TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Yerli Tohum

AGRONEWS - Yerli Tohum haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Yerli Tohum haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Hektaş, Yerli Tohumlarla Türkiye Tarımına Güç Katıyor Haber

Hektaş, Yerli Tohumlarla Türkiye Tarımına Güç Katıyor

Gıda güvenliği ve bağımsızlığının temel taşlarından biri olan tohum, ülkeler için stratejik bir öneme sahip. Hektaş, yerli tohum çalışmalarına verdiği önemle, Türkiye'nin tohumda dışa bağımlılığını azaltmayı ve gıda egemenliğini güçlendirmeyi hedefliyor. Hektaş'ın Çalışmaları: Çeşitliliğe Odaklanma: Hektaş, farklı iklim koşullarına ve toprak özelliklerine uygun, yüksek verimli ve hastalıklara dayanıklı tohum çeşitleri geliştiriyor. Ar-Ge Yatırımları: Şirket, Ar-Ge merkezinde yaptığı çalışmalarla tohum ıslahında önemli adımlar atıyor. Çiftçi Odaklı Yaklaşım: Hektaş, geliştirdiği tohumları çiftçilerin ihtiyaçlarına göre belirliyor ve onların geri bildirimlerini dikkate alıyor. Sürdürülebilirlik: Çevreye duyarlı üretim yöntemlerini benimseyen Hektaş, sürdürülebilir tarımın gelişimine katkıda bulunuyor. Hektaş Tohum Markası: Areo Tohumculuk olarak başlayan yolculuğuna artık Hektaş Tohum olarak devam eden şirket, güçlü marka bilinirliği sayesinde çiftçilerin güvenini kazanmayı hedefliyor. Hektaş Tohum markası altında geliştirilen "Volkan" ve "Selçuk Bey" gibi yeni pamuk çeşitleri, çiftçilere yüksek verim ve kaliteli ürün imkanı sunuyor. Sektörde Öncü Rol: Hektaş, tarım sektöründe en fazla Ar-Ge yatırımı yapan şirketlerden biri olarak öne çıkıyor. Şirketin F.A.R.M. (Farming, Analysis, Research & More) adlı tarımsal inovasyon merkezi, modern tarım uygulamalarının geliştirilmesi ve yeni teknolojilerin tarıma entegre edilmesi konusunda önemli çalışmalar yürütüyor. Sonuç: Hektaş, yerli tohum çalışmalarına verdiği önemle Türkiye tarımına önemli katkılar sağlıyor. Şirketin bu çabaları, ülkemizin gıda güvenliğini güçlendirerek, tarım sektörünün daha sürdürülebilir ve verimli hale gelmesine katkı sağlayacak.

Tarım başkenti Konya, 11 ürünün üretiminde Türkiye’de birinci Haber

Tarım başkenti Konya, 11 ürünün üretiminde Türkiye’de birinci

Ülkedeki üretim alanlarının yaklaşık olarak yüzde 7.86’lık bölümünü karşılayan Konya, 11 farklı üründe üretim miktarı olarak Türkiye’de ilk sırada bulunuyor. Konya’da yaklaşık olarak 19 milyon dekarlık ekim alanında üretim yapılıyor. Geçtiğimiz kış döneminde kar yağışının az olması ile rekoltede düşüş endişesi ilkbahar yağışlarıyla yerini bereketli bir sezona bıraktı. Hububat alanında verimli bir dönem geçiren Konya Ovasında, yeşil bitki olarak bilinen pancar, havuç ve mısır gibi ürünlerin hasadı devam ediyor. Ülkedeki üretim alanlarının yaklaşık olarak yüzde 7.86’lık bölümünü karşılayan tahıl ambarı Konya, tarımsal üretim değeri olarak 33.10 milyar liralık bir değeri elde etmiş durumda. Konya, sağlanan destekler ve üretimin gelişmesiyle buğday, arpa, şeker pancarı, dane mısır, havuç, kanola, korunga, kuş yemi, acı bakla, macar fiği ve lale olmak üzere 11 üründe üretim miktarı bakımından Türkiye’de ilk sırada yer alıyor. "Konya’nın Türkiye’deki alanların yaklaşık yüzde 7.86’sına tekabül eden bir tarım arazisi var" Konya Ovasının Türkiye’deki üretim alanlarının yaklaşık olarak yüzde 7.86’lık bir kısmını karşıladığını kaydeden Konya İl Tarım ve Orman Müdürü Duran Seçen, "Konya, 40 milyon dekar üzerinde yüzölçümü ile Türkiye’nin en büyük yüzölçümüne sahip. Tabii 19 milyon dekara yakın tarım arazisiyle de Türkiye’de en fazla tarım arazisi olan iliz. Bu tarım arazisi yönüyle de Türkiye’deki alanların yaklaşık yüzde 7.86’sına tekabül eden bir tarım arazisi varlığımız var. Tarım arazilerimizde tarla bitkilerinden sebzeciliğe, sebzecilikten tıbbi aromatik bitki yetiştiriciliğine kadar birçok ürünün yetiştirildiği geniş bir üretim yelpazesine sahibiz" dedi. "Türkiye genelinde 11 üründe Türkiye birincisiyiz" Konya’nın Türkiye genelinde bir üretim merkezi konumunda olduğunun altını çizen İl Müdürü Duran Seçen, "Konya’mız sadece bitkisel üretimde değil, hayvancılıkta da söz sahibi. Yaklaşık 928 bin büyükbaş hayvan varlığıyla Türkiye’de ilk sıradayız. Yine 3 milyon 50 bin civarında küçükbaş hayvan varlığıyla Türkiye’de ikinci sıradayız. 11 milyona yakın kanatlı hayvan varlığıyla da Türkiye’de üçüncü sıradayız. Hem bitkisel üretim yönüyle hem de hayvancılık yönüyle Türkiye’de söz sahibi olan lokomotif Konya’mızda çok geniş bir coğrafyada çok geniş üretim alanları var. Çok geniş mera alanları var. Yine bu kadar hayvan sayımız var. Yaklaşık 8 buçuk milyon dekara yakın da bir mera varlığımız var. Dolayısıyla hem et üretiminde hem süt üretiminde hem yumurta üretiminde hem de 187 farklı bitkinin yetiştirildiği bir coğrafya içerisindeyiz. Konya hem karasal iklimin hakim olduğu, hem Akdeniz ve Ege geçit kuşaklarının hakim olduğu farklı iklimlerin yaşandığı bir coğrafya. Bu coğrafya içerisinde de çok farklı bitki çeşitliliğinin yetiştiriciliğini yapıyoruz. Türkiye genelinde 11 üründe Türkiye birincisiyiz. Türkiye’deki buğday üretiminin yüzde 10’u, arpa üretiminin yüzde 15’i, şeker pancarı üretiminin yüzde 33’ü yine Türkiye’deki havuç üretiminin yüzde 67’sini Konya olarak biz karşılıyoruz. Farklı 13 üründe Türkiye ikincisi, diğer 13 üründe de Türkiye üçüncüsü konumundayız" ifadelerini kullandı. "Türkiye’deki tohum üretiminin yüzde 25.7’sini Konya olarak biz gerçekleştirmiş oluyoruz" Konya’da üretimi yapılan yerli tohum hakkında bilgi veren Seçen, "Biz bitkisel üretimin yanında ayrıca Türkiye’deki yerli ve milli tohum üretiminde de en önde bir iliz. Yaklaşık 1 milyon dekara yakın alanımızda 390 bin ton civarında bir yerli ve milli tohum üretiyoruz. 25 farklı üründe 200’e yakın tohum üreticimizle birlikte Türkiye’deki tohum üretiminin yüzde 25.7’sini Konya olarak biz gerçekleştirmiş oluyoruz. Hem üretimde hem tohum üretiminde hem meyvecilikte, sebzecilikte, tıbbi aromatik bitki yetiştiriciliğinde, hayvancılıkta söz sahibiyiz" diye konuştu.

Sertifikalı tohum üretimine Konya Ovası’ndan 380 bin tonluk katkı Haber

Sertifikalı tohum üretimine Konya Ovası’ndan 380 bin tonluk katkı

Tarımda üretim kalitesinin yükseldiğine değinen Konya Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Burak Kırkgöz, “Tohum ithalatı yapan bir ülkeyken, artık tohum ihracatı yapan bir ülke konumuna yükseldik” dedi. Türkiye’nin tarım ambarı olarak bilinen Konya Ovası, Türkiye genelinde sertifikalı tohum üretiminin yüzde 25’ini karşılıyor. Türkiye’deki 1 milyon 500 bin ton sertifikalı tohum üretiminin 380 bin tonu Konya’da gerçekleştirildi. “380 bin ton civarında Konya yöresinde üretim yapılıyor” Türkiye’deki tohumculuğun büyük bir kısmının Konya yöresinde yapıldığını anlatan Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Konya Şube Başkanı Burak Kırkgöz, “Konya bölgesi ülkemizde tohumculukta da birinci sırada yer alıyor. Yaklaşık olarak ülkemizde üretilen 1 milyon 500 bin ton civarındaki tohumun yüzde 25’i, 380 bin ton civarında Konya bölgesinde üretim yapılıyor. Tabii Konya’daki tohumculuk faaliyetleri 2006 yılında çıkartılan 5553 nolu tohumculuk kanunuyla beraber ivme kazanarak ciddi bir artış gösterdi. Bu yasanın çıkmasıyla beraber ülkemizde tohumculuk faaliyeti, biraz daha gelişmeye başladı. Önceki dönemlerde tabii yurt dışından tohum ithalatı yapan bir ülkeydik, artık tohum ihracatı yapan bir ülke durumuna yükseldik. Bakanlığımız özellikle tohumculukla ilgili çok ciddi çalışmalar yürütüyor. Ülkemizdeki tohumculuğun biraz daha ilerlemesi, artık tamamen yurt dışı odaklı çalışmaların başlatılması gerekiyordu. Geçtiğimiz yıllarda bunlar da gerçekleşti. Artık çok ciddi anlamda yurt dışına tohum ihracatı yapan bir ülke konumuna geldik” dedi. “Sertifikalı tohum kullanımının birim alandaki verimi yüzde 20’ye kadar artırdığı tespit edildi” Bu yıl açıklanan sertifikalı tohum kullanım desteğinin beklentileri karşıladığının altını çizen Konya Şube Başkanı Burak Kırkgöz, “Desteklemeler çiftçilerimiz tarafından ve firmalar tarafından olumlu karşılandı. Tohumlarında yaklaşık olarak 122 lira dekarına destek verilecek. Yani kilo bazında 5.3 liraya denk geliyor. Bu yılki tohum satış fiyatlarına bakıldığı zaman 5.3 liralık bakanlığımız tarafından verilecek olan destek ciddi anlamda tohum satışını da etkiliyor. Sertifikalı tohum kullanımının birim alandaki verimi yüzde 20’ye kadar artırdığı tespit edildi. Özellikle hububat alanlarında çiftçilerimizin sertifikalı tohuma yönelmesini ve tercih etmelerini tavsiye ediyoruz. Şu an ülkemizdeki tohumculuk faaliyeti yürüten firmalar ülkemizde bütün alanları ekecek kadar tohum üretebilirler. Tabii bunun satışıyla alakalı ciddi çalışmalar yapılması gerekiyor. Artık çiftçilerimizin de bunun bilincinde olduğunu düşünüyorum. Sertifikalı tohum kullanıldığında birim alandaki maliyetlerimiz de düşüyor. Şöyle ki sertifikasız tohum kullanımında hastalık ve zararlıların daha yoğun bir şekilde görüldüğü ve birim alandaki verim kayıpları da üzerine eklendiği zaman sertifikalı tohum bazen çiftçilerimiz tarafından yüksek maliyetli bulunabiliyor. Ama çiftçilerimiz sertifikasız tohum kullanırsa daha sonrasında yapılacak bu maliyetler üzerine eklendiği zaman sertifikalı tohumun da üzerine çıkıyor” ifadelerini kullandı. Sertifikalı tohum üreticiliğinin büyük emekler karşılığında yapıldığına dikkat çeken Kırkgöz, “Sertifikalı tohum üreten firmalarımız anaç tohumlarını tarlaya ektikleri günden itibaren sık sık tarla kontrolleri yaparak tarlalardaki yabancı maddelerin temizliği ve tarlalardaki hastalık kontrollerini, bütün kontrolleri yapıyor. Bunlar tabii emek isteyen meseleler, zaman isteyen meseleler, yaklaşık olarak 8-9 aylık bir süreç sertifikalı tohumluğun üretim süreci. Sözleşmeli üretim modelinde çiftçilerimizle sözleşme yaparak bu üretimleri gerçekleştirip daha sonrasında bu alanlardan hasat ettiğimiz tohumları işleme tesislerinde sertifikalı tohumluk vasfını sağlayacak şekilde temizlikleri ve içerisindeki atık maddelerden veya yabancı maddelerden arındırarak temiz bir tohum elde ediliyor. Daha sonrasında tohumlar ilaçlanarak paketlenip sertifikalandırılıyor” diye konuştu.

Yerli Hibrit Ayçiçeği tarla günü ile taçlandı Haber

Yerli Hibrit Ayçiçeği tarla günü ile taçlandı

Tekirdağ’da düzenlenen tarla günü ile Türkiye’nin dört bir yanında yaygınlaşmaya başlayan yerli tohumun başarısı kutlandı. Trakya Bölgesi’nde geliştirilen yerli hibrit ayçiçeği tohumu, kuraklık karşısında gösterdiği üstün direnç ile uluslararası tohum firmalarına meydan okuyarak dikkatleri üzerine çekti. Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesinde düzenlenen tarla günü ile yerli tohumun başarısı kutlandı ve Türkiye genelinde yaygınlaştırılmasının önü açıldı. Trakya Kalkınma Ajansı’nın desteğiyle geliştirilen ve Tekirdağ, Edirne, Kırklareli başta olmak üzere birçok ilde deneme ekimleri yapılan yerli hibrit ayçiçeği, özellikle kuraklığa dayanıklılığıyla fark oluşturdu. Geçtiğimiz yıllarda uluslararası firmaların tohumlarından yetiştirilen ayçiçeği tarlalarının kuruduğu gözlenirken, yerli tohumlar bu zorlu şartlara karşı üstün bir performans sergiledi. Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesinde düzenlenen tarla günü ile bu başarının mutluluğu paylaşıldı. Tarla günü programı sonrasında yerli ayçiçeği tarlasında biçerdöverin devreye girmesiyle hasat başladı. “Ayçiçeğindeki hikayeyi de Türkiye’de garanti etmiş bulunmaktayız” Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mahmut Şahin yaptığı açıklamada, "2017 yılında attığımız bu küçücük tohumlar, 2018-19 ve 2021 yıllarında Allah’ın izniyle ve yardımıyla 5-6 senede AR-GE’sini tamamlayarak, 2021 yılında sadece 100 ton üretebildik. Ama bu bizim için sadece bir başlangıçtı. Tüm Trakya’nın değişik yerlerinde, Edirne, Tekirdağ, Kırklareli ve Çanakkale’de ufak ufak denemeler yaptık. 2022’de biraz daha çoğalttık. 2023’te elde ettiğimiz ürünleri bu sene Türkiye’nin 20’den fazla ilinde yaydık. Ekim alanını 200 bin dekara ulaştırdık. 2024-2025 sezonunda ise inşallah bu sayıyı 2-3 katına çıkarmayı hedefliyoruz. Bu anlamda bir rüya ve istekle başlayan bu hikaye, bugün burada sizin de bulunduğunuz bir ortamda, yüzlerce çiftçimiz Trakya’da, Çanakkale’de, Samsun’da, Tokat’ta, Eskişehir’de, Adana’da, Konya’da, hatta Şanlıurfa, Diyarbakır, Batman gibi illerde sizin ürünleriniz şu an ekiliyor ve dikiliyor. Pandemi döneminde nasıl ki bize aşı vermediler, kendi aşımızı yaptık. Bu anlamda dünyanın ekonomik krize, gıda krizine girebileceği bir dönemde, uluslararası şirketler tohum vermedikleri zaman, vermeyebilirsiniz. Bizim kendi tohumumuz var diyebileceğiz. Bu anlamda İHA’da, SİHA’da, uçakta, arabada ve diğer konularda nasıl kimseye bağımlı değilsek, kendi kendimize yetebiliyorsak, inşallah ayçiçeğindeki hikayeyi de Türkiye’de garanti etmiş bulunmaktayız. Yabancı tohumlar vermese bile gelecek dönemlerde Trakya Tohum tüm Türkiye’ye tohum verebilecek" dedi. “Yerli ve milli olmak hepimizin onuru ve gururu” Tekirdağ Tarım ve Orman İl Müdürü Oktay Öcal ise açıklamasında, "Tarım ve Orman Bakanlığı olarak biz, 2021 yılından beri tarımsal arazilerin kullanımının etkinleştirilmesi projesi çerçevesinde yerli ve milli ayçiçeği tohumuna destek veriyoruz. Bakanlığımızın bu konuya bütçe ayırması ile birlikte, yüzde 25 üretici katkılı, yüzde 75 Bakanlığımızın hibe katkılı bu projeyi başlattık ve destekledik. O günden beri de desteklememiz devam ediyor. 2022-2023-2024 yılları arasında Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreterliğimizin destekleri ile projeyi yürüttük. Şu ana kadar 3 yılın ortalamasında 58 bin dekarda yerli ve milli ayçiçeği ekimini ilimizde sağladık. Adı üzerinde yerli ve milli olmak hepimizin onuru ve gururu" dedi. “Diğer tarlalara göre yerli ve milli ayçiçeği tarlası daha iyi” Hasat şenliğine katılan çiftçilerden Hasan Terzioğlu da yaptığı açıklamada, "Ben de yeni ektim. Diğer tarlalarıma göre yerli ve milli ayçiçeği tarlası daha iyi. Ben zaten milliyetçilikten yanayım. Milli olmasını istiyorum, yabancılardan da bir şeyler almayalım diyorum; kendimiz üretelim, kendimiz yetiştirelim her şeyi" dedi. Programa Tekirdağ Vali Yardımcısı Günay Öztürk, Süleymanpaşa Kaymakamı Mustafa Güler, Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mahmut Şahin, Tekirdağ Tarım ve Orman İl Müdürü Oktay Öcal ve birçok çiftçi katıldı.

Erzurum’da milli ve yerli tohum hamlesi Haber

Erzurum’da milli ve yerli tohum hamlesi

Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) ve Tarımsan işbirliği ile kurulan “Tohum Teknolojisi ve Üretimi Ar-Ge Laboratuvarı”nın açılışı yapıldı. Erzurum Teknik Üniversitesi bünyesinde açılan Tohum Teknolojisi ve Üretimi Ar- Ge Laboratuvarı, özellikle bölge tarımına katkı yapacak ve üretim kalitesini artıracak çalışmalara destek olacak. Laboratuvarın açılışında ETÜ Moleküler Biyoloji ve Genetik Öğretim Üyesi Doç. Dr. İsmail Bezirganoğlu, Tarımsan Firma Yetkilisi Ziraat Müh. Alper Küçük, ETÜ Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen ve Vali Yardımcısı Ahmet Özdemir bir konuşma yaptı. “Yerli tohum üretimi yapılacak” ETÜ Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak, tarımda yerli tohum konusunun ülkemizin öncelikli ve kritik alanları arasına girdiğini hatırlatarak, “Bu konuda Tarım ve Orman Bakanlığı "mirasımız yerel tohum’ projesini başlatmış ve TÜBİTAK gibi kurumlarımız tohum teknolojilerini öncelikli araştırma projeleri kapsamına almıştır. Tohum konusu dünyanın da gündeminde olan bir konu olduğundan tohum gen bankaları dünya genelinde kurulmaya devam etmektedir. Ülkemizde de çeşitli enstitüler bünyesinde Ulusal Tohum Gen Bankaları mevcuttur. Üniversite olarak biz de tohum teknolojilerinin önemine binaen şu an önünde bulunduğumuz Yüksek Teknoloji Araştırma Merkezimizde Tarımsan firmasının destekleriyle Tohum Teknolojisi ve Üretimi Ar-Ge Laboratuvarı’nı kurduk. Bu laboratuvarda yerli tohum teknolojileri üzerine Ar-Ge çalışmaları gerçekleştirilecek ve uygulama sahası da yine kampüs alanımızda tahsis ettiğimiz sahalar olacaktır. Bu bağlamda laboratuvarımızın açılışı ve kokteyl programımızın akabinde saha ziyareti yapılarak tohum çeşitlerinin tanıtımı yapılacaktır” dedi. Şu anda kampüs alanının neredeyse yarısını yani bin 500 dekardan fazla bir bölümünü yerli ve milli tohum üretimi amaçlı kullandıklarını vurgulayan Çakmak, “Zannediyorum arazisinin yarısında teknolojik tanım yapan başka bir üniversite yoktur. Bugün burada açılışını yapacağımız Tohum Teknolojileri Ar-Ge Laboratuvarıma bu eleştirilere en güzel cevap olacaktır” şeklinde konuştu. Doğu Anadolu Tarımsal Araştırma Enstitü Müdürlüğünden Dr. Ümran Küçüközdemir, ETÜ sahasında ekilen yerli buğday tohumunun gelecek açısından umut verdiğini söyledi.

Yerli ayçiçeği kuraklığa meydan okuyor: Tohum firmaları şokta Haber

Yerli ayçiçeği kuraklığa meydan okuyor: Tohum firmaları şokta

Yerli ayçiçeği artık ülkenin 4 bir yanında yetiştirilmeye başlandı. Trakya Kalkınma Ajansı’nın destekleriyle geliştirilen yerli ve milli hibrit ayçiçeği Tekirdağ, Edirne ve Kırklareli başta olmak üzere ülke genelinde yaygınlaşmaya başladı. Geçen yıl uluslararası yabancı bazı firmaların tohumlarından yetiştirilen ayçiçeği tarlaları kururken yerli ayçiçeği tohumu ise kuraklığa dayanıklı olarak farkını ortaya koydu. Bu yılda deneme alanları genişletilen ve 20 ilde ekilen yerli hibrit ayçiçeği tohumu, yabancı firmalara oranla yine farkını ortaya koydu. Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mahmut Şahin, Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesindeki yerli ayçiçeği tarlasında incelemede bulunarak yerli ayçiçeğinin kuraklığa dirençliği ile farkını yerinde inceledi. “Çıktığımız bu yolda ne kadar başarılı olduğumuzu göstermiş oluyor” Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mahmut Şahin yaptığı açıklamada, "Biz Trakya kalkınma ajansı olarak Trakya Bölgesindeki 38 tohum şirketi, borsalarımız ve üniversite ile beraber 2017 yılında Türkiye’nin ilk yerli ve milli hibrit ayçiçeğinin AR-GE çalışmalarına başladık. Bu çalışmalar neticesinde 2021 yılında Allah’ın da yardımıyla ve izniyle ilk defa Türkiye’de yerli ve milli hibrit ayçiçeğini toprakla buluşturduk. İlk başladığımızda sadece Trakya bölgemizdeki 3 ilimizde yaklaşık 10 bin ile 25 bin dekar arasında alanda ekim yapıldı. Bir sonraki sene performans iyi olduğu için 40 bin dekara çıkardık. Geçen sene malum Çok ciddi bir kuraklık vardı. Kuraklığa rağmen performans çok iyi olduğundan dolayı malum birçok şirketin tohumları kuraklıktan etkilenerek çıkışlar iyi olmadı ve verim vermedi. Ama bizim geçen sene bu kuraklığa ve zorluğa rağmen çıkışlarımız, yağ oranlarımız ve verimliliğimiz iyi olduğundan dolayı bu sene başta Trakya olmak üzere Marmara’nın tamamında Çanakkale’den tutun Balıkesir, Sakarya, Kocaeli, İstanbul gibi illerimizle beraber ortak Karadeniz’de Samsun, Tokat, Orta Anadolu’da Eskişehir ve Ankara’da, Adana’da ve 2. ekim olarak da Şanlıurfa ve Diyarbakır’da yaklaşık 20 ilde yerli ve milli hibrit ayçiçeği tohumumuz Türkiye’nin birçok ilinde toprakla ve çiftçilerimizle buluştu. Bu sene özellikle Trakya bölgesinde çiftçilerimizle dolaşıyoruz onlardan geri dönüşler almaya çalışıyoruz. Gördüğünüz gibi çok güzel ve büyük başaklar ortaya çıkmış. Bu sonuçları diğer illerimizde de aldığımızı görüyoruz. Bu da çıktığımız bu yolda ne kadar başarılı olduğumuzu göstermiş oluyor. Gelecek yıllarda da Türkiye’nin 40-50 elinde yerli ayçiçeğini yaygınlaştırmayı düşünüyoruz. Şu an Türkiye genelinde 300 bin dekar alanda yaklaşık 120 ton satılmış vaziyette" dedi Bütün tarlalarına ekecekler Genç çiftçilerden Alperen Uğuzlar da yaptığı açıklamada, "Bu sene yerli ürün ektik, gayet memnunuz. Seneye Kısmet olursa bütün tarlalarımıza bu çeşitten ekmeye çalışacağız" dedi. Uluslararası pazarda rekabet kızışacak Trakya Tohum Yönetim Kurulu Başkanı Birol Tarar ise açıklamasında, "Kuraklığa rağmen çok daha iyi sonuçlar görüyoruz. Çoğu çiftçi Bu üründen aldı ve aldıktan sonra da dedikleri şey şu oldu. ’Bu kadar iyi performans beklemiyorduk’. Çoğu uluslararası firmalardan aldıkları tohumlardan aşağı değil daha verimli sonuçlar aldıklarını söylüyorlar. Uluslararası pazarda da yer almak için çalışmalarımıza devam ediyoruz" dedi.

Yerli tohum ’Taner’ Pazar’da çiftçilerin umudu oldu Haber

Yerli tohum ’Taner’ Pazar’da çiftçilerin umudu oldu

Tokat’ın Pazar ilçesinde yerli ve milli tohumların ekiminde bir ilk gerçekleşti. Tokat’ın Pazar ilçesinde yerli ve milli tohumların ekiminde önemli bir adım atıldı. İlçede ilk kez ekilen ’Taner’ isimli buğday çeşidi, çiftçilerin yüzünü güldürdü. Tarım ve Orman Bakanlığı Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü tarafından sağlanan ’Taner’ buğdayının demonstrasyon çalışmaları sonrasında gerçekleştirilen hasat işlemi büyük bir başarıyla tamamlandı. “İlçe tarımında yaygınlaştırmak istiyoruz” Hasatta konuşan Tarım ve Orman Müdürlüğü Pazar İlçe Müdürü Emre Kapar, “Yerli ve milli buğday tohumlarımızdan olan ‘Taner’in ekiminden dolayı memnunuz. Fenolojik gözlemlerini takip ediyoruz. Bugün de hasat işlemi gerçekleşti. Yerli ve milli tohumlarımızın ekimini ilçemiz tarımında yaygınlaştırmak istiyoruz. İlçemizde ekimi yapılan buğday çeşitleri içerisinde Taner buğday çeşidinde ortalamanın üstünde yüksek verim potansiyeli taşıyor” dedi. “Bu sayede tarımda dışa bağımlılık kalkacak” Üretici Seyfi Yatkın ise, “Yerli ve milli olan bu buğday çeşidinin ekiminden çok memnunum. Mevsimsel yağışların az olması ve kurak geçmesine rağmen şükürler olsun verimde büyük bir artış sağladık. Bu Taner çeşidini hububat ekimi yapacak olan Pazarlı üreticilerimiz için de tohumluk olarak kullanılması yönünde vermek istiyorum. İlçemizde bu çeşidin ekiminin yaygınlaşacağını düşünüyorum. Yerli ve milli tohumlarla bu sayede tarımda dışa bağımlılığın azalarak yerli üretim olması gerekiyor” diye konuştu. Teknik personelin yaptığı biçerdöver kontrolü ile dane kayıplarının önlenmesi sağlanarak gerçekleştirilen hasat işleminde, dekara 650 kilogram verim elde edildi.

Antalya’da yerli nohut üretimi için protokol imzalandı Haber

Antalya’da yerli nohut üretimi için protokol imzalandı

Antalya Ticaret Borsası (ATB), Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü (BATEM) ile “Yerli Nohut Gen Kaynağımızdan Yemeklik ve Leblebilik Çeşitlere Projesi”nin hayata geçirilmesi için protokol imzaladı. ATB, BATEM) ile “Yerli Nohut Gen Kaynağımızdan Yemeklik ve Leblebilik Çeşitlere Projesi”nin hayata geçirilmesi için protokole imza attı. Antalya Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır ile BATEM Müdürü Dr. Abdullah Ünlü’nün imzaladığı protokol töreninde, ATB Meclis Üyesi Ahmet Yılmaz, BATEM Müdür Yardımcıları Mustafa Soysal ile Doç. Dr. Cengiz Erdurmuş da hazır bulundu. ATB Başkanı Çandır, yeni nohut çeşitlerinin adaptasyonu, yayımı ve bölgesel çeşit geliştirilmesi amacıyla protokol hazırladıklarını belirterek, “Protokol kapsamında yürütülecek projede nohutta yerli gen kaynaklarımız kullanılacaktır. Çünkü yerli gen kaynaklarımız, ülkemiz tarımının sigortasıdır” dedi. Proje ile nohut üretiminin artması, yerinde istihdama katkı sağlanması, katma değerli ve sürdürülebilir üretimin sağlanması, kaliteli protein ve karbonhidrat kaynağına ulaşılmasını hedeflediklerini kaydeden Çandır, “Elmalı’da nohut bitkisini seçmemizin nedeni, Elmalı’nın uzun yıllardır ülkemiz nohut üretiminde lider konumda olmasına rağmen son yıllarda bu konumunu kaybetmiş olmasıdır. Her geçen gün azalan nohut üretiminde birim alanda elde edilen verimi artırmak, ticareti geliştirmek en büyük hedefimiz. Oluşturulan Ar-Ge’nin üretime ve ticarete dönüşmesini diliyorum” diye konuştu. Projenin ülke genelinde de örnek olacağını kaydeden Çandır, “BATEM Müdürümüz ve onun nezdinde projede görev alacak arkadaşlarımıza, ATB Komite ve meclis üyelerine, ATB adına projede görev alacak çalışma arkadaşlarımıza emekleri için şimdiden teşekkür ediyorum” dedi. BATEM ile geçmişte de Antalya tarımını geliştirecek projeler yaptıklarını belirten Çandır, kurumlar iş birliğinin devam edeceğini söyledi. Çandır, 91. yaşını kutlayan BATEM’in akademik bilgi, birikim ve becerilerinin Türk tarımı için önemli olduğunu vurguladı. “Bölgeye has yerli nohut geliştirilecek” BATEM Müdürü Abdullah Ünlü, Antalya Ticaret Borsası ile geçmişte de buğday, tıbbi aromatik bitkiler gibi bir çok alanda çalışma yaptıklarını hatırlatırken, nohut üretiminde bölgenin üretim kabiliyetini artırmak için protokol imzaladıklarını kaydetti. BATEM’de yerli gen kaynaklı nohut çeşidinin geliştirilmesi için çalışma yürüttüklerini söyleyen Ünlü, “Borsamızın desteğiyle geliştirdiğimiz yerli gen kaynaklı nohut hattı ile bölgeye uygun yerli çeşitleri geliştireceğiz. Antalya’ya özgü yerel nohut popülasyonları çıkarılarak bölge çiftçimize hizmet edeceğiz” diye konuştu. Antalya Ticaret Borsası ile tarımla ilgili birçok konuda ortak çalışmalar yürüttüklerini vurgulayan Ünlü, “ATB Başkanı Sayın Ali Çandır, her konuda bizim önümüzü açıyor, önderlik yapıyor. Antalya ve ülke tarımını geliştirmek için birlikte çalışıyoruz. Ben kendilerine ve ekibine çok teşekkür ederim. Protokolün hayırlı olmasını diliyorum” diye konuştu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.