek yaşadıkları adaletsizliği dile getirdi. Günebakan Köyü’nde hayvancılıkla uğraşan Murat Kamay, peynir üretim sürecinde büyük emek harcadıklarını ancak bu emeğin karşılığını alamadıklarını söyledi. Kamay, "Beşinci ayda biz yaylaya çıkıyoruz, on bir, on ikinci aya kadar. Çoluk çocuğumuzla birlikte hepimiz bu mesleği sürdürüyoruz. Aynı zamanda tulum peyniri üreticisiyiz. Ürettiğimiz peynirleri biz yüz liradan satıyoruz" dedi. Aynı köyden Mustafa Erdoğan, artan yem ve çoban maliyetlerinin üreticiyi zorladığını, kazancın büyük kısmının aracılara gittiğini ifade etti. Hem üretici hem de tüccar olarak çalışan Hacı Genç ise fiyat farkından aracıların faydalandığını belirtti. Genç, "Ben kilosunu 100 TL’ye alıyorum, bana 180 TL’ye mal oluyor. Ben toptan satmaya kalksam kimse 260 TL’ye almıyor. Şimdi bakkallara marketlere bakarsan 300-350’ye satıyorlar" diye konuştu. Akyazı Mahallesi’nden İlhan Koyun, 7 ay yaylada çalıştıklarını ancak maliyetleri bile karşılayamadıklarını söyledi. "Peynirlerimizi tüccarlar 100 TL’ye aldılar. Benim sattığım peynir 220 koyundan yaklaşık 3 ton. Yani çobanı, emeğimizi, arabasını, ilacını baz alırsak bize hiçbir şey kalmadı. En azından bir asgari ücret ben ve çocuklara kalmış olsaydı idare ederdik. Borcumuzu harcımızı, gittiğimizi geldiğimizi biz peynirle karşılayamadık. Emeğimizin karşılığını alamıyoruz. Sadece kuzu da sağlıklı doğarsa bize o kalıyor" diye ekledi. Erzincan’da şarkütericilik yapan Nusret Sürcü ve Murat Baydil de tulum peynirinin fiyatını belirlerken maliyetlerin etkili olduğunu belirtti. Ancak üreticiler, emeğin adil bir şekilde değerlendirilmesi ve fiyat farkının çözülmesini talep ediyor.

Yaylada ürettiği hayvansal ürünleri satıyor Haber

Yaylada ürettiği hayvansal ürünleri satıyor

Batman’da yaşayan 6 çocuk annesi 40 yaşındaki Senem Demir, kaynanasından devraldığı hayvancılık işinde yaylada ürettiği hayvansal ürünleri satarak ailesine katkıda bulunuyor. Kendi hayvanlarından elde ettiği organik hayvansal ürünleri Türkiye’nin dört bir yanına gönderen Senem Demir, sattığı organik ürünlerinden elde ettiği gelirle hem ailesine katkı sağlıyor, hem de çocuklarını okutuyor. 15 yıldır hayvancılıkla uğraştığını belirten Demir, göçer olduklarını ve Tatvan’dan Batman’a geldiklerini söyledi. Hayvancılığın, kaynanasının işi olduğunu, o emekli olduktan sonra devraldığını dile getiren Demir, "Yaylaya gidiyoruz, yayladan Batman’a geliyoruz. Peynirimizi her yere satıyoruz. İstanbul, İzmir ve Ankara’ya sipariş üzerine satıyoruz. Müşteriler, ’dükkan açın, biz de gelsek oradan alsak’ dediler. 6 çocuğa bakıyorum. Çocuklar da üniversiteye gidiyor. Hem çalışıyorum hem çocuklara bakıyorum" dedi. Hem yaylaya gittiğini hem de buraya geldiğini ifade eden Demir, "Hayvan sağıyoruz, hayvan alıyoruz, satış yapıyoruz hayvanları satıyoruz. Babam tüccardı, aylık belki bin tane hayvan alıp satıyordu. Ben de onun izinden gidiyorum. Ben de hayvan alıyorum satıyorum. Her yere gidiyorum. Ahlat’a, Tatvan’a, Bitlis’e, Van’a gidiyorum. 15 senedir bu işi yapıyorum. 81 ilde satış yapıyoruz. Sosyal medya üzerinden satış yapıyoruz. Millet telefon açıyor, adreslerini bize gönderiyorlar biz de gönderiyoruz" diye konuştu. Hiç okul okumadığını aktaran Demir, "Bu işi yapıyorum, çocuklar da öğrensin kimseye muhtaç olmasın kendi ayaklarının üstünde dursunlar istiyorum. Her zaman da onlara söylüyorum kimseye muhtaç olmayın çalışın, kazanın. Ben çalışmaktan hiç korkmuyorum. Kadınlara mesajım var. İş ayıp bir şey değil. İnsan ne kadar çalışsa o kadar iyi. Kendi ayaklarının üzerinde dursunlar. Çocuklara örnek olsunlar, çocuklar okusunlar. Ben okumamışım, çocuklarım okusun yeter ki bir yere gelsinler, iş sahibi olsunlar diyorum" şeklinde konuştu. "Organik ürünleri daha sağlıklı bulduğumuz için bunu tercih ediyoruz" "Koçer abla dükkanıyla yeni tanıştık" diyen müşterilerden Ahmet Onatlı, "İkinci kez geliyoruz. Hem temizliğinden hem de ürünlerinden çok memnunuz. Aslında daha önce de bu işi yapan bir ablamız. Gerçekten çok güzel ürünler var, organik ve kaynağının nerden olduğunu biliyoruz. Biz buraya gelip alışveriş yaptığımızda başka şehirdeki arkadaşlarımıza ve dostlarımıza da ürün gönderiyoruz. Şu anda aldıklarımı İzmir’e göndereceğiz" dedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.